Fenomen tavsiyesiyle alışveriş yapanlara acil uyarı. Cilt bakım ürünlerindeki gizli tehlikeyi anlattı: Para kazanmak için reklam yapıyorlar
Sosyal medya kullanımının artması ve ticaretin hızla gelişmesi ürün alımını da kolaylaştırdı. Bu kapsamda online alışveriş konusunda bilinçsiz davranıldığı ve cilt bakım ürünleri konusunda ciddi tehlikelerin ortaya çıktığı belirtiliyor. Güzellik Uzmanı Arzu Dağtaş, "Fenomenleri değil bilimi dinleyin" diyerek tüketicileri bu konuda uyardı.
Özellikle son dönemlerde sosyal medyadan yapılan ürün tanıtımları ile online ticaret hacmi genişledi.
Ürün tanıtımlarında yatan gizli tehlikelere dikkat çeken Güzellik Uzmanı Arzu Dağtaş, fenomenler tarafından etkilenerek alışveriş yapmanın ve bu ürünleri kullanan kişilerin sağlık sorunları olabileceğini kaydetti.
Sağlığın önemli olduğunu kaydeden Dağtaş, aşırı ucuz ürünlerin tehlikeli olduğunu söyledi.
"PARA KAZANMAK İÇİN REKLAM YAPIYORLAR"
Dağtaş “Son yıllarda sosyal medyada çok takipçisi olan tanınmış kişiler sağlık ve güzellik ürünleri tanıtımı yapıyorlar. Bu kişileri takip edenler ise bu ürünleri kullandıklarında çeşitli cilt sorunlarıyla ve sağlık problemleriyle karşılaşabiliyorlar. Şunu unutmamak gerekiyor ki herkesin cilt ve vücut yapısı farklı, kendine özgüdür, herkese sahip olduğu kişisel özelliklerine göre bir bakım yapılmalı. Birine yararlı olan diğeri için zararlı ya da faydasız olabilir. Her önerilen ürünü 'Bu saçlara iyi geliyormuş, şu cilde yararlıymış' diyerek kullanmak çok yanlış. Cilt sağlığına önem veren herkes öncelikle bir uzmanla, rehber ile ilerlemeli, çevreden ve internetten edindikleri bilgilerle hareket etmemeli. Sosyal medyada fenomen olarak adlandırılanlar ya da ünlülerin sözlerine, davranışlarına kulak asmayın. Bunlar uzman değiller ve para kazanmak için reklam yapıyorlar. Gençler sosyal medyada gördüğü fenomenler gibi olmak istedikleri için daha çok makyajla, zararlı kozmetik ürünlerle ciltlerinin sağlığını bozuyor” dedi.
"ÇOK UCUZ İSE RİSKLİDİR"
Açıklamalarına devam eden Dağtaş, “Kur artışı ve yüksek enflasyon nedeniyle sektörde ürün, cihaz, hammadde ve vergiler yüksek maliyetler doğuruyor. Bu maliyetler mecburen ürünlere yansıyor. Maalesef ekonomik olarak sıkıntıda olan insanlar cilt sağlığını öncelik olarak görmüyor ve öteleyebiliyorlar. Ya da kaliteli ürün yerine merdiven altı tabir edilen Sağlık Bakanlığı onayı olmayan ucuz, sahte ürünlere yönelebiliyor. Bu da sorunların daha da büyümesine yol açarak, ileride çözülmesi zor vakalar haline getirebiliyor. Vatandaşlarımızı tekrar uyarıyorum, bir ürün normalden çok ucuz ise mutlaka risklidir. Hiç kullanmamak, sahte, hatalı ya da size uygun olmayan bir ürünü kullanmaktan daha doğru bir seçim. Hatalı uygulamayı düzeltmek, bir vakaya en başından müdahale etmekten çok daha zor bir süreç” ifadelerini kullandı.
