Enis Berberoğlu: Telefonumun sorgulandığı gerçeği ortadadır
CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'ndan önemli açıklamalar...
CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, 'MİT TIR'larına ilişkin görüntüleri Can Dündar'a verdi' iddialarına ilişkin haberlerle ilgili olarak "Eski bir gazeteci ve siyasetçi sıfatıyla bu haberin tüm sorumluluğunu üstlenmeye hazırım. Çünkü bu haber öyle bir haber ki doğruluğunu kimse tartışmıyor. Ama bu haberden bir suç üretilmeye çalışılıyor. Havuz medyasındaki diğer konu cep telefonumun sinyalinin Cumhuriyet Gazetesinin İstanbul'daki merkezine yakın bir coğrafyada tespit edildiği ve Can Dündar ile aramda geçtiği yazılan bir telefon görüşmesi. Asıl konu o haberlerde dikkatimi çeken nokta bu dosyada tanık yada sanık olarak adım geçmemekle birlikte telefonumun sorgulandığı gerçeği ortadadır. Eğer bu sorgu doğru ise yazıldığı gibiyse ve eğer bu polis marifetiyle yapıldıysa İçişleri Bakanlığına savcının bilgi ve onayı varsa o zaman da HSYK'yı göreve davet ediyorum. Çünkü TBMM'de dokunulmazlığı devam eden bir milletvekiliyim. Kimse de bu yetki yoktur. Aynı konuda TBMM Başkanlığının da görüşünü merak ediyorum" dedi.
"BU HABERİN TÜM SORUMLULUĞUNU ÜSTLENMEYE HAZIRIM"
Enis Berberoğlu, 'MİT TIR'larına ilişkin görüntüleri Can Dündar'a verdi' iddialarına ilişkin haberlerle ilgili olarak Meclis'te düzenlediği basın toplantısı düzenledi. Berberoğlu, hakkındaki haberlerin tek bir elden çıkmakla kalmadığını adeta tek elden yazılmış gibi olduğunu söyleyerek şöyle konuştu; "Havuz medyasına ait çıkan haberleri bende okudum. BU haberler tek bir kaynaktan çıkmakla kalkmıyor sanki tek elden yazılmış gibi. Haberde seçilen fotoğraf bile aynı benimle alakalı. Haberde konu edilen Can Dündar ve Erdem Gül'ün yargılandığı haberle ilgili duruş ve görüşüm çok bariz ortadadır. Değişmedi ve asla değişmeyecek. Eski bir gazeteci ve siyasetçi sıfatıyla bu haberin tüm sorumluluğunu üstlenmeye hazırım. Çünkü bu haber öyle bir haber ki doğruluğunu kimse tartışmıyor. Ama bu haberden bir suç üretilmeye çalışılıyor. Bence tam tersine bu haber hangi gazeteciye gelirse yazılır paylaşılır ve basılır. Bir diğer konu telefonumun sinyalinin Cumhuriyet Gazetesinin İstanbul'daki merkezine yakın bir coğrafyada tespit edildiği ve Can Dündar ile aramda geçtiği yazılan bir telefon görüşmesi. Arkadaşlar ben 30 küsür yıllık bir gazeteciydim. O tarihte ilaveten CHP'nin medyadan sorumlu genel başkan yardımcısıydım. Benim herhangi bir televizyoncu, gazeteci yada ajans muhabiri yada bir medya mensubuyla görüşmemden daha doğal ne olabilir. Ama bu görüşmeler her defasında haber kaynağı sıfatıyla yapılmaz. Sizlerin de bildiği gibi bazen meslektaşlar bir araya gelir çay içilir ziyaret edilir, taziyede bulunulur desteğe gidilir."
"ASIL KONU TELEFONUMUN SORGULANDIĞI GERÇEĞİDİR"
Enis Berberoğlu dosyada adı geçmemesine rağmen çıkan haberler cep telefonunun sorgulandığının yazıldığını anımsatarak şöyle devam etti; "Asıl konu o haberlerde dikkatimi çeken nokta bu dosyada tanık yada sanık olarak adım geçmemekle birlikte telefonumun sorgulandığı gerçeği ortadadır. Eğer bu sorgu doğru ise yazıldığı gibiyse ve eğer bu polis marifetiyle yapıldıysa İçişleri Bakanlığına, savcının bilgi ve onayı varsa o zaman da HSYK'yı göreve davet ediyorum. Çünkü TBMM'de dokunulmazlığı devam eden bir milletvekiliyim. Kimse de bu yetki yoktur. Aynı konuda TBMM Başkanlığının da görüşünü merak ediyorum." (DHA)