Avrupalı gazetecilerden 'paralel devlet' soruları!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Brüksel'de düzenlediği basın toplantısında Avrupalı gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ve Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ile Brüksel'de ortak basın toplantısı düzenledi.
Düzenlenen basın toplantısında Avrupalı gazeteciler ağırlıklı olarak, Türkiye'de 17 Aralık'ta başlayan yolsuzluk soruşturması, görevden alınan savcılar ve HSYK düzenlemesiye birlikte ortaya çıkan yargı tartışmalarını sordu.
"PARALEL DEVLET İDDİLARININ BELGELERİ VAR MI?"
Gazeteci Sertaç Aktan'ın Avrupa Komisyonu Başkanı Barroso ve Avrupa Konseyi Başkanı Rompuy'a, "Başbakan Erdoğan, Türkiye'deki paralel devlet iddialarını belgeleriyle anlatacağı yönünde bir beyanı olmuştu. Size bu konuda bir belge sunumu oldu mu? Siz Türkiye'de tartışılan yargı krizi ile ilgili ikna oldunuz mu?" sorusuna liderler şöyle yanıt verdi:
"Biz burada siyasi bir analiz yapacak değiliz. Türkiye'nin iç meselesidir. Biz Sayın Erdoğan'a yargı düzenlemeleri ile ilgili kaygılarımızı ilettik. Yapılacak yargı düzenlemelerini incelemeye devam edeceğiz."
İngiliz The Guardian muhabirinin "Soruşturmaları tahkikat bakanlığı, güçler ayrılığı ilkesine aykırı değil mi" sorusuna Başbakan Erdoğan, "Tahkikat bakanlığı gibi bir durum söz konusu değil. İletişimdeki sıkıntı dezenformasyonun kaynağı oluyor. Bahsettiğiniz gibi bir konu yoktur" dedi.
"BU SORULARDAN BIKTIK"
Başbakan Erdoğan'a yöneltilen "Suriye ile ilgili olarak yayınlanan 55 bin fotoğraf Cenevre 2'yi gölgeler mi? HSYK düzenlemeleri ile ilgili AB’nin kaygılarını giderebildiniz mi?" sorusuna Erdoğan şöyle yanıt verdi:
"Bu fotoğrafların Cenevre 2 toplantısını beklentilerimiz istikametinde etkilemesi gerekir diye umuyorum. Bu fotoğrafları görüp de sessiz kalmak bizim sorumlular olarak görevimizi yerine getirmediğimiz anlamına gelir. Burada hala adım atılmayacaksa ne zaman adım atılır? Artık atılması gereken adımları bize sormamaları gerekir. Beşar giderse kim gelir sorularından bıktık. Suriye de bugüne kadar çok partili dönem yaşanmamıştır. Şimdi çok partili döneme geçilmesi halkın kimi isterse onu getirmesi gerekir. Herhalde bundan daha kötüsü olamaz. 150 bin insanın öldüğü Suriye’de halk kimi isterse o gelmelidir."
© MEDYATAVA