DEM Partili Tülay Hatimoğulları: Ya barışı inşa edeceğiz, ya her yer Gazze olacak
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, DEM Parti'nin İmralı'da yaptığı görüşmenin ardından yaşanan gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 22 Ekim'de terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’a, örgütü lağvetmesi koşuluyla, "Umut hakkı için başvurması ve TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuşması" için çağrı yapmasının ardından başlayan sürecin yankıları sürerken DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Diyarbakır'da bir konuşma gerçekleştirdi.
Programa Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, DBP Eş Genel Başkanları Keskin Bayındır ve Çiğdem Kılıçgün Uçar, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ayşe Serra Bucak Küçük, DEM Parti milletvekilleri ve belediye eş başkanları katıldı.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) tarafından Diyarbakır’da yapılan programda konuşan Tülay Hatimoğulları, Suriye’deki gelişmelerin tüm dünyayı etkilediğini belirterek, "Rejim değiştikten sonra ne yazık ki bir demokrasi gelmedi. Beterin beterini yaşıyoruz şu anda. Başta Kuzey ve Doğu Suriye, Rojava toprakları Türkiye imalatı olan Suriye Milli Ordusu ve onların beslemesi çeteler tarafından birçok operasyona maruz kalıyor. Şimdi, Kobani düştü düşecek diyenlerin iştahı bir kez daha kabardı. Kobani’yi de düşürmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ama Kobani halkı IŞİD’in barbarlığına karşı geçmişte nasıl mücadele ettiyse şimdi de mücadele ediyor. Kobani düşmedi, düşmeyecek bu da onu düşürmek isteyenlere ders olsun. Suriye’de Kürt halkına yönelik gerçekleştirilen operasyonların yanı sıra oradaki Alevilere, Hıristiyanlara, Dürzilere çok ciddi katliamlar gerçekleşiyor. Bütün dünyaya Diyarbakır’dan sesleniyoruz, oradaki katliamları durdurmak için derhal harekete geçilmelidir. Özellikle Rojava’da kurulan statünün resmiyete kavuşturulması için mücadelemizi daha çok yükseltmeliyiz. Biz biliyoruz ki, Suriye’deki tek çare Kürt halkı başta olmak üzere orada yaşayan halkların temsiliyetini sağlamak üzere demokratik bir Suriye’nin inşası dışından başka bir seçenek yoktur" dedi.
"HERKES YAKİNEN TAKİP ETMELİDİR"
Hatimoğulları, "Değerli Kürt halkı, özellikle başta sizler olmak üzere ama Türkiye’de yaşayan diğer bütün halkların merakla ve dikkatle izlediği yeni gelişmeler var. Bu gelişmeleri biliyoruz. En çok siz değerli Kürt halkı büyük bir heyecanla takip ediyorsunuz. İmralı kapıları şimdilik açılmıştır. DEM Parti heyeti Öcalan'ı İmralı'da ziyaret etmiştir. Öcalan’ın heyetimize söylediği bir iki noktayı sizlerle paylaşmak istiyorum. 7 maddelik açıklamayı yaptık onları elbette izlediniz. Sayın Öcalan şunu söylüyor, 'Suriye'deki gelişmeleri herkes yakinen takip etmelidir. Filistin’deki, Gazze’deki gelişmeleri herkes yakinen takip etmelidir.' Bizler de bu sözlerin arkasındayız" diye konuştu. Tarihsel bir kırılma anından geçildiğini kaydeden Hatimoğulları, şunları kaydetti:
"GAZZE OLACAK..."
