Dilan Polat dava öncesi duaya sarıldı! Bir sanık mahkemede uyudu... Duruşmada gergin anlar yaşandı
Dilan Polat ve Engin Polat'ın da aralarında bulunduğu 28 sanık bugün 2. kez hakim karşısına çıktı. İşte duruşma öncesi ve duruşmada yaşananlar...
Dilan Polat ve Engin Polat'ın kara para aklama iddiasıyla bugün 2. kez hakim karşısına çıktı. Davada toplam 28 sanık bulunuyor. Dilan Polat ve Engin Polat için 40 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
İlk duruşmaya kadar Engin Polat ve babası Sezgin Polat tutuklu yargılanıyordu. Ara kararla tutuklu tüm sanıkların tahliyesine karar verilmişti. Dava kapsamında tutuklu sanık kalmamıştı.
Mahkeme malvarlıklarındaki tedbirin devam etmesine karar vermişti. Dilan Polat mahkemede kendisinin şirketlerin sadece reklam yüzü olduğunu söylemişti. Dilan Polat hayatında bir fatura bile kesmediğini ticari faaliyetlerle eşi Engin Polat'ın ilgilendiğini söylemişti. Eşine güvendiğini, iftiraya maruz kaldıklarını iddia etmişti.
Dilan Polat, Engin Polat ve Sıla Doğu malvarlıklarındaki tedbirin kaldırılmasını istedi.
Savcı, tedbirlerin kaldırılması taleplerinin mevcut delil durumu ve suçun mahiyeti gereği bu aşamada reddedilmesini talep etti. Mahkeme sanıkların taleplerini reddetti.
Mahkeme gizli tanık Mertim’in dinlenmesine karar verdi. Sanıkların malvarlıkları üzerindeki tedbir kararı devam edecek.
Mahkemenin bir sonraki duruşması 8 Nisan'da görülecek.
Engin Polat tutuklu iken Dilan Polat sosyal medyadan paylaşımlar yapıyordu.
Sık sık takipçilerinden dua istiyordu.
Dün gece saatlerinde Dilan Polat yine bir paylaşım yaptı. Yine takipçilerinden dua istedi.
Polat dualarına duruşma öncesi de devam etti.
Dilan Polat elindeki 'zikirmatik' ile dua okumaya araçla giderken de devam etti.
Tanık Emre Çiftçi ifade verirken, Polatların avukatı Sevinç Horoz soru sormak istedi. Mahkeme başkanı izin verdi.
Avukat Sevinç Horoz, “Tanık, bunca zamandır neden konuşmadı? Somut delilleri nedir, mahkemeye sunsun. 2017 yılında bu bilgileri kimden duydu?” diye sordu.
Tanık Emre, “Ortağım Derkan Başer söyledi” dedi.
Ahmet Gün’ün avukatı Eşref Çelik de tanığa soru yöneltti:
“Bu bilgileri cezaevinden öğrendiğinizi söylüyorsunuz. Peki, o telefonu cezaevine soktuğunuz için ceza aldınız mı?”
Tanık Emre, “Evet, ceza aldım. Siz devlet tarafındasınız, biz ise suç tarafında. Bu yüzden para bizim için sorun değil,” diye cevap verdi.
DURUŞMADA UYUDU
Savunma yapılırken sanık Gürsel Yılmaz uyuduğu için mahkeme başkanı, “Uykunuz var herhalde,” diyerek sanığı duruşma salonundan çıkardı.
Avukat Hüseyin Kaya bu duruma itiraz etti.
Mahkeme başkanı, “Uyumayacaksa geri gelebilir.” dedi.
DURUŞMADA GERGİNLİK
Başka bir suçtan tutuklu bulunan tanık Aygül Yıldırım, bildiklerini anlatmaya başladı:
“Yüreklideki illegal bahis reklamlarını Ankara’daki Yunus Sedat Aydın yapardı. Reklamlar, Ankara’daki Balkon Kafe’den dağıtılırdı. Mustafa Özal ve Neslim Güngen, hesabımı kapatmamı istedi. Polatlardan sadece Mustafa Özal’ı tanıyorum. Mustafa, 600 fenomenin hesabını kontrol ediyor ve yasa dışı bahis reklamlarını yapıyor.”
