Çalışanlardan spor salonu vurgunu. AVM'deki spor salonunun üyelik ve mali kontrol sistemine girdiler: Yüzlerce üyeyi dolandırdılar yaklaşık 1.5 milyon liralık vurgun yaptılar
İstanbul Levent'te ağızları açık bırakan bir dolandırıcılık yapıldı. Biri eski olmak üzere spor salonunun 6 çalışanı, dijital üyelik ve mali kontrol sistemine girerek spor salonuna üye olan yüzlerce kişiyi dolandırdığı ortaya çıktı. Vurgunun boyutu 1.5 milyon lirayı aştı.
İstanbul Levent'te ağızları açık bırakan bir dolandırıcılık yapıldı. Biri eski olmak üzere spor salonunun 6 çalışanı, dijital üyelik ve mali kontrol sistemine girerek spor salonuna üye olan yüzlerce kişiyi dolandırdığı ortaya çıktı. Vurgunun boyutu 1.5 milyon lirayı aştı.
Levent'te bir AVM'de bulunan spor salonunda 5'i aktif çalışan olmak üzere 1 eski çalışan, işletmecinin iddiasına göre, spor salonunun dijital üyelik ve mali kontrol sistemine de müdahale ederek işletmeyi ve yüzlerce üyeyi dolandırdı. Durum; spor salonunun marka değişikliğine giderek, yabancı bir yatırımcıyla birlikte çalışma kararı alması sonrasında gerçekleştirilen mali incelemelerde tespit edildi.
İşletmenin denetimlerinde, biri eski çalışan, biri satış müdürü, üçü satış temsilcisi ve biri resepsiyonist olmak üzere toplam 6 kişinin, üyelikler üzerinde işlemler yaparak, nakit ödeme ve havale yöntemiyle hesaplarına para aktardığı belirlendi. İşletmede yaklaşık 1.5 milyon TL'lik maddi kayıp yaşandığı, 150'den fazla da mağdur üye bulunduğu iddia edildi. Yönetim, durumu fark ettikten sonra işlerine son verdiği Mehmet C.B, Gamze K., Seda G., Emirhan K., Hakan T. ve yaklaşık bir yıl önce işten ayrılan eski çalışan Ethem E. hakkında suç duyurusunda bulundu. Taraflar arasındaki hukuki sürecin devam ettiği öğrenildi.
HESAPLARINA AKTARMIŞLAR!
İşletmenin Spor Müdürü Merve Kara, "1 Ocak itibariyle biz yeni bir marka değişikliğine geçtik ve bu yeni marka değişikliğinde bir denetim süreci başladı. Denetim süreci itibariyle aslında uzun dönemdir birlikte çalıştığımız ekip arkadaşlarımızla alakalı satış kısmında bir açık tespit edildi. Devamında aslında olayın çok uzun yıllardır devam ettiğini ve bize ve üyelere karşı olan mağduriyetimizi ve ciddi anlamda büyük bir sıkıntı içerisinde olduğumuzu fark ettik.
Burası kocaman bir tesis ve yapılan üyelikler, ödemeler aslında şirketin hesabına geçmesi gerekirken kendi şahsi hesaplarına paraların aktarıldığını gördük ve tespit ettik. Kredi kartı vesaire değil ama havalelerde ve nakit alımlarında hep kendi şahsi hesaplarını kullandıklarını ya da elden para aldıklarını tespit ettik. Şirket hesabında, üyeler genellikle borçlu çıktığı için ve devamında biz bu denetim sürecini daha da sıkı takip ettiğimiz için. Hem buradaki üyelere karşı mağdur olduk. Hem üyeler bize karşı mağdur oldu. Bu süreç ciddi anlamda çok büyük bir sıkıntı yaşattı bize" ifadelerini kullandı.
