Ferit Şahenk: Medyadan çıkmayacağım... Star TV'nin kendini dönüştürmesi şart

İş insanı Ferit Şahenk, Doğuş Grubu’nun yatırımlarının yüzde 80’inin Türkiye’de olduğunu belirterek, Star TV'nin devam edeceğini ancak kendini dönüştürmesinin şart olduğunu kaydetti. Medyadan çıkmayacağını söyleyen, Şahenk,  'Eşiyle boşandı' diye yazıldığını ifade ederek bu iddiaları yalanladı. Öte yandan Türkiye'nin kendisini heyecanlandırdığını söyleyen Ferit Şahenk, "Türkiye hiç bu kadar cazip olmamıştı, ekonomi için alınan kararların tümü çok doğru" dedi.



İmar Barışı'ndan kaynaklanan 'fırsatçı' yaklaşımların önüne geçmek üzere Nevşehir'e gelen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un yanı sıra iş insanı Ferit Şahenk'te bölgeye gelerek yatırımlarını anlatıp, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Doğuş Grubu'nun yatırımlarının yüzde 80'inin Türkiye'de olduğunu anlatan Ferit Şahenk, "Ben buralıyım ve buradayım, hiçbir yere gittiğim, göçtüğüm yok" dedi.



Sözcü'den Özlem Gürses'in sorularını yanıtlayan Şahenk, şu yanıtları verdi:



– Ne vesile ile Kapadokya'da bulunuyordunuz? Burada beğenilen bir oteliniz var; ARGOS, ama sık  geldiğinizi bilmiyordum…



Ben her ay, en azından iki kere, yurtdışında tanıdığım iş insanlarını, sanatçıları Türkiye'ye getiriyorum… Yazın D Maris'lere, Göcek'e, bu mevsimde Kapadokya'ya…



– Dünya vatandaşı olarak yaşıyorsunuz, oradan ve buradan nasıl görünüyor ülke?



Benimle ilgili şu algı çok yanlış 'Ferit Şahenk yurtdışında…' Değilim. Yatırımlarımın yüzde 80'i Türkiye'de. Karımla buradayım, baba topraklarımda… 'Eşiyle boşandı' diye yazıyorlar, hayır, boşanmadım! Eşim Diana burada. Beni gören 'Aaa ne zaman geldi' diyor.  Çok yanlış yaklaşımlar bunlar. Anneme gidiyorum, annem bile ne laflar ediyor… Üzülüyorum bunlara. Kendimi en rahat, en mutlu hissettiğim yer, burası benim toprağım dediğim yer tam da burası. Babam burada, 45 dakika ileride yatıyor.



Ben bu laflara alıştım artık

– Ziyaret eder misiniz?



Her geldiğimde giderim babacığıma, mutlaka. Buraya beni çok mutlu eden bir akademik yatırım da yaptık. Niğde'deki Ömer Halisdemir Üniversitesi'nin içine çok önemli bir Ziraat Fakültesi kurduk. Orada tohum geliştireceğiz. Bizden hep havalimanı yapmamızı istiyorlardı ama bence özgün ve yerli tohum sahibi olmak havalimanından çok daha değerli. Nasıl ki silahımızı, uçağımızı kendimiz yapıyorsak, yapacaksak, tohumlarımızı da kendimiz yetiştireceğiz.



– Burayı başka türlü seviyorsunuz. Eşiniz de 'Buraya gelince 20 yıl gençleşti' dedi!



Buranın suyu da başka havası da… Burada 5 saat uyu, dinç başlarsın güne.



– Yatırımlarınızı, malınızı mülkünüzü sattığınız satacağınız konuşuluyor hep…  Nusret'in dışında her şeyi satacağınız, zarar ettiğiniz…



Ben artık alıştım bu laflara. TEMASEK diye bir şirket var. Singapur'un en büyük yatırım fonu, dünyanın da herhalde ilk 10'undandır. 2 milyar dolar üzerinden bizim yüzde 17'mizi aldılar. Böyle bir fon, zarar eden bir şirkete 2 milyar dolar verir mi?



– Sizi heyecanlandıran sektör hangisi?



Gülümseyeceksiniz ama Türkiye! Türkiye hiç bu kadar cazip olmamıştı. Şu anda Türkiye yatırım olanakları açısından büyük fırsatlar içeriyor. Sektör olarak derseniz, konaklama, turizm, yeme içme sektörleri. Bankacılığı zaten bıraktım biliyorsunuz!



– Atina'daki otel yatırımınız ne durumda?



