Doları düşürecek altın formülü açıkladı, çağrı yaptı. Doların neden arttığını tek tek açıkladı. Yeniçağ gazetesi yazarı Esfender Korkmaz, 15 lirayı geçen dolar kuru için "Sabit veya yarı sabit kur politikasına geçmek gerekir'' tespitinde bulundu
Dolar kuru bankalar arası piyasada satış rakamı olarak 15.80 TL'ye yaklaştı. Dövizin daha ne kadar artacağı endişe yaratırken, dövizle ilgili bir yazı kaleme alan Yeniçağ gazetesi yazarı Esfender Korkmaz, doların neden arttığını ve doların nasıl düşürüleceğini açıkladı.
Yeniçağ gazetesinden Esfender Korkmaz'ın "Kur sorunu çözülür mü?" başlıklı yazısı
Dolar/TL kuru =15'e göre, TL yüzde 43-44 oranında daha düşük değerdedir. Kur artışı, (TL enflasyonu-dolar enflasyonu)+ dolar endeksi üstünde olursa, TL daha çok değer kaybedecektir. Altında olursa, önceki değer kayıplarını kısmen telafi edecektir.
Türkiye'nin geçmiş krizlerinin tamamını döviz sorunu tetiklemiştir. Bu defa dalgalı kur politikası olduğu için, ekonomik kriz kronikleşmiştir.
Türkiye bu krize hiç yoktan, hükümetin siyasi ve ekonomik alanlarda açık yanlışlarından girdi.
1. Kur sorunu 2018 kur şoku ile başladı. 2018 kur şokunun bir nedeni dış politikadaki yanlışlardır…
2015 Türkiye-Rusya uçak krizi nedeni ile Putin, "Suriye'deki teröristler Türkiye'de ağırlandı, hastanelerde tedavi gördü.'' demişti. Bu Türkiye'ye olan güveni düşürdü.
2017 Hollanda-Türkiye diplomatik krizi. Hükümetin anayasa referandumuna 'evet' oyu toplamak için Hollanda'daki Türkler ile toplantı yapmak istemesine Hollanda Hükûmeti izin vermedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye'nin AB üyelik süreci bağlamında Avrupa'yı eleştirerek, "Olay tamamıyla Haçlı ittifakıdır" dedi. Bu nedenle Türkiye, AB çıpasını kaybetti.
2018 rahip Brunson krizinde ABD, Türkiye'ye yaptırım uyguladı.
2. Dış politika sorunları ve Başkanlık sistemi, yabancı yatırım sermayesini negatif etkiledi. 2015 sonrası Türkiye'ye gelen doğrudan yabancı yatırım sermayesi azaldı. Türkiye tahvillerinin CDS oranları ve dış borçlanma maliyetleri arttı.
(Aşağıdaki grafikte doğrudan yabancı yatırım sermayesi, fiziki yatırım ve şirket sermayesi için gelen doğrudan yatırım sermayesi ve gayrimenkul yatırımı olarak ikiye ayrılmıştır.)
3. Cumhurbaşkanının faiz politikası için Merkez Bankası'na aşırı müdahalesi ve MB gösterge faizlerinin, TÜFE'nin yüzde 70 çıkmasında dahi yüzde 14'te tutulması.
Önceki yazılarımda da ifade ettiğim gibi ''Dalgalı kur politikası uygulanan bir ekonomide, faizleri de kurları da piyasa belirler. Eğer faizleri hükümet belirleyecekse o zaman kur politikasını değiştirmek gerekir. Sabit veya yarı sabit kur politikasına geçmek gerekir.''
Çözümü var mı?
TL'nin aşırı değer kaybetmesi, ekonomik krizin göstergelerinden birisidir. Kur sorunu tek başına çözülmez. Zira iktisat politikaları iki tarafı kesen bıçak gibidir. Ters tarafının daha fazla kesmesini önlemek için, tüm para, faiz, kur, maliye politikalarının koordineli olarak planlanması ve bu kapsamda bir istikrar programı hazırlanması gerekir.
Programa güven için, hukuki ve demokratik altyapının güven yaratacak şekilde yeniden organize edilmesi gerekir.
Bu program için de, kısa dönemde dalgalı kur politikası değişmeli ve yarı sabit kur sistemine geçilmelidir.
Merkez Bankası hem bağımsız olmalı, hem de TL ve kuru birlikte gözetmelidir. Bu şartlarda faizler, piyasada belirlenmesi için serbest bırakılmalıdır.