Çağdaş Gazeteciler topluma ne çağrıda bulundu?
Gazeteci Musa Ağacı'ın saldırıya uğramasının ardından ÇGD'den bir açıklama yapıldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Dolmabahçe’deki çalışma ofisinde Akil İnsanlar Heyeti ile gerçekleştirdiği toplantının ardından akil insanlara soru soran gazeteci Musa Ağacık, Erdoğan’ın korumaları tarafından darp edildi. Bunun üzerine halka basın özgürlüğüne çıkması konusunda çağrıda bulunan Çağdaş Gazeteciler Derneği'nden şu açıklama yapıldı:
"Uzunca bir süredir basın ve halkın doğru haber alma hakkına yönelik saldırılarını tırmandıran hükümet, Gezi eylemlerinden sonra bu saldırıları artırmış, itibarsızlaştırma, işsiz bırakma, tehdit etme yöntemlerinin yanı sıra yaygın ve sistematik fiziki şiddete yönelmeye başlamıştır.
Son olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Dolmabahçe’deki çalışma ofisinde Akil İnsanlar Heyeti ile gerçekleştirdiği toplantının ardından akil insanlara soru soran gazeteci Musa Ağacık, Erdoğan’ın korumaları tarafından darp edilmiştir. “Gezi Parkı’nda direnen halka saldıran polise ‘benim polisim’ destan yazdı diye sahip çıkan bir başbakanın toplumsal barış getireceğine inanıyor musunuz?” şeklindeki sorusu üzerine Erdoğan’ın korumaları tarafından darp edilerek alandan uzaklaştırılan Ağacık, gazeteci olduğu bilindiği halde saldırıya uğradığını açıklamıştır.
Basının en temel özgürlüklerinden ve işlevlerinden biri olan "soru sorma hakkına" yönelik bu saldırıya sessiz kalmamız düşünülemez. Saldırıların "soru soran gazeteciye dayak" derecesine gelmesi kabul edilemez. Saldırıyı gerçekleştirenler ve amirleri derhal açığa alınmalı ve etkin bir soruşturmayla cezalandırılmalıdır.
Gelinen noktada, sadece gazeteci meslek kuruluşları değil, basın yayın ve medya organları da mesleklerine yönelik böylesi vahim bir saldırıya karşı suskun kalmamalıdır. Halkın Gezi eylemlerindeki gerekçesi olan otoriter, baskıcı uygulamaların artması toplumsal barış ve demokrasi adına korkutucudur. Hükümetin son bir aylık uygulamaları basın özgürlüğü açısından çok daha vahim bir döneme girdiğimizin işaretidir. Basın özgürlüğüne yönelik saldırılara sadece gazeteciler değil, tüm toplum topyekün karşı koymalı ve bunun uygun araçlarını yaratmalıdır. Unutulmamalıdır ki basının özgürlüğü, halkın özgürlüğüdür, bireysel hakların güvencesidir."