Basın Bayramı'nda protesto
Hak İş ve Medya İş, AA'da toplu sözleşme yapılmasını engelleyen TGS'yi protesto edecek.
Hak İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, AA çalışanlarının 1 Ekim 2012 tarihinden bu yana toplu sözleşme yapamadığını ve haklarını alamadığını belirterek, iş yerinde toplu sözleşme yapılmasını engelleyen Türkiye Gazeteciler Sendikasını (TGS) 24 Temmuz Basın Bayramı'nda protesto edeceklerini söyledi.
Arslan, AA muhabirinin sorusu üzerine, Türk basınında sansürün kaldırılışının 105. yıl dönümünün yarın kutlanacağını ancak Basın Bayramı'nı son derece buruk, üzüntülü geçirileceğini ifade ederek, "Çünkü, Anadolu Ajansında çalışan 600'e yakın arkadaşımız ne yazık ki 1 Ekim 2012 tarihinden bu tarafa, toplu iş sözleşmesini yapamamakta, toplu sözleşmeden doğacak olan haklarını alamamaktadır" dedi.
"Medya sektörünün amiral gemisi olan AA'da büyük bir özveri ve fedekarlıkla çalışan AA mensuplarının ve onların bağlı olduğu sendikanın duruma itiraz ve isyan ettiğini" dile getiren Arslan, "Bu duruma karşı bir tepki ortaya koymaktadır. Bu tepkilerini de toplu iş sözleşmesini yapılmasını engelleyen, çoğunlukta olduğumuz halde, bu çoğunluğumuza itiraz eden, ve ısrarla inatla bu süreci devam ettirmek isteyen Türkiye Gazeteciler Sendikasına karşı bir tepki ortaya koymaktayız. Bu tepkimizi de yarın Medya İşçileri Sendikası mensupları olarak Hak-İş Konfederasyonunun da desteği ile TGS'nin Ankara şubesi önünde TGS'yi protesto edeceğiz. AA'da çalışanları ve Medya İş mensupları ve Hak İş Konfederasyonu bu protestoya destek olmaktadır" diye konuştu.
"Kara bayram olarak görüyoruz"
TGS'nin AA'da parmakla sayılacak kadar az sayıda üyesi kalmasına rağmen ısrarla toplu iş sözleşmesini engellemeye devam ettiğine işaret eden Arslan, AA'daki 600'e yakın Medya İşçileri Sendikası üyesinin bu günü basın bayramı olarak değil, kara bayram olarak gördüklerini söyledi. Arslan, "Çünkü bizim geleceğimizi, heyecanlarımızı ve umutlarımızı kararttı TGS'nin tavrı. Bu tavrını protesto ediyoruz. Bu tavrına karşı da diyoruz ki 'artık yakamızdan düşün.' Basın Bayramı günü, basın emekçilerinin haklarının gasbedilmesini protesto ediyoruz. Buna sebep olan TGS'yi protesto ediyoruz. Elinizi AA emekçilerinin üzerinden çekin diyoruz" ifadesini kullandı.
Arslan, bir an evvel de toplu sözleşmeye kavuşmak istediklerinin altını çizerek, medyada da çifte standart uygulandığını hatırlattı. Arslan, şunları kaydetti:
"Öyle zannediyorum, uzun zamandır Cumhuriyet gazetesinde grev devam etmesine rağmen TGS orada hiç sesini çıkarmamaktadır. Cumhuriyet gazetesi çalışanlarının mağduriyetini duymazdan gelmektedir. Hakikaten orada bir sarı sendikacılık örneği ortaya koymaktadır. Bunu da kınıyoruz. AA emekçilerinin üzerinden kirli ellerini çekmelerini istiyoruz. Biz AA'da çalışanların temsilcisi Medya İş olarak yargı sürecinin kısa zamanda sonuçlanıp arkadaşlarımızın toplu sözleşmelerine kavuşması için büyük bir mücadele veriyoruz.
Ama ne yazık ki Basın Bayramı günü hüzünlü ve üzüntülüyüz. Bunun sebebi de sözde sendikacı geçinen emek hırsızlarıdır. Bunları da kınıyoruz. Protesto ediyoruz, eleştiriyoruz."
Medya İşçileri Sendikası Başkanı Eser: "Elini AA çalışanlarının ekmeğinden çek"
Medya İşçileri Sendikası Genel Başkanı Gürsel Eser de sendika olarak 24 Temmuz'a buruk girdiklerini belirterek, "Yaklaşık 10 aydır toplu sözleşmenin önüne engel koyan ve üyelerimizin haklarını gasbeden Türkiye Gazeteciler Sendikasını kınamak için yarın 10.00'da Kızılay GAMA iş merkezi önünde toplanarak TGS Ankara Şubesine yüreyeceğiz ve burada bir basın açıklama yaparak TGS'nin AA çalışanlarına yönelik tutumunu protesto edeceğiz" dedi.
Eser, TGS'nin onurlu bir sendikacılık yapmasını beklediklerini ifade ederek, yaklaşık 600 AA çalışanından 580'inin Medya İş üyesi olduğunu TGS'nin ise sadece 20 üyesi bulunduğunu, bunun için sendikanın toplu iş sözleşmesi yetkisini mahkemeye taşımasına bir anlam veremediklerini dile getirdi.
TGS'nin meydanlara çıkıp basın özgürlüğünden bahsetmesinin inandırıcı bir davranış olmadığını belirten Eser, "TGS'ye elini AA çalışanlarının ekmeğinden çekmesi çağrısı yapıyoruz" diye konuştu.
Eser, tüm dünyada sansürün ve otosansürün olmadığı, düşünce ve ifade özgürlüğünün önündeki tüm engellerin ortadan kalktığı, gazetecilerin sendikal haklarının ve çalışma koşullarının güvence altına alındığı, meslek etiğinin öne çıktığı bir medya istediklerini kaydetti. AA