Anayasa Mahkemesi 28 Şubat davasında müebbet hapis cezası alan emekli generallerin başvurusunu reddetti
28 Şubat davasında hüküm giyen ve cezaevine giren 14 emekli generalin Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı tedbir başvurusuna olumsuz yanıt geldi. Anayasa Mahkemesi, emekli generallerin başvurusunu reddetti.
Deutsche Welle Türkçe'den Alican Uludağ'ın ahberine göre; 28 Şubat davasında hüküm giyen ve cezaevine giren 14 emekli generalin Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı tedbir başvurusuna olumsuz yanıt geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın atadığı İrfan Fidan ve Recai Akyel'den oluşan iki üyeli komisyon, "yaşamlarına yönelik ciddi tehlike yok" gerekçesiyle infaz durdurma talebini reddetti. Avukatlar bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçe vererek, sağlık gerekçesiyle infazın ertelenmesini talep etti. Buna ilişkin Adli Tıp süreci başladı. Öte yandan gözler Cumhurbaşkanı'nın af yetkisini kullanıp kullanmayacağına çevrildi. Emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz, "Ben avukat olarak, müvekkilimin özgürlüğüne kavuşması taraftarıyım. Bu konudaki takdir yetkisi Sayın Cumhurbaşkanı'nındır" dedi.
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 28 Şubat davasında 14 sanık hakkında "darbeye teşebbüs" suçundan verdiği müebbet hapis cezasının Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından onanması üzerine infaz süreci başlamıştı. Yaşları 73 ile 89 arasında değişen 14 emekli general, 19 Ağustos'ta cezaevine konulmuştu. Avukatlar ise müvekkillerinin yaş ve sağlık durumlarını gerekçe göstererek Anayasa Mahkemesi'ne bulunmuştu. Başvuruda infazın durdurulması için tedbir kararı verilmesi istenmişti.
ERDOĞAN'IN ATADIĞI ÜYELER REDDETTİ
Başvuru, Anayasa Mahkemesi'nde bireysel başvuruların ön değerlendirmesini yapan İkinci Bölüm'ün 3. Komisyonu'na gönderildi. AYM'ye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın atadığı Recai Akyel ve İrfan Fidan'dan oluşan iki üyeli bu komisyon, başvurunun reddine karar vererek, dosyayı bir üst bölüme göndermedi. Kararda, 81 yaşında olan, koroner arter bypass ameliyatı geçiren, Tip2 tip diyabet ile arteryel hipertansiyon hastası olan Çetin Doğan'ın yaşamına ya da maddi veya manevi bütünlüğüne yönelik ciddi bir tehlikenin bulunmadığı savunuldu.
TAHLİYE İÇİN 2 YOL
Pazartesi günü avukatlara tebliğ edilen AYM'nin bu kararının ardından cezaevindeki hükümlü askerlerin tahliyesinin önünde iki yol kaldı. Savcılık, geçici süreyle infaz erteleme kararı verebilir. Cumhurbaşkanı ise anayasadan kaynaklanan af yetkisini kullanabilir.
ERTELEME BAŞVURUSU
Avukatlar, bu amaçla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak, sağlık ve yaş gerekçesiyle infaz erteleme talebinde bulundu. Cezaevindeki askerlerin sağlık durumunun iyi olmadığını belirten Çetin Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz, "Benim müvekkilimden edindiğim bilgiye göre, özellikle Çevik Bir'in durumu kritik. Kendisi Alzheimer hastası ve birçok şeyi hatırlamıyor. Kendi hayatını tek başına idame ettirecek durumda değil. Aynı şekilde müvekkilim Çetin Bey de aslında kendi hayatını tek başına idame ettirecek konumda değil. Ayakkabısını tek başına bağlayamıyor. Bu şartlar içinde Çevik Bey'e destek olmaya çalışıyor" dedi.