7-8 YILDIR ÇALIŞIYORLARDI
Merve Kara, "Her departmanın bir müdürü var. Bu müdürün de doğal olarak bu sistemlerle alakalı her konuda yetkisi var. Yetkisi olduğu için yapılan bu para akışında, üyenin bize borçlu görünmesine dair kendileri hiçbir şekilde şirkete ve yönetime belli etmeden, geçişleri çok rahat bir şekilde vermişler. Yazılı olarak da farkında olmadığımız bir durumdu. Doğal olarak biz bu denetim sürecinde fark ettik. Bu ekip arkadaşlarımız minimum 7-8 yıldır birlikte olduğumuz çalışanlarımız. Aslında zaten üyelerin bu ödemeyi yaparken şahsi hesaba atmalarını, sorgulamamalarının en büyük sebebi yıllardır burada çalışıyor olmaları, insanlara karşı güven oluşturmaları. Yani, insanların onlara olan güvenini bu şekilde rencide etmiş oldular" dedi.
BORÇLU GÖRÜNEN ÜYELERİN GİRİŞ HAKKI OLMADI
"Denetim süreci başladığı an itibariyle doğal olarak borçlu görünen üyelerin giriş hakkı olmadı.ö İfadesini kullanan Merve Kara, " Yani turnikeden geçiş hakları olmadı. Doğal olarak insanlar, burada bir hizmet karşılığında bedel ödüyorlar ve bu paraya akışı kuruma değil şahsi hesabı olduğu için bizdeki üyelikleriyle alakalı da hizmet sıkıntısı olmaya başladı karşılıklı olarak. Hem üyeler hem de yönetim tarafından bir mağduriyet söz konusu oldu. Şöyle söyleyeyim, çok büyük bir spor merkeziyiz. Şu an minimum taban olarak 5 bin tane üye portföyümüz var ve sirkülasyondan bahsetmiyorum bile. Hemen hemen çoğunda aynı sıkıntıyı yaşıyoruz şu anda" şeklinde konuştu.
1.5 MİLYON TL'Yİ AŞTIĞINI TESPİT ETTİK
İşletmenin avukatı Büşra Bengi Yayla, "Suç işleme maksadıyla kurulmuş örgüt faaliyeti kapsamında güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçlarının işlendiği kanaatiyle biz savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Müvekkilim yabancı bir yatırımcıyla çalışmaya başladıktan sonra, yabancı yatırımcının sistemde bir denetim yapması sonucunda biz bu işlemleri suçları fark ettik. Suçun işleniş şekli şu, bir sistem kullanıyor müvekkilimiz. Bu sistem üzerinden üyelerin denetlenmesi faaliyeti yürütülüyor. Üyelerin ücretlerini yatırıp, yatırmadıkları bu sistem üzerinden denetleniyor. Üyelerin ücretlerini yatırmadıkları halde üyelerin spor salonuna girişleri sağlanmış. Aslında üyeler ücretlerini yatırmışlar. Fakat üyelerin yatırdıkları ücretler bizim hesabımıza, yani müvekkilimizin hesabına değil kendi hesaplarına yatırtmışlar. Suçu işleyen kişiler hesaplara yatırılan paraların tutarı konusunda henüz emin olmamakla birlikte 1.5 milyonu aştığını tespit ettik. Müvekkilimiz denetimini sürdürmekle birlikte, hala yeni üyelerin başvurusuyla yeni mağduriyetlerin ortaya çıktığını tespit ediyoruz" dedi.
DEKONTLARLA KANITLADIKLARINI GÖRDÜK
Avukat Yayla, "Sistem üzerindeki açığı tespit ettikten sonra müvekkil üyelerle temas kurduğunda, üyelerin aslında çalışanlardan birinin hesabına para yatırdığını ve yatırılan paraları da bize dekontlarla kanıtladıklarını gördük. Ardından üyelere bu konuda mağduriyetlerinin giderilmesi için savcılığa suç duyurusunda bulunmaları gerektiğini biz de söyledik. Onlar da savcılığa suç duyurusunda bulunuyorlar. Bu dava örgüt faaliyeti kapsamında işlenmiş nitelikli dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçunu oluşturuyor" diye konuştu.