"ALERJİYE YOL AÇABİLİR"
Cilt bakımı ve güzellik endüstrisinin her geçen gün geliştiğini kaydeden Dağtaş, güzellik anlayışının seneler içerisinde de değiştiğini kaydetti. Her zaman sağlığın önemli olduğunu belirten Dağtaş, "Güzellik göreceli bir kavram, fakat sağlık öyle değil" dedi ve, “İnsanlık gelişim sürecinde doğada aradığı tedaviyi günümüzde kozmetik ürünlerden karşılıyor. Fakat bilimsel içerik ve araştırmalara dayanarak doğru ve sağlıklı ürünlerin uygun dozda kullanılması önemli. Bazı kimyasal maddelerin cilt üzerinde olumsuz etkiler oluşturabileceği ve alerjik reaksiyonlara yol açabileceği unutulmamalı. Bu nedenle tedavide uzman kontrolünde, içeriği net ve açıkça belirtilen, dermatolojik olarak test edilmiş ürünlerin tercih edilmesi gerekir. Güneşin zararlı UV ışınları, hava kirliliği, çevresel faktörler, yaşam tarzı ve diğer dış etkenlerden etkilenen cilt sağlığını bilimsel yaklaşımlarla daha etkili bir şekilde korumak mümkün” ifadelerini kullandı.
CİLT SAĞLIĞININ ÖNEMİ
"Toplum olarak cildimizi tanımıyor veya yanlış tanıyoruz" diyen Arzu Dağtaş, “Cilt sorunlarını yeteri kadar önemsemiyoruz. Ama ruhsal, fiziksel sağlığımız kadar cilt sağlığımızda çok önemli. Bir probleminiz varsa en başında uzman görüşü ve bilimsel bir değerlendirme alınmalı. Kendi kendinize teşhis ve değerlendirme yapmamalı, çevreniz ya da internetten edinilen bilgilerle hareket etmemelisiniz. Yakın çevre tavsiyeleriyle ya da internetten bakarak bakım ürünü kullandığımızda bozulan cilt bariyerini onarmak, lekeleri baskılamak çok daha zor oluyor. Yeni nesil ne yazık ki eksik ve dengesiz beslenme, hareketsiz yaşam, daha fazla dijital kirliliğe maruz kalma, gelecek kaygısı gibi sebeplerden dolayı cilt bakımına gerekli özeni göstermiyor. Günümüzde herkes cildinin sağlıklı olmasından ziyade dış görünüşe önem veriyor. Çünkü eskiden temas ettiğimiz insan sayısı çok azdı, şimdi sosyal medyaya yüklediğimiz bir fotoğrafı saniyeler içinde herkes görüyor. Dolayısıyla sosyal medya hepimizi daha sağlıklı daha güzel bir cilde sahip olma konusunda tetikliyor” dedi.
ŞEKER EN BÜYÜK DÜŞMAN
Dağtaş, “Hayatta hep bir denge olması gerekli, her şeyin, sevginin bile fazlası zarardır. Bu sağlıklı bir cilt içinde geçerli. Cilde en çok zarar veren yiyecek şekerdir. Şeker kolajeni parçalayarak cildinizde ilerler, bizi erken yaşlandırır, yavaş yavaş tüketir, cilt için uyuşturucu kadar zararlıdır. Ve ne yazık ki günümüzde şekere bağlı yaşlanma çok yaygın. Mesleğim gereği çok kişiye danışmanlık vermemden dolayı şekeri çok tüketen kişilerin ciltlerine baktığım gibi anlıyorum ve onlara bunu söylediğimde önce çok şaşırıyorlar sonrasında birlikte çareler arıyoruz. Sağlıklı bir cilt için beslenmemizde sağlıklı yağlara, sebzeye ve meyveye yer vermeliyiz. Bunun yanında mutlaka doktor kontrolünde eksik vitamin desteği alınmalı. Ne yazık ki yiyeceklerden alamadığımız eksik vitamin değerleri ciltte sorunlara yol açıyor. Bu yüzden beslenmemizin yanında mutlaka spor yapmalı. Basit egzersizler, açık havada 30 dakika yürüyüş bile ruhumuza bedenimize ve cildimize çok iyi gelecektir” şeklinde konuştu.