Mahkeme başkanı, “İfadende Veysel Şahin ve Derkan Başer ile ilgili bilgi vermişsin” dedi.
Tanık, “Engin Polat’ın hesaplarına bakın. Mustafa Özal, bir yıl içinde mal mülk aldı. Sanal bahis gelirlerinden elde ettiği kazanç hesaplarına bakılarak ortaya çıkarılabilir” diye cevap verdi.
Mahkeme başkanı, “Bunu sana kim söyledi?” diye sordu.
Tanık, “Yunus Sedat Aydın” dedi.
Sanık avukatı söz alarak, “Bu konuda elimizde herhangi bir bilgi var mı?” diye sordu.
Tanık, “Evet, var. Zamanı geldiğinde paylaşacağım" diye yanıtladı.
Mahkeme başkanı, “Zamanı geldiğinde ne demek? Mahkemedesin, şimdi açıklaman gerekiyor,” dedi.
Tanık, “Zamanı geldiğinde açıklayacağım” diye ısrar etti.
Sanık avukatı, “Mustafa Özal size yasa dışı bahis reklamını nasıl teklif etti? Kendi telefonundan mı?” diye sordu.
Tanık, “Hayır, farklı bir hattan teklif etti. Zaten elimde yazılı bir kanıt olsa verirdim” dedi.
Sanık avukatı, “Siz ne mezunusunuz? Sonuçta yazılımcısınız” diye sordu.
Tanık, “Bu soruya cevap vermek istemiyorum” dedi.
Sanık avukatı, “Herkes yazılımcı olmuş” diyerek yerine geçti, ardından tanık da kürsüden ayrıldı.
TELEFONUNDAKİ UYGULAMAYI GÖRDÜM
Bartın Cezaevi’nde tutuklu bulunan Erkan Şahin, SEGBİS sistemi üzerinden tanıklık yapmak için kamera karşısına geçti.
Mahkeme Başkanı: Sanıkları tanıyor musun? Hangilerini tanıyorsun?
Tanık Erkan Şahin: Engin, Dilan ve Mustafa Özalp’i tanıyorum.
Mahkeme Başkanı: Bunlarla ilgili ne biliyorsun?
Tanık Erkan Şahin:
“Ben 2021 yılında Dilan ve Engin’i Mustafa’nın medya şirketi üzerinden tanıdım. Dilan Abla ve Engin Abi’yi o vesileyle tanıdım. O dönemde ben de sosyal medya fenomeniydim. Birbirimize reklam paslıyorduk. Ancak fikir ayrılıkları nedeniyle yollarımız ayrıldı, sonra birbirimizi kötülemeye başladık. Kendi yazılımım vardı ve Engin Abi’nin telefonuna ‘RAT’ (uzaktan erişim aracı) yüklemiştim. Aramız bozulduğu için bunu yaptım. Zaten bilgisayarlarımı size teslim ettim.
Dilan Abla, hesaplarımı Mustafa üzerinden kapattırdı. Bana, ‘Ece Ronay ile konuşmazsan hesabını açarız,’ dediler. Ben de bunun üzerine Mustafa’nın hesabını kapattım. Elimdeki delilleri CİMER üzerinden her yere gönderdim.”
Mahkeme Başkanı: Kimlerin telefonuna ‘RAT’ yükledin?
Tanık Erkan Şahin:
“Engin Abi ve Dilan Abla’nın telefonlarına. Bir uygulama var; istediğiniz şirket üzerinden mesaj gönderiyorsunuz ve sonra telefonlarına ulaşıyorsunuz, herhangi bir fiziki müdahaleye gerek kalmıyor. Sanal bahis iddiaları vardı. O yüzden Engin Abi ve Dilan Abla ile yan yanayken Telegram üzerinden konuşuyorlardı. ‘Kaça?’ diyerek ne kadar para kazanacaklarını soruyorlardı.
