'Cübbeli Ahmet Hoca' olarak Ahmet Mahmut Ünlü'den seçimlerde 'muhalefete oy vermek caiz değil' sözlerine yeni açıklama
Kamuoyunda 'Cübbeli Ahmet Hoca' olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Başak Şengül ile Doğru Yorum programında konuştu. 31 Mart'ta yapılacak yerel seçim öncesi bir paylaşımda bulunarak, Cumhur İttifakı dışındaki partilere oy vermenin caiz olmadığını söyleyen Cübbeli Ahmet yeni açıklamada bulundu.
Gazeteci Gürbüz Evren, eski Devlet Bakanı Dr. Masum Türker, Hürriyet Gazetesi yazarı Nedim Şener, Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, eski Devlet Bakanı Mehmet Sevigen, İYİ Parti Genel Başkan Danışmanı Şevket Apuhan, Başak Şengül ile Doğru Yorum programına konuk oldu.
Ahmet Mahmut Ünlü, Doğru Yorum programında dikkat çeken açıklamalarda bulunuyor. Ünlü, 31 Mart Seçimleri öncesinde Cumhur İttifakı dışında kalan partilere oy vermenin caiz olmadığı yönündeki sözlerine açıklama getirdi.
Ünlü, "Buradaki parti meselemdeki caizidir, değildiri millet anlamadı tam. Mesele şu; Yeniden Refah ve Saadet tabanında benim çok dinleyenim var. Ben Cumhuriyet Partililere hitaben bir konuşma yapmadım." ifadelerini kullandı.
“YENİDEN REFAH PARTİSİ EN AZ 4-5 PUAN ALACAKTI. ÇAĞRIMLA EKSİLDİ”
İstanbul’da Yeniden Refah en az 4-5 puan alacaktı. İstanbul özeliyle Türkiye genelini ayıralım. Ben Türkiye genelinde verilmez demedim. Ben bu seçim itibariyle dedim ve İstanbul özelinde dedim. Arttırmadı 3’den 2’ye düştü. Halbuki temayülü 5-6’ydı. Dolayısıyla bu çağrı karşılığını buldu.
Ünlü, 31 Mart öncesinde şunları söylemişti:
"Bunlara mı teslim edelim yani. Onun için mecburen fıkıha göre konuşuyorum. Ehveni şerin tercih olunması vaciptir. Vaciptir ne demek başka çıkarın yok, mecbursun. Bunu yapmadığı anda günahkar olur. Şu anda Cumhur İttifakı'nın dışındaki Yeniden Refah, Saadet vb. adaylarına özellikle İstanbul, Ankara gibi kazanamayacakları kesin ama Cumhur İttifakı'na kaybettirip CHP'yi, DEM'i teröristleri kazandıracağı kuvvetle muhtemel olan yerlerde bunlara oy vermek caiz değildir. Bunlar mesuldür. Günahkar olur ve azaba gider. Sana ne bu işlerden diyemezsin. Ben adama vacibini, günahını anlatmak zorundayım."
SUİKAST MI PLANLANDI?
Başak Şengül, Ünlü'ye "Size dönük suikast mi?" diye sordu. Ünlü, "İnsülinin içine zehir koyabilir miyiz falan diyorlar. Kefen olayını tekrar nasıl patlatırız diyorlar. İsmailağa’da da adamlarımız var diyor. Yazışmalar böyle." dedi.
“BEN YALAKA BİRİ DEĞİLİM”
Ünlü, "Ben hiçbirine bu yüzde yüz sütten çıkmış ak kaşık demiyorum. Burada da yanlışlar var diyorum ve bu yanlışları belirtenlerin başında geliyorum. Ben yalaka biri değilim. Ancak milli düşünüyorum. FETÖ yeniden canlanıyor tehlikesini gördüm." dedi.
ÜNLÜ'DEN EKREM İMAMOĞLU’NA: SEN HÜKÜMET MİSİN? SEN DEVLET MİSİN? SEN BİR BELEDİYE BAŞKANISIN
Ünlü, "Ben Deniz Baykal ile de görüştüm. Kılıçdaroğlu ile de görüştüm. Ben öcü bir adam değilim. Velakin millilik şartı var. İlk konuşmada İstanbul’un kazananı şahıs ne dedi? “Kayyumlar artık olmayacak” dedi. Ya sen Cumhurbaşkanı mı seçildin? Kayyumu bu devlet niye atadı? Milletin karısı kızı dağa mı çıksın. Sen hükümet misin? Sen devlet misin? Sen bir Belediye Başkanısın. Sen de ki hiçbir Belediye Başkanı teröre destek vermeyecek de. Onun için kayyuma lüzum olmayacak de. Lafın doğrusu budur." dedi.
