Fatih Erbakan, Cumhur İttifakı'na neden katıldıklarını anlattı
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, parti yönetiminin yüzde 60'ının Cumhur İttifakı'na karşı olduğunu belirterek ittifaka dahil olmayacaklarını açıklamıştı. Erbakan 2 gün sonra da sürpriz bir şekilde Cumhur'a dahil olmuştu. Erbakan, kararlarından neden vazgeçtiklerini canlı yayında anlattı.
Cumhur İttifakı'na katılma kararı alan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceklerini açıklamıştı. YRP lideri Erbakan, gündeme dair gelişmeleri TRT Haber'de değerlendirdi.
"O SUÇLAMAYA MUHATAP OLMAK İSTEMEDİK"
Erbakan, Cumhur İttifakı'na katılma kararıyla ilgili, "Sayın Cumhurbaşkanı ile prensipler konusunda uzlaştık. Böyle bir adım attık. Ülkemizin 60-70 yıl yeniden CHP zihniyetine teslim edilmesine vesile oldunuz’ suçlamasıyla muhatap olmak istemedik. Çünkü bizim bu mutabakatı sağlamayıp, adaylığa devam etmemiz durumunda böyle bir ihtimal olması söz konusuydu. Karşı blokta tüm sol, komünist, sosyalist, ataist fraksiyonların bir araya geldiklerini görmemiz. FETÖ unsurlarının tamamen karşı bloğa destek olduğunu görmemiz. Hatta PKK mensuplarının açıkça yaptıkları açıklamalarla mevcut iktidarın devrilmesi ve karşı bloğun iktidara gelmesi için destek olduklarını görmemiz, bu bloğun kazanmasına vesile olmak istemedik." dedi.
Erbakan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Biz Yeniden Refah Partisi olarak ilk kurulduğumuz günden beri söylediğimiz söz vardı. 'Burada biz mevcut iktidar gitsin de ne olursa olsun' diyen bir parti değiliz.
Bir iktidar düşürülsün ondan uzaklaşılsın diye siyaset yapmıyoruz. Projelerimiz var, planlarımız var bunlar yapılsın diye uğraşıyoruz.
Bunları başka partiler yapmasın biz yapalım gibi bir inadımız da hiç olmadı.
Prensiplerimiz dediğimiz mutabakata vardığımız maddeler bizim yıllardır ana söylemlerimiz.
Cumhur İttifakı'nın iktidarı kazanması halinde bu mutabakatın olması için çaba göstereceğiz sözünü aldıktan sonra böyle bir inat peşinde olmamız mümkün olmaz.
Bu seçimle beraber inşallah Mclis'e girip bunların takipçisi olacağımızı umut ediyoruz. Cumhurbaşkanı ile prensipler konusunda uzlaştık. Böyle bir adım attık.
Ülkemizin 60-70 yıl sonra yeniden CHP zihniyetine teslim edilmesine vesile oluruz suçlamasıyla muhatap olmak istemedik. Çünkü bu bizim bu mutabakatı sağlamayıp bir Cumhurbaşkanı adayı olarak devam etmemiz halinde böyle bir ihtimal olması söz konusuydu.
Ve karşı blokta bütün sol, komünist, sosyalist, fraksiyonların bir araya geldiklerini görmemiz, FETÖ unsurlarının tamamen karşı bloğa destek olduğunu görmemiz, hatta PKK yöneticilerinin açıkça çektikleri videolarla, yaptıkları açıklamalarla mevcut iktidarın devrilmesi ve karşı bloğun iktidara gelmesi için destek olduklarını görmemiz karşısında bu bloğun kazanmasına vesile olan bir parti olmak istemedik.
Mutabık kaldığımız prensiplerin uygulanması milletin faydasına olacak. Biz de mecliste bunun takipçisi olacağız. Hem de aynı zamanda tabi diğer bloğa baktığımızda bunların ülkeye, millete bir şey veremeyeceğini hatta zarar getireceğini düşündüğümüz için böyle bir adım atmış olduk. İnşallah hayırlı olur.
Milli görüş çizgimizle Millet İttifakı'nın görüşü taban tabana zıt. Millet İttifakı ile ilgili bizim eleştirilerimiz uzun zamandır var. Millet İttifakı'nın en büyük partisinin genel başkanına soruluyor, 'LGBT’nin Türk aile yapısına zararı var mı?' 'Ne münasebet Türk aile yapısına bir zararı yoktur' diyor.
Buraya kadar saydıklarımızın bizim milli görüş çizgimize uymasının imkanı yok. 4-6 yaş arasındaki çocuklara Kur'an öğretmek çağ dışılıktır. Böyle bir şeye müsaade edilemez yine Millet İttifakı'nın görüşüdür.
Yine bir diğer genel başkan iktidar olduğumuzda 'İHA’lara SİHA’lara dokunacağız' diyor. İHA’lar SİHA’lar Erbakan hocamızın en önemli projelerindendir.
Diğer taraftan da bizim şu deklarasyonda ortaya koyduğumuz maddeler temel söylemlerimiz.
'İlk işimiz İstanbul Sözleşmesi'ni yeniden yürürlüğe koymak' diyor. İstanbul Sözleşmesi'nin maddesi Milli Görüş'e aykırıdır. Bunu gelir gelmez tekrar getireceğim diyor. Milli görüş partisi olan bir parti buna nasıl tamam diyor.
Biz partimizi kurduğumuzdan beri dedik ki Saadet Partisi’nin Milli Görüşü temsil edecek yetkisi kalmamıştır. Masayı dağıtmak yerine destek olmaları milli görüşün neresine sığdırılabilir? Böyle bir yapının içerisinde bulunmalarını yadırgıyoruz. Zaten partimizi kurmamızın sebebi de onların Milli Görüşü temsil edememesidir.
Bizim eksik gördüğümüz noktaları mutabakat metnimize yazdık. Eksikleri tamamlamak için, yanlışları düzenlemek, doğruyu da tebrik etmek için çıktık yola.
8 başlı bir sistemi getireceğim diyorsunuz. Genel başkanlardan birisi ifade etti, biz sıradan bir başkan yardımcısı olmayacağız dedi. Şimdi siz hepsinden onay alacaksınız.
Anayasada karşılığı olmayan bir şekilde 7 kişiden onay alacak. Sizin en büyük vaadiniz yeniden parlamenter sisteme dönmek ama bir yandan da başkan yardımcılığı üzerinden bir seçim yürütüyorsunuz. Nereden baksanız bir tutarsızlık.
Erbakan hocamızın çizgisini devam ettirmek demek onun savunduğu prensipleri hayata geçirmek demek.
Biz de inşallah güçlü bir şekilde mecliste temsil edilerek bunların yapılması için takipte olacağız. Meclis'te olursak çok daha büyük hayırlara vesile olup şerlere fren olacağız.