Ameliyatsız mide küçültme yöntemleri nelerdir? Herhangi bir zararı var mıdır?
Günümüzde en önemli sağlık problemlerinden biri olan obeziteden kurtulmanın bir çok farklı yolu bulunmakta. Özellikle en çok tercih edilen mide küçültme ameliyatlarının yanı sıra bir çok ameliyatsız müdahalelerde gerçekleştiriliyor. Peki bu müdahaleler nelerdir? Zararları var mıdır? İşte detaylar...
Obezitenin günümüzde en önemli sağlık problemlerinden olduğunu anlatan Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Yaşar Çolak, “Ameliyatsız mide küçültme olarak da bilinen endoskopik yöntemle beklenen yüzde 30’luk bir kilo kaybı” dedi.
Obezite, kilo ve boy ile yapılan vücut kitle endeksinin 25’in üzeri olması kilolu, 30 ve üzeri olmasının obez olarak değerlendirildiğini anlatan Prof. Dr. Yaşar Çolak, ameliyatsız mide küçültme ameliyatı olarak bilinen endoskopik yöntem hakkında önemli bilgiler verdi. Prof. Dr. Yaşar Çolak, “Obezitede öncelik, yaşam tarzı değişiklikleri. Bunların başında diyet ve fiziksel aktivitenin artırılması gelmekte. Ancak 6 aylık profesyonel bir desteğe rağmen yeterli kilo kaybının sağlanamaması durumunda alternatif tedaviler gündeme gelmekte. Bunları endoskopik ve cerrahi yöntemler olarak ikiye ayırabiliriz” diye konuştu.
“BİR KAMERA YARDIMI İLE MİDEYE GİRİLİYOR”
Endoskopik yöntemler mide botoksu, mide balonu ve endoskopik mide küçültme işlemi olarak özetleneceğini belirten Prof. Dr. Yaşar Çolak, şunları söyledi:
“Cerrahi yöntemler muz mide ameliyatı olarak da isimlendirilen sleeve gastrektomi ve mide by pass ameliyatı olarak özetlenebilir. Son yıllarda dünyada bazı merkezlerde yapılmaya başlanan endoskopik yöntemle, yani ağızdan bir kamera yardımı ile mideye girilmek suretiyle yapılan bir işlemdir. Bir cerrahi değildir ve işlem sırasında karında herhangi bir kesi veya ameliyat izi olmaksızın baştan sonra endoskopik yöntemle yapılan bir işlemdir. Hasta anestezi altında uyutulurken, endoskopik özellikli cihazlar yardımı ile midenin içerisinden dikilerek mideyi küçültmeye ve mide hacmini azaltmaya yarayan bir yöntemdir.”
“120 KİLOLUK BİR İNSANDA YAKLAŞIK 35 KİLOLUK BİR KAYIP”
Prof. Dr. Yaşar Çolak, “İşlem sonrası hasta aynı gün taburcu olabilmekte veya işleme bağlı olarak bir gece hastanede kontrol amacı tutulabilmektedir. Ertesi gün hastamız taburcu olmakta ve günlük hayatına dönebilmektedir. İşlemden beklenen yaklaşık yüzde 30’luk bir kilo kaybıdır. Örneğin, 120 kiloluk bir insanda yaklaşık 35 kiloluk bir kayıpla 85 kiloya indirebilen bir yöntemdir. Bu yöntem, 18 yaş üstü, vücut kitle endeksi 30 ve üzeri olanlar, 6 aylık diyet ve egzersize rağmen ideal kiloya ulaşamayan kişilerde uygulanabilen bir yöntemdir” değerlendirmesinde bulundu.
Prof. Dr. Yaşar Çolak, “İşlem tamamen endoskopik bir yöntem olduğundan karında bir kesi olmayacak, aynı şekilde mide kesilip çıkartılmayacağı için de ameliyata bağlı dikiş yerinden karın içine kaçak gibi ameliyatın istenmeyen risklerinin olmadığı bir yöntemdir. Ayrıca ameliyattan farklı olarak hastalar hızla taburcu olabilmekte ve hızla gündelik işlerini yapar hale gelebilmektedirler. Bu işlem güvenli bir yöntem olarak kabul edilmekte olup işlem sonrası birkaç gün mide ağrısı, yanma ve bulantı gibi şikâyetlere yol açabilmektedir. Bu şikâyetler bazı ilaç ve önerilerle yönetilebilmektedir. Yöntem, ameliyat olmadığı için ameliyatta karşılaşabilecek kanama, mide kaçağı gibi riskleri de barındırmamaktadır” ifadelerini kullandı.
YAKLAŞIK 2 HAFTA YUMUŞAK GIDALAR İLE BESLENMELİSİNİZ
Prof. Dr. Yaşar Çolak işlemden 8 saat sonra su içimine başlanabileceğini, ertesi gün yarı katı yumuşak gıdalara geçilebileceğini ve yaklaşık 2 hafta bu tarz yumuşak gıdalarla beslendikten sonra katı gıdalara geçilmesini önerdi. (DHA)