Ünlü'nün açıklamalarından satır başları:
"BİR SUİKAST PLANI YAPILMIŞ"
Biz yönlendiriciyiz. Burada esas mesele PKK ve FETÖ yeniden canlanma aşamasında. Şırnak Üniversitesi Rektörü, TRT Kürdi'de program yapan biriyle yazışmalarını gazete manşet yaptı. Ocak'tan evvel beni itlaf edeceklerine dair görüşmeler çarşaf çarşaf ortaya döküldü. Şırnak Üniversitesi Rektörü benle görüşmek istedi. Bir suikast planı yapılmış, insüline bir şey katılması filan. Bunu gazete birkaç kez manşet yaptı. 150 küsür akademisyeni istihbarat tespit etti, FETÖ'cü oldukları tespit edilmiş. Bunlardan biri bana ulaştı. Bu aslında FETÖ'cü değil fakat onun da bir şantajı bunların elinde. Çırpınıyor rektörle görüştürmek için. Rektör çıkar, Cübbeli Ahmet ile ilgili böyle bir yazışmam yoktur der, ben de bunun üzerine çıkar açıklama yaparım. Mahkeme neticesinde bakarız. Ben bu ithamımı geri çekerim dedim. Aylar oldu açıklama yok. Gazete çıkan haberi tekzip yapmadılar. Akademik çevrelerde FETÖ'nün yoğun olduğu söyleniyor.
İNSÜLİN İLE ZEHİRLEME PLANI
Burada bir itlaf lafları geçiyor, insülinin içine zehir koyabilir miyiz filan. Kefen olayını nasıl patlarız filan konuşuluyor. Yazışmalar böyle. İsmailağa'daki etkimiz altına alırız diyorlar. Yazılan şey kademe kademe gerçekleşiyor. Yazışma kriminale gitti, inceleniyor. Suç duyurusu yaptık. Savcılık ifadeye çağırmadı. Benim ilgilendiğim 'İsmailağa'da adamlarımız var' lafı. İltisaklı insanları az çok biliyorum.
"BEN MİLLİ BİR ADAMIM"
FETÖ ve DEM Parti meselesine bakıyorum. Ben milli bir adamım. Buradaki parti meselemdeki caizidir, değildiri millet anlamadı tam. Mesele şu; Yeniden Refah ve Saadet tabanında benim çok dinleyenim var. Ben Cumhuriyet Partililere hitaben bir konuşma yapmadım.
“BEN YALAKA BİRİ DEĞİLİM”
Ben hiçbirine bu yüzde yüz sütten çıkmış ak kaşık demiyorum. Burada da yanlışlar var diyorum ve bu yanlışları belirtenlerin başında geliyorum. Ben yalaka biri değilim. Ancak milli düşünüyorum. FETÖ yeniden canlanıyor tehlikesini gördüm. Bunları gördüğüm için konuştum. Devletin bekası var. Benden cevap bekleyenlere konuştum. Ehveni Şer'i tercih etmek vaciptir, bunu dedim.
"CHP'NİN 6 OKU BOZULDU"
Cumhuriyet Halk Partisi'nin altı oku bozuldu, ne milliyetçilik ne devletçilik kaldı.
“SEN HÜKÜMET MİSİN? SEN DEVLET MİSİN? SEN BİR BELEDİYE BAŞKANISIN”
Ben Deniz Baykal ile de görüştüm. Kılıçdaroğlu ile de görüştüm. Ben öcü bir adam değilim. Velakin millilik şartı var. İlk konuşmada İstanbul’un kazananı şahıs ne dedi? “Kayyumlar artık olmayacak” dedi. Ya sen Cumhurbaşkanı mı seçildin? Kayyumu bu devlet niye atadı? Milletin karısı kızı dağa mı çıksın. Sen hükümet misin? Sen devlet misin? Sen bir Belediye Başkanısın. Sen de ki hiçbir Belediye Başkanı teröre destek vermeyecek de. Onun için kayyuma lüzum olmayacak de. Lafın doğrusu budur.
"FETÖ YENİDEN UYANIYOR"
FETÖ yeniden uyanıyor diye gördüm. Akademide çok yoğunlar. Şırnak Üniversitesi'nde 150 küsur akademisyen. Şırnak gibi yerde akademi böyleyse... Emniyette yeni bir canlanma duydum. Anayasa Mahkemesi'ne bakın. Yargıtay, AYM soruşturma açıyor. Buradaki sorun FETÖ'cülükten çıkıyor. Bugüne kadar AYM ile ilgili böyle bir sorun yokken şuan niye var? Yargıtay devletçi, AYM'de kısmen FETÖ'cüler var. Aziz Yıldırım Başkanımızın da geçen bir beyannatı oldu. Kendisiyle özel görüşeceğiz yakında. Şu anda FETÖ ve hizmet diye isimlerle FETÖ’yü aramayın. Şu anda FETÖ Tarikatların içine girmiştir. Bütün tarikatların.
