Bakan Soylu’dan çarpıcı açıklama: İlk kez Batı liderlerini ne yapacaklarını bilmeyecek şekilde yakaladık

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bir dizi ziyaret için Mardin’e geldi. Esnaf ziyaretinin ardından AK Parti ilçe teşkilatında partililerle bir araya geldi. Burada konuşan Bakan Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yarın yapacağı Mardin ziyaretinin çok önemli olduğunu ifade ederek, “Elbette daha önce birçok gelişleri oldu ama bu gelişi farklıdır. Sebebi de şudur; Mardin’den Diyarbakır’a, Van’dan Şanlıurfa’ya, Bitlis’ten, Hakkari’ye kadar, Doğu ve Güneydoğu, uzun yıllar boyunca yoksulluğa ve ötekileşmeye mahkum bırakıldı, sanki bu kadermiş gibi. Herkes elinden geleni yapmaya çalışmıştır. Yıllar önce herkesin yapmaya çalıştığının tecrübesini kıymetli Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, şöyle bir imbikten süzülür gibi aldı, ‘ben ülkemin insanı için ne yapabilirim, bu yoksulluktan ve ötekileştirmekten nasıl kurtarabilirim, nasıl daha zengin hale getirebilirim, nasıl herkesin kendini daha iyi ifade edebilir bir hale getirebilirim’ diye adımlarını attı. Sadece adım atmadı, risk aldı. Bu ülkede insanları sadece etnik kökeninden dolayı farklı bir tarafa itmek, Arap, Kürt, Türk ve herkesi böyle bir noktada değerlendirmenin bu ülkeye nasıl kaybettirdiğini ve bu ülkeyi çekip buradan çıkarmak lazım geldiğini, bunun için büyük bir oyunu da bozmak lazım geldiğini değerlendirdi” diye konuştu.

‘RECEP TAYYİP ERDOĞAN, BÜYÜK BİR DEVRİM GERÇEKLEŞTİRDİ’

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, herkesin kendini ifade edebileceği bir Türkiye için devrim gerçekleştirdiğini belirten Soylu, “Mardin’imizin de, Kızıltepe’mizin de çocukları var. Biraz önce, burada çocuklarımızın gençlerimizin ders çalıştığı bir yer var. Bu Van’da da, Diyarbakır’da da, Cizre’de de, Derik’te de var. Türkiye’yi bir kaostan ve karmaşadan çekip alıp, çocuklarımızın geleceğinin oluştuğu bir Türkiye’ye döndürmek kolay bir iş değildir. Çünkü bu coğrafya, kolay bir coğrafya değildir. Beni bağışlayın, açık konuşmayı severim. Bundan çok uzun bir zaman dilimi öncesi değil. 47 plakalarla İstanbul’a, İzmir’e, Ankara’ya gitmek yerine, 06 plaka alıp, 34 plaka alıp, 35 plaka alıp, daha doğrusu kendini gizleyip gitmek durumunda olan, burada 47 plakadan daha çok 34, 06 plaka, 35 plaka araçların olduğu günler uzak değildi. Şimdi öyle değil. Şimdi herkesin kendisini ifade edebileceği, ‘Ben Müslümanım’ diyebileceği, kendini rahat bir şekilde ifade edebileceği, ‘Ben dindarım’ diye rahat bir şekilde ifade edebileceği, ‘Ben Kürdüm, Arabım, Aleviyim’ diyebileceği günleri Tayyip Erdoğan bir büyük devrimle gerçekleştirdi ve getirdi bu ülkeye” ifadelerini kullandı.