Bu nedenle Engin Abi ve Dilan Abla’nın telefonlarına, ayrıca Mustafa’nın telefonuna erişim sağladım. Telefonlarında sanal bahis sitelerini gördüm. Ayrıca Bitcoin hesap cüzdanlarını ve Veysel X isimli biriyle konuşmalarını da tespit ettim. Zaten o bilgisayarı savcılığa teslim ettim.
TANIMADIKLARINI İDDİA ETTİLER
Mahkeme Başkanı: Verdiğin tarihlerde cezaevinde gözüküyorsun.
Tanık Erkan Şahin: Açık cezaevindeydim. Covid nedeniyle dışarıdaydım.
Sanık Mustafa Özalp’in Avukatı: Mustafa ile ne zaman ve nerede tanıştınız?
Tanık Erkan Şahin: Ortaköy’de bulunan Kaytan isimli mekânda tanıştık. Yanında Engin Abi ile Dilan Abla da vardı.
Sanık Avukatı: Pandemi nedeniyle o mekân kapalıydı. Kapalıysa nasıl görüştünüz?
Tanık Erkan Şahin: Sosyal medya paylaşımlarımızda görürsünüz, açıktı. Tarihi nettir.
Sanık Avukatı: Dijital materyalleri neden teslim etmediniz?
Tanık Erkan Şahin: Birisi arayıp ailemin kimlik bilgilerini söyleyerek tehdit etti, bu yüzden teslim etmedim. Ancak daha sonra savcılığı aradım ve annemin eşliğinde materyalleri savcılığa teslim ettim.
Sanık Avukatı: Teslim tarihini hatırlıyor musunuz?
Tanık Erkan Şahin: Ailem teslim etti, savcılıkta kayıtlıdır.
Engin Polat’ın avukatı Vahit Kaya: Engin ve Dilan Polat, Ahmet Selim Yazıcı vasıtasıyla tanıştığınızı söyledi. Ancak burada farklı bir şey anlatıyorsunuz. Çelişki nedir?
Tanık Erkan Şahin: Ahmet Selim ile Seyhan Soylu vasıtasıyla tanıştım.
Avukat Sevinç Horoz: Tanığın verdiği tarihlerde Dilan Polat ameliyat olmuştu. Bahsettiğiniz buluşmada herkes var mıydı?
Tanık Erkan Şahin: Tamamı vardı.
Avukat Sevinç Horoz: Bilgisayarınız ne zaman alındı?
Tanık Erkan Şahin: İddianame yazılmadan önce alındı.
Mahkeme Başkanı, sanıklara söz hakkı verdi. İlk olarak sanık Ahmet Gün konuştu.
Sanık Ahmet Gün: “Tanık beyanları hakkında söyleyecek bir şeyim yok. Hepsi duyuma dayanarak konuşuyorlar.”
Sanık Sıla Doğu: “Biz kimseyi tanımıyoruz, Derkan Başer’i de tanımıyoruz. Hiçbirimiz onu tanımıyoruz. İddialara gelecek olursak, biz üç günlüğüne Kıbrıs’a gitmedik. Bahsettikleri Derkan Başer’in yüzünü dahi görmedik. Sağlık durumum iyi değil. Tedbirlerin kaldırılmasını ve beraatımı talep ediyorum.”
Sanık Engin Polat: “Hiç kimseyi tanımıyorum. Kendimizden eminiz. Şubelerimize el konuldu. Ticaretimizin başına dönmek ve şirketlerimizin iadesini istiyoruz.”
Sanık Dilan Polat: “Şerefim, haysiyetim ve çocuklarımın üzerine yemin ederim, ben hiçbirini tanımıyorum. Çok zorlanıyoruz. Tedbirlerin kaldırılmasını talep ediyorum.”