"Bu tarihsel kırılmada ya pozitif bir şekilde kırılma gerçekleşecek barışı inşa edeceğiz ya negatif yönde kırılmalar gerçekleşecek ve her yer Gazze olacak. O nedenle devlet aklına biz buradan seslenmek istiyoruz. İmralı'da gerçekleşen bu görüşme yetmez, İmralı kapıları açılmalıdır, Öcalan’ın barış için, sadece Türkiye barışı değil bütün Ortadoğu barışı için de çalışabileceği fiziki koşulların sağlanması gerekir. Bir noktanın daha altını çizeceğim. Bu süreç önemli bir süreç, hepimiz büyük bir heyecanla takip ediyoruz. Ama rehavete kapılmayalım. 'Nasılsa işler hal oluyor barış oluyor' deyip demokratik mücadelemizi zayıflatan bir duruma asla düşmemeliyiz. Bugün İmralı kapıları açıldıysa siz değerli halkımızın verdiği mücadele sayesindedir. Bu görüşmelerin bir barış sürecine evrilebilmesinin yolu siz değerli halkımızın demokratik zeminde eylemlerini, etkinliklerini, sözünü, fikrini ve duygusunu alanlarda meydanlarda en örgütlü şekilde en üst seviyeye taşıyarak bunun önünü açabiliriz. Bu bir süreç olacaksa, bir barış süreci inşa olacaksa bu barış sürecinin Kürt halkının kazanımları lehine neticelenebilmesi için siz değerli halkımızın mevcut olan mücadelesini katlayarak büyütmesi ve geliştirmesi gerekiyor. O nedenle asla rehavete kapılmadan sadece Kürdistan’da değil, Türkiye’nin dört bir yanında devrimci hareketlerle, sosyalistlerle, demokratlarla, aydınlarla, yazarlarla yani ezcümle 'Bu topraklar kana doydu artık yeter, barış istiyoruz' diyen her kesimle çalışmalarımızı sürdürmeye ve bu sesi büyütmeye hep beraber devam edeceğiz. Sizler bunu yaparsanız bütün halklar adına hep birlikte kazanabiliriz."
NELER YAŞANMIŞTI?
TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmek için 28 Aralık saat 11:00 sıralarında İmralı adasına gitti.
Görüşmenin ardından Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan, bugün yazılı bir açıklama yaparak Öcalan'ın mesajlarını kamuoyuna duyurdu.
Açıklamada, "Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır" denildi.
Öcalan'ın, Bahçeli ve Erdoğan'ın çağrısıyla ilgili görüşme esnasında sarf ettiği, "Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim" sözleri açıklamada yer buldu.
Görüşmeye ilişkin, "Kürt sorununa kalıcı çözüm bulmaya yönelik yaptığı değerlendirmeler hayati önemdeydi" denilirken açıklamanın tamamı şöyle:
"İmralı’da Abdullah Öcalan ile 28 Aralık 2024 tarihinde kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdik. Kendisinin sağlığı iyi, morali oldukça yüksekti. Kürt Sorununa kalıcı çözüm bulmaya yönelik yaptığı değerlendirmeler hayati önemdeydi.
Orta Doğu ve Türkiye’de yaşanan son gelişmelerin değerlendirildiği görüşmede Öcalan, dayatılan karanlık gelecek senaryolarına karşı pozitif çözüm önerilerini sunmuştur.
Düşünceleri ve yaklaşımının genel çerçevesi aşağıdaki gibidir:
Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır.
Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.
Gazze ve Suriye’de yaşanan hadiseler göstermiştir ki, dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir.
ERDOĞAN VE BAHÇELİ'YE MESAJ
- Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.
- Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım.
- Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.
- Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir.
Kamuoyuna saygılarımızla,
Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder
29 Aralık 2024"
İkili, daha sonrasında Ahmet Türk ile birlikte TBMM'de faaliyet gösteren siyasi partilerle görüşmek için tura çıktı.
Heyet ilk olarak 2 Ocak Perşembe günü MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüştü.
6 Ocak Pazartesi günü TBMM’de AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler ile görüşecek olan heyet, daha sonra Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan ve Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu’nu ziyaret edecek.
DEM Parti heyeti, 7 Ocak Salı günü ise DEVA Partisi Genel Merkezi’nde Ali Babacan ve Yeniden Refah Partisi Genel Merkezi’nde Fatih Erbakan’ı ziyaret edecek.
DEM Parti heyetinin İYİ Parti ve CHP ile görüşme takvimi henüz netleşmedi.