‘BU KIŞ SOĞUKTAN NE YAPAĞINIZI BİLMİYORSUNUZ’

Türkiye için eski günlerin geride kaldığını ifade eden Bakan Soylu, “Elbette risklerimiz var. Etrafımızdaki coğrafyada da var. Hemen ötede Suriye’de risklerimiz var. Çünkü bu coğrafyayı bu hale getiren biz değiliz. Bu coğrafyayı bu hale getirenler, ‘Irak’a demokrasi getireceğiz’ dediler, Irak’ı karıştırdılar. ‘Afganistan’a barış getireceğiz’ dediler, Afganistan’ı karıştırdılar. Yemen’den Libya’ya kadar etrafımızdaki coğrafyada ne kadar ayakta durmak isteyen millet varsa hepsini karıştırdılar. Bir kardeşiniz olarak söylüyorum; ilk kez Dünyayı böyle yakaladık. Nereye gideceğini bilmeyen, yönsüz ve vizyonsuz bir şekilde yakaladık. İlk kez Batı liderlerini ne yapacaklarını bilmeyecek bir şekilde yakaladık. Bize hava atıyorlardı. ‘Biz 50-100 yıllık planlar yaparız, biz şöyleyiz, biz böyleyiz’ diye, şimdi bu kışın soğuktan ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Rusya ile Ukrayna savaşı başladı, gıda krizine düştüler. Tayyip Erdoğan olmasaydı, kurtulabilecekler miydi? Hayır. O beğenmedikleri, sabahtan akşama kadar laf yetiştirdikleri, dudak büktükleri Tayyip Erdoğan, dünyayı gıda krizinden kurtarıyor. Şimdi de başka bir krizden kurtarmak için çaba sarf ediyor. O da enerji krizi. Almanya’da, İngiltere’de, Avrupa’da titriyorlar. Hani 50 yıllık, 100 yıllık planlar yapıyordunuz? Önümüzdeki kışın nasıl ısınacağınızın planını gerçekleştiremediniz. Bunları ilk kez böyle yakaladık. İlk kez ne yapacaklarını bilmeyecek bir şekilde yakaladık. Bu bir fırsattır. İlk kez dünyayı tanıyan, avucunun içi gibi bilen bir liderle beraber yakaladık. İlk kez etrafımızdaki coğrafyadaki bu kaosu, kargaşayı bitirmek için kendini, bütün bilgisini, bütün tecrübesini ortaya koyan bir liderle beraber yakaladık. Daha yapacağımız çok iş var. Eskiden 3 ay önümüzü göremezdik. Gençken hatırlarım, Türkiye Sanayici İş Adamları derneği vardı. Türkiye’yi yönetmek için laflar söyler, derlerdi ki, ‘Türkiye yönetilemiyor, 3 ay önümüzü göremiyoruz’ derlerdi. Şimdi 2023’ü, 2053’ü, 2071’i planlayan Türkiye, 100 yılımızı planlıyor” şeklinde konuştu. 

‘GEÇMİŞİMİZDEN DAHA ÇOK ÇALIŞMAYA İHTİYACIMIZ VAR’

Mardin’in, kardeşliğin, huzurun, beraberliğin, birçok insanın bir arada nasıl yaşayabileceğinin bütün dünyaya en iyi kanıtı olduğunu kaydeden Bakan Soylu, şunları söyledi:

