Evrensel’e TİT tehdidine takipsizlik
Evrensel gazetesinin TİT tarafından tehdit edilmesiyle ilgili soruşturma kapatıldı.
Türk İntikam Tugayı (TİT) tarafından gazetemiz Evrensel'e yönelik olarak 2011 yılında elektronik posta yoluyla gerçekleştirilen tehdit konusunda başlatılan soruşturmada “Kovuşturmaya yer olmadığına” karar verildi.
Tehdit mesajlarının Niğde’deki bir internet kafedeki bilgisayarlardan atıldığı tespit edilirken, “Eylem tarihinde e posta adresine erişim yapan kişinin tespit edilemediği” belirtildi. Avukat Kamil Tekin Sürek kararı eleştirerek, “Şimdi herhangi birimiz yarın aynı internet kafeye gitsek ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı eleştiren bir tweet atsak, kafeden çıkıp eve varmadan polis ensemize yapışır” dedi.
2011 YILINDAKİ TEHDİT
TİT, 2011 yılında bir ay arayla Evrensel'i tehdit etmişti. TİT ilk olarak 23 Haziran 2011 tarihinde Agos, çeşitli akademisyenler ve Kürt siyasetçilerle birlikte Evrensel’i hedef alan “Açık mektup” adıyla bir yazı yayımlamış, söz konusu mektupta, AGOS gazetesinin kapatılması, Kürt siyasetçilerin, Kürt milletvekillerinin ve Evrensel çalışanlarının 15 Ağustos 2011 tarihine kadar Türkiye’yi terk etmesi, aksi halde bir dizi kanlı eylem yapacakları tehdidinde bulunmuştu.
TİT, 17 Temmuz 2011 yılında Evrensel’e bu kez “Ergenekon üyesi olmak” suçlamasıyla tutuklanan MİT Üyesi Kaşif Kozinoğlu’nun adının sessiz harfleriyle açılmış e-posta adresinden “İntikam zamanı” başlığıyla elektronik posta göndermiş ve bundan sonra tarih vermeden gazetenin yönetici ve çalışanlarının doğrudan hedef olduğunu belirtmişti.
Gazetemizin o dönemki Yazı İşleri Müdürü Fatih Polat ve Avukatı Kamil Tekin Sürek tarafından 20 Temmuz 2011 günü Fatih Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmuştu.
KOVUŞTURMAYA YER YOKMUŞ!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Gazetenin Avukatı Kamil Tekin Sürek’e iletilen kararda, ‘Kovuşturmaya yer olmadığı’ belirtildi. Kararda şu ifadelere yer verildi: “BİMER’e ihbar ve şikayetçi beyanları ile Türk İntikam Tugayı isimli suç örgütü tarafından gönderilen tehdit içeren elektronik postaya ilişkin soruşturma evrakının ortada örgütsel eylemin bulunmadığı gerekçesiyle büromuza tevzi edildiği, yürütülen soruşturma aşamasında ksfkznngl006@hotmail.comelektronik posta adresinden gönderilen postanın 78.187.158234 internet protokol numarası ile gönderildiği ve bu internet protokol numarasının 0388 2324671 numaralı telefon hattı üzerinden internet hizmetini aldığı, telefon hattının ve internet protokol numarasının şüpheli Hüseyin B.’ye ait olduğu tespit edilmiş ise de şüphelinin söz konusu abonelikleri çalıştırdığı internet kafede kullandığı, eylem tarihinde e posta adresine erişim yapan kişinin tespit edilemediği, diğer taraftan sanık Alper A. ise daha önceden benzer eylem nedeniyle Ankara 22. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yargılanıp beraat ettiği, bu nedenle ifadesine başvurulduğu anlaşıldığından; şüpheliler hakkında şüpheden ileri giden delil elde edilemediğinden hakların kovuşturma yapılmasına yer olmadığına, CMK 172/1 maddesi uyarınca kararın müşteki vekiline tebliğine, 6545 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı yasanın 173. maddesi gereği 15 gün içinde İstanbul Sulh Ceza Hakimliğine itiraz yolu açık olmaz üzere karar verildi. 17/11/2015 İsmail Güler, Cumhuriyet Başsavcısı.”
BULMAK İSTEMEYİNCE BULUNMAZ
Kararı yorumlayan Avukat Kamil Tekin Sürek, Niğde’den bir internet kafeden gönderildiği tespit edilmiş olan tehdit mesajlarıyla ilgili verilen karara tepki göstererek, “Bulmak istemeyince bulunmaz. Şimdi herhangi birimiz yarın aynı internet kafeye gitsek ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı eleştiren bir tweet atsak, kafeden çıkıp eve varmadan polis ensemize yapışır ve Cumhurbaşkanına hakaret ile birlikte örgüt üyesi olmak suçlaması ile 7-8 yıl hapis cezaları istenerek yargılanırız. Nereden mi biliyorum, şu anda Türkiye’de bu şekilde yakalanıp yargılanan yüzlerce insan var da oradan biliyorum.
Hani internet kafelere kamera koyma zorunluluğu vardı? Hani, internet kafelerde bilgisayara giren herkesin girdiği saatler ve kimlik bilgileri kayda alınıyordu? Cumhurbaşkanına hakaret suçlaması ile ilgili yapılan bir soruşturmanın 4.5 yıl sürdüğünü duyan, gören var mı?” diye sordu.
Avukat Kamil Tekin Sürek, karara itiraz edeceklerini söyledi.