Cemal Canpolat bildirgesini duyurdu ne yapacağını açıkladı
Pazar günü CHP'de kıran kırana bir yarış olacak. CHP İstanbul İl Başkanlığı için iki aday yarışıyor. Adaylardan biri Özgür Çelik, diğeri ise Cemal Canpolat... Canpolat bugün bir bildirge yayınladı ve İstanbul İl Başkanı olması durumunda nasıl bir siyaset yürüteceklerini açıkladı.
İşte Cemal Canpolat'ın o bildirgesi
Bir siyasi partinin asıl amacı yerelde ve genelde iktidar olmaktır!
Biz bunu çoğu kez parti içi iktidar olarak yanlış anlıyoruz!
İktidar örgütlü kötülüğüyle ve bütün nobranlığıyla orta yerdeyken, ülke ekonomik olarak yangın yerine dönmüşken, gelir dağılımında eşitsizlik inanılmaz boyutlara varmışken, hukuk tümüyle siyasallaşmışken, nüfusun demografik yapısı bozulurken buna daha fazla seyirci kalamayız!
İktidarla mücadele edeceğimize ve iktidara meydan okuyacağımıza en yakınımızdakine, yol arkadaşlarımıza meydan okumaktan vazgeçeceğiz!
Bunun için siyaset yapma tarzını değiştireceğiz.
Siyaseti yeniden toplumsallaştıracağız.
Bütün enerjimizi mahallede, ilçede, ilde parti içi iktidarı ele geçirmek için harcamaktan hızla vazgeçeceğiz!
Başkasına bakarak konuşmak yerine kendimiz olacağız!
İstanbul kongremize de, partimizin Kurultayı’na da partimizi ve ülkemizi küçük ve kişisel çıkarlara göre değil, solun, sosyal demokrasinin evrensel bakışına uygun olarak sol değerlerle donatma, partiyi kamucu, yenilikçi yeni yüzlerle buluşturarak partinin değişimini ve yenilenmesini sağlayacağız!
Bunu yapabilmek için kişileri değil, fikirleri yarıştıracağız!
“Broşür- afiş- pankart’ işlerine ve sandık güvenliğine sıkıştırılan ve “olmasa da olur” bir hale getirilen örgütü yeniden sokağa, mahalleye, fabrikaya, üniversiteye, meydanlara taşıyacağız!
Dayanışmayı ve toplumsal vicdanı yeniden öne çıkaracağız.
Emekçilerin hakları için Trendyol Grevi’nde, akademisyenlerin hakları için Boğaziçi Üniversitesi’nde, adaletsizliğe uğrayanlar için adliyelerde, Cumartesi Anneleri için de Galatasaray Meydanı’nda olacağız!
YENİ BİR SİYASET TARZI YARATACAĞIZ!
Bunun için 1959’da “İlk Hedefler Beyannamesi”, 1973’de “Ak Günler”, 1989’da “Onurlu, sağlıklı ve varlıklı bir Türkiye”, 2015’de “Yaşanacak Bir Türkiye” ve 2020’de “İkinci Yüzyıla Çağrı” bildirgeleri gibi önemli siyasal belgeleri yayınlayan partimiz Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu ruhuna uygun davranacağız!
Bu ruha uygun davranmak CHP’yi hem inandırıcı, sahici ve güvenilir yapar, hem de yeniden iktidar alternatifi yapar. Bunun için inanarak ve ısrarla temel tezlerimizi devrimci bir tarzda, yeniden örgütlemektir.
Nitekim Mustafa Kemal Atatürk’ün öne çıkardığı kavramlar tam da bu yaklaşıma uygun kavramlardır. Eşitlik, adalet, özgürlük de, yurtseverlik, devrimcilik, halkçılık, laiklik ve kamuculuk da dün olduğu gibi bugün de “geriye ve statükoya” değil, “ileriye, geleceğe” dönük kavramlardır.
BAŞKA BİR TÜRKİYE’Yİ ANCAK CHP İNŞA EDER!
CHP, umutsuzluğa, karamsarlığa, korkuya ve yılgınlığa teslim olmayı reddedenlerin partisidir!
CHP, meydan okuyana meydan okuyanların partisidir!
Başka bir Türkiye’yi ancak CHP inşa eder, ülkemizi düzlüğe ancak CHP çıkarır, gelir dağılımında adaleti sağlar, etnik ve dini kimlikler üzerinden yaratılan kutuplaşmayı bitirir, coğrafyamızdaki barış sürecine önderlik eder!
Çünkü Sosyal Demokrasi geniş kitleleri eşitlik ve özgürlük hayalleriyle buluşturacak ideolojik-politik duruşun adıdır!
Bunu sağlarsak 21. yüzyıl sosyal demokrasinin “sosyal refah devleti üzerinden” adaleti ve eşitliği sağladığı bir yüzyıl olur!
NE YAPACAĞIZ?
Üyelik yapısını değiştireceğiz, önseçimi olmazsa olmaz yapacağız ve partiyi kişilerin değil kurulların yönetmesini sağlayacağız!
Parti içi demokrasinin bütün kanalarını açacağız! Çünkü biliyoruz ki, parti örgütlenmesi ne kadar sağlam ve özgür olursa yöneticileri, belediye başkanları değil, üyeler özgür iradeleri ile belirler!
Partide katılımı ve temsiliyeti arttırmak için sendikacılara, akademisyenlere, aydınlara, meslek odası temsilcilerine, esnaflara, sanatçılara, öğrencilere parti içinde “meclisler” oluşturarak temsillerini sağlayacağız ve partiyi onlarla birlikte yöneteceğiz!
İl ve ilçe başkanlarının bütün üyelerin katılımıyla seçilmesini sağlayacağız!
Yeni bir “Yerel Yönetim Modeli” hazırlayarak yerel yönetim çalışmalarını hem Büyükşehir hem de ilçeler düzeyinde yeniden koordine edeceğiz, belediye başkanlarının, yerel yönetimlerdeki ekonomik güçleri kullanarak örgütü dizayn etmelerinin önüne geçeceğiz! Hiçbir seçmenimizi, üyemizi belediyeler karşısında ezdirmeyeceğiz!
Hemşericilik, adamcılık yerine parti örgütlenmesinde temsili öne çıkartacağız!
Bilgiye dayalı siyaset yapacağız, gelişen iletişim olanaklarından da, yapay zekadan da yararlanacağız! Konu ve çözüm odaklı olacağız ve başkalarının gündemi yerine kendi gündemimizi kendimiz oluşturacağız!
Haksızlığa, hukuksuzluğa uğrayan kim olursa olsun sahip çıkacağız!
Dayanışmayı ve sokağı öne çıkaracağız!
En önemlisi, kendi siyasal kimliğimizle de, kültürel kimliğimiz de barışık olacağız, sol ve sosyal yanımızı öne çıkaracağız!
Yeni bir “Türkiye Hikayesi” yazmak için, “Anayasa, Adalet, Eğitim, Sağlık, Laiklik, Kürt Sorunu, Barış, Ekonomi, Kentleşme, Tarım, Ulaşım” gibi temel konuları kapsayan ve bu konuları dünyanın yeni koşularına uygun kamucu ve halkçı bir perspektifle “Cumhuriyetin İkinci Yüzyılı Programı” yazılması için destek vereceğiz!