ADLİ TIP SÜRECİ
İnfaz Savcılığı, bunun üzerine cezaevindeki generallerin Adli Tıp sürecini başlattı. Emekli Orgeneraller Çevik Bir ve Çetin Doğan, bu kapsamda dün İzmir Adli Tıp Kurumu'na sevk edildi. Diğer hükümlü askerlerin de bulundukları illerdeki Adlı Tıp Kurumu'na sevk edildiği öğrenildi. Adli Tıp Kurumu'nun hükümlülerin sağlık durumlarına ilişkin cezaevinde kalıp kalamayacakları yönünde hazırlayacağı rapora göre savcılık infaz erteleme talebini karara bağlayacak.
Şu anda işleyen tek sürecin Adli Tıp Kurumu'nda devam eden infazın ertelenmesi müessesi olduğunu belirten Ersöz, "Eğer olur da yapılan muayeneler sonucunda infazın ertelenmesi yönünde bir rapor çıkarsa, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bu konuda infazın ertelenmesi kararı verecektir" diye konuştu. Avukat Ersöz, bu süreçte alınan yoğun güvenlik önlemlerini şöyle eleştirdi:
"Dün İzmir'de Adli Tıp Kurumu'na sevk işlemi sırasında olağanüstü güvenlik önlemi vardı. Öyle ki bütün hastanenin etrafı, bahçesi güvenlik güçleri ile doluydu. Olağanüstü güvenlik önlemleri alınmıştı. Çevik Bir'in avukatı, Çevik Bir'in yanına dahi yaklaşamamış. Bunun da çok sağlıklı bir durum olmadığı, 80 yaşın üzerindeki kişilerle ilgili olarak böylesine olağanüstü ve sıra dışı güvenlik önlemlerinin alınmasının garip olduğunu ifade etmek gerekiyor."
SANIKLAR CUMHURBAŞKANINDAN AF İSTİYOR MU?
Öte yandan Adli Tıp Kurumu'nun "hükümlünün cezaevinde kalmasının kalıcı olarak vücut bütünlüğüne ve ruhsal bütünlüğüne hayati derecede etkili olacağı" yönünde rapor vermesi durumunda ise Cumhurbaşkanı'nın af yetkisi gündeme gelecek. Adalet Bakanlığı, bu raporu gereği için Cumhurbaşkanlığı'na gönderebilir. Peki, 28 Şubat davası avukatları, Cumhurbaşkanı'nın af yetkisini kullanmasına nasıl bakıyor?
Avukat Hüseyin Ersöz, DW Türkçe'nin buna ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi:
"Ben tabii bir avukat olarak olaya bakabilirim, hukuki değerlendirmede bulunabilirim. Benim için en üstün yarar müvekkilimin yararıdır ve menfaatidir. 81 yaşındaki bir kişinin ciddi sağlık problemleri varken, cezaevinde bir gün fazladan kalması demek, kötü muamele yasağının ihlalidir. Bu sebeple müvekkilimin özgürlüğüne kavuşması taraftarıyım. Bu konudaki takdir yetkisi Sayın Cumhurbaşkanı'nındır. Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda olumlu bir takdir yetkisi kullanıp özel af yetkisini kullanabilir veya olumsuz düşünebilir."
'ERDOĞAN'IN OĞLU VE KIZI DAVANIN MÜŞTEKİSİ'
Ancak avukat Ersöz, 28 Şubat davasının müştekileri arasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan'ın da yer aldığına dikkat çekerek, "Yani bir tarafta bu sanıklarla ilgili özel af yetkisini kullanacak olan Cumhurbaşkanı, diğer yanda bu davanın katılan sıfatı olan kızı ve oğlu var. Sayın Cumhurbaşkanı nasıl bir takdir yetkisi kullanır, özellikle Cumhurbaşkanlığı tarafsızlığı ciddi bir tartışma konusuyken, doğrusu en az benim kadar kamuoyu merak ediyorum" ifadesini kullandı.
Anayasanın 104. Maddesine göre Cumhurbaşkanı'nın, "sürekli hastalık, sakatlık ve kocama" sebebiyle mahkumların cezalarını kaldırma yetkisi bulunuyor. Erdoğan, son olarak Sivas Katliamı davasında hüküm giyen ve uzun yıllardır cezaevinde olan Ahmet Turan Kılıç'ı affetmişti.