"BANA YAKIN HİÇBİR SİTEDE NAMAHREM SESİ YAYINLANMADI"
Şengül'ün "İsmailağa cemaatinden açıklama var. “Tarikatımızın mahremini ortaya saçmıştır Şöyle diyorlar. “Medyaya bakışı, yolumuzun açıkça belli olduğu halde defaatle uyarılmasına ve her seferinde söz vermesine rağmen mahrem konularını kürsülere hatta televizyon programlarına taşıyarak yüce dinimiz İslamiyet’e ve Müslümanlara düşmanlıkla bilinen kişilerin alay dolu yorumlarına malzeme etmişlerdir diyor. Bazı kasetleri, kayıtları yayınladı” diyor." sorusuna Cübbeli "Hiç alakası yok. Bizim sitemizde ancak biri bir rüya görüyor. Adam sesini veriyor. Kendi ben felanım diyor. Bunun mahremi diye bir şey yok ki. Mahrem denen de İslami çevrelerde kadın sesine mahrem, namahrem lafı geçer. Hiçbir kanalımızda biz kadın sesi yayınlamadık. Biz reklam bile almıyoruz o kadar para kaybediyoruz." yanıtını verdi.
“YALAN KONUŞUYORLAR”
Şengül'ün "İsmailağa Cemaatinin açıklaması olarak birkaç maddede sizinle ilgili rahatsızlıklarını ve eleştirilerini ifade ediyorlar. “Tarikatımızın mahremini ortaya saçmıştır” diyorlar. Bir diğer madde “Mahmut Efendi Hazretlerimizin ailesini hedef almıştır. Cübbeli Ahmet Hoca’nın özellikle Mahmut Efendi Hazretlerimizin oğlu, gelini ve torunlarıyla ilgili söyledikleri, kendisinin yönettiği sosyal medya hesaplarının paylaşımları ve sesini bugüne kadar namahrem kimsenin duymadığı hanımların ses kayıtlarının yayılması” diyorlar." sorusuna Cübbeli "Asla. O zaman bana suç duyurusu yapabilir. Beni bağlayan sitelerim resmi sitelerim ve benimle alakalıdır. Bunlara bir suç duyurusu yapması gerekir. Benim hiçbir kanalımda hiçbir kadın sesi yayınlanmamıştır. Yalan konuşuyorlar." cevabını verdi.
“FETÖ 15-20 SENEDİR İSMAİLAĞA CEMAATİ’NİN İÇİNDE”
Hasan Efendi 97 yaşında. Buradan FETÖ'nün iştahını çok iyi kabarttı. 15-20 senedir FETÖ zaten buranın içinde var.
“HER ŞEYDEN BENİ SUÇLU BULDULAR”
Her şeyden beni suçlu buldular. Ondan sonra zaten 2011’in sonunda hapis süreci oldu. Burada bana şunu demezsen diye şartlar sundular gazeteci vasıtasıyla. Biz o şartları kabul etmeyince komple işlerine girdiler. Bir sene o komplolarla benim itibarımı zedeleyemeyince bu sefer hapis süreci başladı. Mahmut Efendi Hocamı kalktı hapse de geldi. Orada bile kaç yaşında mübarek zat bir direniş gösterdi.
“IŞİD İLE İLGİLİ EMNİYETE 700 KÜSUR SAYFA VERDİM. OPERASYON YAPILIP İÇERİ ALINANLAR OLDU”
Ben internetten IŞİD’in dergilerini çıktı aldım. 4 tane dergiyi Türk askeri kapağında müşrik diyor. Bunları emniyete götürdüm. Beni bir yere götürdüler. Bir yere gittik. Orada beni sorguladılar. 700 küsur sayfa bilgi verdim. Bu ne güzel araştırma dediler. Memnun oldular. Operasyon yapılanlar oldu. İçeri alınanlar oldu. Ben sonra takip ettim
"ADNAN OKTAR GRUBU FETÖ'YE FASON ÇALIŞIYORDU"
Adnan Oktar grubu FETÖ'ye fason çalışıyordu. FETÖ emniyeti ele geçirmeden önce kasetçiliği Adnan yapıyordu. FETÖ emniyeti alınca Adnan'a ihtiyaç kalmadı. Adnan Oktar bana neler etti.