Başbakan sert bir dille eleştirmişti! BBC muhabirinin Soma'daki röportajı Meclis'e taşındı

CHP'li vekil Özgür Özel soru önergesinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sıkça eleştirdiği BBC muhabirinin Soma'da yaptığı röportajı sonrasında yaşanan gelişmeleri sordu.

Özgür Özel'in soru önergesi şöyle:

"13 Mayıs 2014 tarihinde Soma’da meydana gelen maden faciasının hemen ardından BBC Türkçe Servisi muhabirlerinden Rengin Arslan’ın “AKP işten atma tehdidiyle oy topladı” başlıklı haberi ile ilgili Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı konuşma basına yansımıştır. Recep Tayyip Erdoğan bu konuşmasında; 

"Soma da uluslararası bir medya kuruluşunun muhabiri olan Türk gazetecinin, bakın bunun altını çiziyorum... iki kadını figüran olarak kullandığını, yalan haber yaparak bütün dünyaya servis ettiğini gördük, yaşadık. Aslında bu kadınlar başı açık, ikisinin de başını örtüyor üstü şişhane altı kaval... sırıtıyor, sırıtıyor. Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol, nedir bu hal böyle... Bununla güya bu ülkedeki bizim vatandaşımızı dünyada farklı gösterecek, böyle bir gayretin içine giriyor. Ama devran değişti. O bu tür bir dezenformasyon yapmak suretiyle aleyhe bir kampanya yapmaya çalıştığını zannederken tabi suçüstü yakalanıyor." demiştir. 

Güdümlü medya organları tarafından anında, Recep Tayyip Erdoğan tarafından Rengin Aslan’ın haberinde olduğu iddia edilen SES Manisa Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi bir hemşire ve Eğitim-Sen üyesi bir öğretmenin fotoğrafları basına servis edilerek, Rengin Arslan’ın haberinin uydurma olduğu, söz konusu hemşire ve öğretmene başörtüsü taktırılarak onlarla röportaj yapılıp, sanki AKP'li kadınlar gibi gösterildikleri iddia edilmiştir. Bu bağlamda 60’tan fazla yayın organı ve internet sitesinde “BBC’nin Soma yalanı deşifre oldu” başlığı ile haberler yapılmıştır. Bilinçli olarak yapılan bir kampanya ile konuyla hiçbir ilgisi olmayan iki kadın adeta hedef tahtasına oturtulmuştur. Ayrıca, gerek BBC Türkçe servisinin “haberimizin arkasındayız” açıklaması, yandaş basın tarafından röportaj yapıldığı iddia edilen iki kadının, tüm çaba ve başvurularına rağmen haberler kaldırılmamış ve bu yayınlar sanki gerçekmiş gibi sürdürülmüştür. 

Mağdurlardan Birgül Çongar Salman, bu yalan haberlerle kişilik haklarına, mesleki kimliğine ve Şube Yöneticisi olduğu Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasına yönelik bir saldırı olduğu gerekçesi ile Salihli Sulh Ceza Mahkemesine başvurmuş ve burada erişimin engellenmesi kararı alınmıştır. Ancak bu karar Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına ve ilgili yayın kuruluşlarına tebliğ edildiği halde Mahkeme kararı uygulanmamıştır. Bu nedenle;

1.    Birgül Çongar Salman’ın Salihli Sulh Ceza Mahkemesine yaptığı başvuru üzerine alınan erişimin engellenmesi kararı Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına ve ilgili yayın kuruluşlarına tebliğ edilmiş olmasına rağmen, kararın uygulanmamasındaki gerekçe nedir?

2.    23 Mayıs 2014 tarihli mahkeme kararının uygulanmasında yaşanan gecikmenin sebebi Recep Tayyip Erdoğan’ın 27 Mayıs 2014 tarihli konuşması mıdır? 

3.    Recep Tayyip Erdoğan’ın Rengin Arslan’ın haberinin gerçek olduğuna inanmaması bu kararın uygulanmamasında etken midir? 

4.    Söz konusu mahkeme kararının uygulanması için Recep Tayyip Erdoğan’ın kökünü kazımak istediği Twitter’ın kapatılması örneğinde olduğu gibi, ilgili sitelerin de kapatılması düşünülmekte midir?

5.    Karara uymayan yayın organları ve internet siteleri hakkında herhangi bir cezai işlem uygulanacak mıdır?" (DHA)