“Eğer bu Avrupa, Amerika Mardin’i tanımış olsaydı, Ege Denizi’nde de Akdeniz’de de bir tane çocuk hayatını kaybetmezdi, boğulmazdı, onların haksızlıklarıyla karşı karşıya kalmazdı. Biz büyük bir medeniyetin çocuklarıyız. Yapacağımız çok iş var. Bizim çocuklarımız, gelecekleriyle dünyayı aydınlatırlar. İnşallah yarın Türkiye’de, 20’nci yüzyılın altyapısını tamamlayan, 21’nci yüzyılın altyapısını da tamamlayan, gelecek nesillerimizi ayakları üzerinde güçlü bir Türkiye’ye ulaştıran Recep Tayyip Erdoğan’ı, Sayın Cumhurbaşkanımızı karşılayacağız. Birçok sıkıntı ile karşı karşıya kaldı O da siz de. Hiç sizden vazgeçmedi. Ne söylemişlerse söylesinler vazgeçmedi. Doğu ve Güneydoğu’da yoksulluk vardı. Bugün havalimanları var, hastaneler var, 81 ilde olduğu gibi üniversiteler var, yollar var. Bugün organize sanayi sitelerinde boş yer yok, talep var. Yarın çok daha iyi olacak. Büyük fabrikalar var, tarım arazilerimiz sulanıyor, daha fazla sulanacak. Türkiye büyüyor, Mardin büyüyor ve ekmeğini büyütüyor. Daha iyisi olacağız, hep birlikte çalışarak ve gayret göstererek. Bunu dünyanın bütün baskısına rağmen geri adım atmayan, sağlamaya çalışan ve gayret gösteren, ‘Ben bir tek Allah’ın ve milletin önünde eğilirim’ diyen kıymetli Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı yarın Mardin’de inşallah güçlü bir şekilde karşılayalım. Hep beraber, birliğimizi ve beraberliğimizi gösterelim. Mardin’in nasıl bir kardeşlik şehri olduğunu gösterelim. Ne zaman bunun faydasını göreceğiz biliyor musunuz? 3 milyon gelen turist sayısını 6 milyona çıkarınca faydasını göreceğiz. Eskiden ‘Ya Mardin güzel bir şehirmiş ama biz gidemiyoruz, göremiyoruz’ diyenler vardı. Şimdi görenler de öyle bir hayranlık duyuyorlar ki, öyle bir şekilde etraflarında anlatıyorlar ki, Mardin 100 yıl önce de güzeldi, bin yıl önce de güzeldi, bin yıl sonra da güzel olacak.”

'DAHA YENİ BAŞLIYORUZ'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kızıltepe’deki programının ardından Derik ilçesine geçti. Bakan Soylu, partililere hitaben yaptığı konuşmada, Mardin’in zenginlikler şehri olduğunu belirterek, "İnsanı ve medeniyeti açısından zenginlikler şehridir. Biz zenginliğimizin, insanımızın kıymetini bilelim. Batman’da çıktı dağıtımı başlayacak. Gabar Dağı’nda bugün daha yeni açıldı. 5 kuyuda 12,5 milyar dolarlık petrol bulundu. Bu daha başlangıç. Doğu Akdeniz’de bizim burnumuzu sokmazlardı. Bugün Yunanistan ‘ben hak sahibiyim’ diyor. Amerika ve Avrupa ‘ben hak sahibiyim’ diyor. Biz eskiden buralarda cesaret edip, biz de ‘hak sahibiyiz’ diyemezdik. Şimdi Türkiye ayaklarının üzerinde duruyor. Biz de bal gibi ‘hak sahibiyiz’ diyoruz. Dünyada gıda krizi oldu Tayip Erdoğan çözdü. İtibar olmasaydı çözemezdi. Türkiye otur aşağıya sen hiçbir şeyi beceremezsin bir şey gerçekleştiremezsin denilen bir Türkiye değil. Kendi arabasını yapan bir Türkiye var. Daha yeni başlıyoruz bu birinci markamız. Daha çok arabalar yapacağız. Çatlasınlar da patlasınlar. Yarın Tayyip Erdoğan Mardin’e geliyor. Hep birlikte onunla beraber olmamız gerekiyor. Ne dedilerse dediler, onu yolundan vazgeçiremediler. Ben ‘sadece milletin önünde ve Allah’ın önünde eğilirim’ dedi. İnancıyla, değerleriyle, bu millete olan sadakatiyle beraber, yolculuğuna devam etti. Bizim şimdi hep birlikte Mardin’de onunla buluşmamız ve bütün dünyaya bir şey söylememiz lazım. Bu adam, siz ona diz çöktürmeye çalıştınız, çökmedi. Çelme takmaya çalıştınız, düşmedi. Çünkü hem dualarımızla hem de gücümüzle onunla beraberiz dememiz lazım" dedi.