Financial Times yazarı Atatürk ve Başbakan Erdoğan'ı karşılaştırdı!

Financial Times, gazetesinin tanınmış yazarlarından David Gardner, son olarak Türkiye ile ilgili iki eleştirel yazı kaleme aldı. Başbakan Erdoğan-Atatürk karşılaştırması yapan Gardner, bu yazılardan birinde "Türkiye'nin yurt dışındaki imajı ve etkinliği lekelendi" iddiasında bulunurken diğerinde "Recep Tayyip Erdoğan: Cumhurbaşkanı olabilecek adam, çarçur edilmiş bir miras bırakabilir" savını dile getirdi.

'HAYRANLIK UYANDIRICI TARİHİ VARDI'

David Gardner, "Türkiye'nin yurt dışındaki imajı ve etkinliği lekelendi" başlığını kullandığı yazısında Erdoğan'ın iktidara gelmesinden sonra geçen ilk 10 yılda Türkiye'nin tarihinin, "Sadece canlı bir demokraside neo İslamcıların bir dizi seçim zaferinin değil, aynı zamanda dinamik bir ekonomi, kendine güvenen ve hayranlık duyulan bir bölgesel gücün yükselişinin tarihi" olduğunu vurguluyor ve şöyle devam ediyor:

"Ama Türkiye'nin itibarı Sayın Erdoğan'a o kadar bağlıydı ki Erdoğan otoriter davranışı iddialarıyla nasıl lekelendiyse, ülkenin imajı ve etkinliği de lekelendi. Türkiye'nin NATO üyesi, AB aday ülkesi ve son yıllarda çalkantılar yaşayan Arap komşuları için bir pusula olarak dünyadaki yeri, eskiden göründüğü gibi kesin değil."

'ATATÜRK'LE KARŞILAŞTIRDI'

David Gardner, "Recep Tayyip Erdoğan: Cumhurbaşkanı olabilecek adam, miras çarçur etmiş olabilir" başlıklı diğer yorumunda da Erdoğan'ın Türkiye'de kurduğu hâkimiyet açısından ancak Atatürk ile karşılaştırılabileceğini söyledikten sonra Mart seçimlerinin sonucuna işaret ederek Erdoğan için "Hala Türkiye'in çok büyük şahsiyetidir" ifadesini kullanıyor. Buna karşın Başbakan Erdoğan'ın "Ancak 21. Yüzyıldaki Türkiye için yeni bir sosyal sözleşme tesis etme, yeni bir cumhuriyeti yaratma ve böylece tarihte Atatürk'ün gerçek rakibi olma fırsatından feragat etmiş olabileceğini" söyleyen Gardner AK Parti Lideri hakkında şu savları öne sürüyor:

"Son bir yılda Türkleri birleştirmek yerine sanki ülkeyi telafi edilmeyecek biçimde bölmüş gibi görünüyor. İyi denenmiş kutuplaştırma taktikleri, zayıf ve parçalanmış bir muhalefet karşısında sandıkta harikalar yaratmış olabilir. 

Ama bu, Sayın Erdoğan'ın, bir zamanlar gerçekleştirmek için yola koyulduğu, yani hukukun üstünlüğü altında, Müslüman kimliği ile barışık demokratik bir Türkiye yaratmayı ve uzun süreden beri var olan NATO üyeliğinin AB'ye girişle tamamlanmasına yönelik çalışmalar yapmayı imkânsız kılıyor."

'ONE MAN SHOW'

Türkiye'de son dönemde yaşanan Gezi olayları, yolsuzluk iddiaları, iktidar ile Gülenciler arasındaki güç mücadelesi gibi gelişmelere de dikkat çeken Gardner, "Sayın Erdoğan'ın sızdırılan ses kayıtları ve mitinglerde sergilenen intikamcı tutumu, kamusal yaşamı kabalaştırdı. Nefret söylemi, muhalifler ve azınlıklara karşı rutin olarak kullanılıyor" iddiasında bulunduktan sonra yazısını şöyle noktalıyor:

"Bir AKP müttefikinin dediği gibi, "Eğer Erdoğan, tek kişilik gösteri lehinde bir tercih yaparsa, sonunda yalnızlaşacak ve partinin bir zamanlar sahip olduğu dinamizmi yitirip uzun bir çöküş sürecine girecek. ANKA