Bakan Yıldırım, Türk Telekom'un Digiturk'e talip olmasını nasıl değerlendirdi?
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, PTT Ahlatlıbel Tesisleri'nde gazetecilerle bir araya geldi ve gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Bir gazetecinin, Türk Telekom’un Digitürk’e talip olmasını nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Bakan Yıldırım, Türk Telekom’un faaliyetleri kapsamında çeşitli firmalara yönelik alım-satım işlerine girdiğini, bunun yeni bir şey olmadığını söyledi. Türk Telekom Yönetim Kurulu’nun Digitürk ile de ilgilenmek üzere bağlayıcılığı olmayan bir karar aldığını ifade eden Yıldırım, borsaya açık bir şirket olduğu için bu durumu Kamu Aydınlatma Platformu aracılığıyla duyurmak zorunda olduğunu belirtti.
Türk Telekom Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Yılmaz’ın, şirketin bir kısım hissesini satın almasının sorulması üzerine de Yıldırım, yöneticilerin şirket hissesi almasının da yeni bir uygulama olmadığını ifade ederek, “İki konunun aynı güne rastlaması tesadüftür. Altında bir şey aramanın zorlama olduğunu düşünüyorum. Doğrusu yasal bir engel yoksa arkadaşların hisse almasının mahsuru yok. Kendi şirketine önce kendisi güvenecek ki başkaları da güvensin. Kamuya açık bir şirket olduğu için bir sorun görmüyorum” dedi
"Sosyal medya, sorumsuz medya demek değildir"
Bakan Yıldırım, Gezi Parkı olaylarının ardından Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) yetkililerinin ABD’ye giderek, Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinin Türkiye’de ofis açmalarına yönelik yaptığı görüşmelere ilişkin, sosyal paylaşım sitelerinin, görüşmelerin ardından, sahte hesaplarla ilgili daha hızlı hareket etmeye başladığını kaydetti.
Avrupa Siber Suçlarla Mücedele Sözleşmesi’ne imza attıklarını ve TBMM’ye gönderdiklerini belirten Bakan Yıldırım, sözleşme yürürlüğe girdikten sonra Türkiye’nin 47 ülke ile siber suçlar konusunda işbirliği yapıyor hale geleceğini ifade etti.
Sosyal medyayı kısıtlamaya, yaptırım uygulamaya yönelik hiç bir çalışmalarının olmadığının altını çizen Yıldırım, “Sosyal medya, sorumsuz medya değildir. Bu alanı suç amaçlı kullanmaya başladığınız zaman bunun hesabını veren birileri olması lazım, istediğimiz bunun dışında bir şey değil .O yüzden de çeşitli mekanizmaları, özgürleri kısıtlamamak kaydıyla devreye sokmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
"Hizmet sağlayıcıların bazı endişeleri var"
Hizmet sağlayıcıların bazı endişeleri olduğunu vurgulayan Yıldırım, bu endişeleri dikkate aldıklarını ve giderici tedbirleri devreye soktuklarını kaydetti.
Hizmet sağlayıcıların, Türk hukukuna göre suç teşkil edecek işlemlere karışmaları halinde hapis cezası öngörüldüğünü, hizmet sağlayıcıların bunu adil bulmadıklarını anlatan Yıldırım, “Hapis cezasından ziyade para cezasına dönüştürülebilir, bu yönde bir çalışma var. Amacımız veri merkezlerinin, internet değişim noktalarının Türkiye’de kurulmasını sağlamak, bunu sağladığımız zaman bu tür konular kendiliğinden çözülmüş olacak” dedi. AA