Babacan’dan AK Parti dönemine ilişkin çarpıcı itiraflar! 'Bakanlar boş kağıtlara imza atıyordu'
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, TELE 1'de katıldığı programda çarpıcı açıklamalarda bulundu.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, AK Parti dönemine ilişkin çarpıcı itiraflarda bulundu. "2017’de acaba kendi kendime aldığım sessizlik kararımı bozsaydım belki de iyi olurdu diye düşünüyorum” diyen Babacan, "Biz ‘bu vaatlerin hiçbirisi olmayacak’ diyorduk. Soranlara söylüyorduk. Kamuoyu önünde, kürsü konuşmalarıyla duyursaydık belki de referandumun sonucu değişebilirdi” ifadelerini kullandı. Babacan, "Referandumda ‘hayır’ da çıksaydı Türkiye şu anda fiilen aynı yönetilecekti. Benim hükümetten ayrıldığım dönemde bakanlar kurulu kararları çıkarılıyordu. Boş kağıtları bakanlar imzalıyor, en son üstü dolduruluyordu" dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, TELE 1'de katıldığı programda çarpıcı açıklamalarda bulundu.
'SESSİZLİK KARARIMI BOZSAM İYİ OLURDU'
Geçmişe yönelik özeleştiri yapan Babacan, “2017 referandumunda ben o dönemde 2015 Ağustos'unda bakanlıktan ayrıldığımda konuşmama kararı almıştım. Hiçbir konuda açıklama yapmama kararı. 2015 Ağustos'tan DEVA Partisi'nin kuruluşuna kadar açıklamamı görmezseniz. Bir prensip kararı almıştım. 2017'de acaba kendi kendime aldığım sessizlik kararımı bozsaydım belki de iyi olurdu diye düşünüyorum” itirafında bulundu.
'BU VAATLERİN HİÇBİRİSİ OLMAYAKCAK, DİYORDUK'
AK Parti dönemine yönelik itiraflarına devam eden Babacan, “Sadece ben değil, benim gibi düşünen çok insan vardı AK Parti içerisinde. Sözüne itibar edilen insanlardı. Biz ‘bu vaatlerin hiçbirisi olmayacak' diyorduk. Soranlara söylüyorduk. Kamuoyu önünde, kürsü konuşmalarıyla duyursaydık belki de referandumun sonucu değişebilirdi” dedi.
'BAKANLAR BOŞ KAĞITLARA İMZA ATIYORDU'
“Referandumda ‘hayır' da çıksaydı Türkiye şu anda fiilen aynı yönetilecekti” diyen Babacan, “Benim hükümetten ayrıldığım dönemde bakanlar kurulu kararları çıkarılıyordu. Boş kağıtları bakanlar imzalıyor, en son üstü dolduruluyordu. Sayın Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanıyordu. Bütün bu KHK'lar öyle. Bunları özel sohbetlerde o dönemin bakanlarına sormanız lazım. Bunu kimse çıkıp itiraf etmez” şeklinde konuştu.
'PARTİMİZE KATILANLARIN YÜZDE 30'Ü AK PARTİLİ'
Yapılan 2 anket sonucunda partisine katılmak isteyenlerin profiline değinen Babacan, “Yaklaşık bu vatandaşlarımızın yüzde 30'u daha önce AK Parti'ye oy vermiş insanlar. Yüzde 20'si CHP'ye oy vermiş insanlar. Yüzde 10 daha önce HDP'ye, yüzde 10'u MHP'ye, yüzde 10'u İYİ Parti'ye oy vermiş insanlar. Bu ankete birinci turda 18 bin kişi oy verdi. Biz kendimize merkez ifadesini kullanmıyoruz” diye konuştu.
ANAYASA’NIN İLK 4 MADDESİ
Anayasa'nın 4 maddesiyle ilgili konuşan ve ‘Laiklikle ilgili partinizin tutumunu nedir?' sorusunu yanıtlayan Babacan, şöyle sürdürdü:
"Bizim parti programımızın ilkeleri, esaslarıyla anayasamızın ilk 4 maddesi arasında hiçbir tutarsızlık yok. Tam uyumludur. Bizim gündemimizde mevcut anayasayı değiştirerek parlamenter sisteme geçiş vardır.
Yeni anayasa parti programımızda nihai bir hedef olarak yer alsa da şu anda birkaç yıl için hedefimiz bir an önce parlamenter sisteme geçmeyi sağlamaktır.
Günü geldiğinde yeni bir anayasa kuşkusuz çalışılır. Bizim partimizin laiklik anlayışı özgürlükçü bir laiklik. Vatandaşlarımızın kendi inançlarını, temel bir insan hakkı olarak yaşayabilmeleri.
İnanç hürriyeti, inandığı gibi yaşama hürriyeti, ibadet hürriyeti ve inançları doğrultusunda örgütlenme hürriyeti. Bizim anlayışımız özgürlükçü bir laiklik anlayışı. Devletin, bütün vatandaşlara eşit yakınlıkta olması.
Bizim duruşumuz çok açık. Toplumumuzun talebi ‘kendi hayat tarzım neyse onu yaşayayım, devlet beni şekillendirmeye çalışmasın, devlet kendi bakış açısını beni hayat tarzıma empoze etmesin' diyor."
'AĞIZLARIYLA KUŞ TUTSALAR…'
İktidarın ekonomi politikalarını eleştiren Babacan, “Ağızlarıyla kuş tutsalar bu faizleri düşüremeyecekler, ağızlarıyla kuş tutsalar bu enflasyonu düşüremeyecekler. Asla olmayacak, mümkün olmayacak. Bunları yapamayacaklar. Bunları yapabilmeleri için öncelikle hukuka ve adalete bağlı iş yapmaları lazım. Yargıyı bağımsız ve tarafsız çalıştırmaları lazım. Bunları yapmazlar, yapamazlar. Öyle bir nosyon yok. Biz bunları çok iyi bildiğimiz için DEVA Partisi'ni kurduk” ifadelerini kullandı.