Astir Palace bitiyor, sanırım 2019 Nisan'da açılır. Hilton'a daha başlayamadık, şu anda tasarım üzerinde çalışıyorlar…



Gerçekçi para politikası



– St. Barthes'da Eden Rock Oteli satın almıştınız, neredeyse ikonik bir yerdi…



Orası son kasırgada dümdüz oldu maalesef. Hatta şöyle desem yalan olmaz, Eden'i gitti Rock'u kaldı! En az 2-3 yıl kadar faaliyete dönemez.. Giderken riskleri biliyorduk.



– Değerli bir markaya dönüştünüz mü?



Yüzde 100. Londra'ya gidenler biliyor, son olarak Rüya'yı açtık orada, müthiş gidiyor.



– Hep A Plus tüketici…



E elbette. Diğer kategorilerde, hızlı tüketimde gastronomi işi yapsak batarız. Her segmentin farklı bir iş yönetim modeli var.



– Otomotivde durum nasıl ?



Otomotivde durum çok normal şu anda. Gerçekçi bir para politikası uygulanıyor. Bunun sonuçlarını rakamlarda görmeye başladık, cari açık gelmeye başladı aşağıya. Döviz de belli şekilde gelecek aşağıya.



– Bağımsız bir ekonomi yönetimi görüyor musunuz?



Onu bilemem ama benim gördüğüm alınan kararların tümü çok doğru.



Fenerbahçe başaracak



– Fenerbahçe ile ilgili ne diyorsunuz?



Mutlaka olacak, yeni yönetim başaracak diyorum! Türkiye'de biz ne yazık ki kısa vadeli küçük hazlar, mutluluklar için uzun vadeli kalıcı vizyonları heba ediyoruz. Ben FB yönetiminin doğru kararlar aldığını ve eninde sonunda hedeflerine ulaşacağına inanıyorum. Yönetim de tüm askılara rağmen kararlarının arkasında duruyor. Sancılı olur bu işler, belki 1-2 yıl böyle inişli çıkışlı olacak, ama doğrusu bu. Ben de destekliyorum bir Fenerbahçeli olarak.



Medyadan çıkmayacağım



– Medya yatırımlarınız ne alemde? Star TV'nin küçüleceği, hatta medyadan çıkmak istediğiniz de söyleniyor…



Star TV devam eder muhakkak ama şimdi dünya nereye gidiyor ona bakmak lazım. Star TV'nin kendini dönüştürmesi şart. Bütün medya aslında, radyoda da  gazetede de…



– Çıkacak mısınız medyadan?



Yooo, hayır. Önemli olan içerik. Sizlersiniz yani… Benim kızım artık televizyon seyretmiyor. İstedikleri zaman istedikleri bilgiye her biçimde ulaşıyorlar. Eskiden biz açardık gazeteyi, kocaman bir sütunda, saat 8'de ajans, saat 9'da Görevimiz Tehlike. Aileler buluşurdu Görevimiz Tehlike'yi birlikte seyredelim diye… Bunlar bitti artık. Türkiye'de medyada da bütün arkadaşlarımız, dostlarımız, rekabet edenler bunu görüyorlar uyguluyorlar. Medyada yeni dünya dijitalde kuruluyor.



– Sorun reklam pastasının oraya bir türlü kaymaması…



Şu var, biz bu yeni mecraları anlatmayı ve satmayı da biliyor muyuz? Bu yeni içeriği bilinçli olarak aktarabiliyor muyuz? Bu yeni dijital alanların reklam ve pazarlamasını kim yapıyor? Aynı satış ekibini mi kullanıyorsunuz?  Yazılı basını iyi bilen orada deneyimi olan ekipler yapıyor. Oysa yepyeni bir dünya kuruldu orada, bambaşka bir tüketicisi var artık o alanların. Buna uygun olarak yapılanmak gerek…



Nusret müthiş bir başarı öyküsü...



– Nusret nasıl gidiyor ?



İlk 5'ten biri Nusret. Müthiş bir başarı öyküsü… Kimileri çok kötü yorumlar yazıyor, hatta 'O bir Türk markası değil çünkü yaptığı Türk yemeği değil' bile diyenler var. Doğrusu çok üzülüyorum. Kendi kendine başardı bu çocuk, inanın tek kuruşluk reklam ve halkla ilişkiler katkım yok Nusret'e. Günaydın da mesela çok iyi gidiyor, 3 ortağım var orada. Onlarla beraber de Ortadoğu ve Avrupa'ya gireceğiz. Rüya, önemli bir marka oldu bile Londra'da. Orada da Borsa Lokantası'nın sahibi Rasim Özkanca ile ortağız. Rüya Londra'nın en iyi iki lokantasından biri seçildi şu anda, birincisi de bizim markamız ama: Incognito! Ben çok şanslıyım ortaklardan yana, çok şey öğrendim onlardan. Bizim kendimizi yurtdışında da tanıtarak Türkiye'ye enerjiyi çekmemiz gerek, bu anlamda haklısınız, Türklerin dünyaya da yatırım yapması önemli.