Altın Portakal'da geri sayım sürüyor! Uluslararası yarışma, dünyanın sinema ustalarına emanet

Antalya Film Festivali'nde uluslararası yarışma jürisi açıklandı...

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 53. Uluslararası Antalya Film Festivali, Uluslararası Uzun Metrajlı Film yarışma filmleri, usta isimlere emanet. Sinema sektörünün dünya çapında saygın profesyonelleri, 16-23 Ekim tarihleri arasında festivalin Uluslararası Jürisi’nde bir araya gelecek.



Jüriye “İngiliz sinemasının Orson Welles”i olarak anılan, “Ateş Arabaları” filmiyle tanınan yönetmen Oscar sahibi Hugh Hudson başkanlık edecek. Jüride görev alan diğer iki yazar-yönetmenden biri, Filistin sinemasının uluslararası platformlardaki ateşli temsilcisi Najwa Najjar, diğeri “Bakire ve Hamile / Quinceañera” ve “Unutma Beni / Still Alice” filmleriyle tanıdığımız Amerikan bağımsız sinemasının önde gelen isimlerinden Wash Westmoreland. Ridley Scott’ın “Blade Runner” filminden “Buffy the Vampire Slayer” dizisine dek birçok kült filmle ikon haline gelen Rutger Hauer, “Seks Yalanları”, “Bugün Aslında Dündü”, “Yeşil Kart”, “Sosyeteden İnsan Manzaraları” misali unutulmaz filmlerin yıldızı Andie Macdowell, Fatih Akın’ın “Yaşamın Kıyısında” filmiyle yıldızı parlayan, Kutluğ Ataman’ın “Kuzu”su ile 52. UAFF’de En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Altın Portakal kazanan Nursel Köse 53. UAFF jürisinin oyuncu üyeleri.



Kısa zamanda uluslararası alanda haklı bir prestij elde eden ve bölgenin en önemli etkinliklerinden biri haline gelen Uluslararası Saraybosna Film Festivali’nin kurucusu ve direktörü, “Bir Zamanlar Anadolu’da” dahil birçok ödüllü filmin ortak yapımcısı Mirsad Purivatra 53. UAFF jürisini tamamlıyor.



Uluslararası Uzun Metraj Jürisi; En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo, En İyi Müzik, En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Erkek Oyuncu kategorilerindeki Altın Portakal ödüllerini belirleyecek. En İyi Film’e 50 bin Euro tutarında para ödülü de verilecek.



Hugh Hudson, Yönetmen - Senarist, İngiltere



Kariyerine kurguculuk ve belgesel yapımcılığıyla başlayan Hudson, reklamcı olarak elde ettiği başarıyla ünlü yapımcı David Puttnam’ın dikkatini çekti. Bu sayede yönettiği En İyi Film ve En İyi Senarist dahil dört dalda Oscar kazanan “Ateş Arabaları / Chariots of Fire” (1981) filmiyle parlak bir başarı elde etti. Kariyerini bu başarının üstüne yatmadan her daim tartışmalar uyandıran yapımlara imza atarak devam ettirdi. Konusunu gerçek bir hikayeden alan ve bir İrlandalı ile bir Yahudi atletin Olimpiyat oyunlarında başarı kazanma azmini anlatan “Ateş Arabaları”ndan itibaren hep insanlar arası eşitliği ve sınıflar arası dayanışmayı konu alan cüretkar filmleriyle kimi zaman yüksek dozda eleştirilse de başarıları, eleştirileri bertaraf etmeye yetti. Aynı bakış açısıyla çektiği “Tarzan – Asil ve Vahşi / Greystoke: The Legend of Tarzan, Lord of The Apes” (1984) ile 18. yüzyılda İngilizlere karşı savaşan Amerikan kolonilerini anlattığı ve başrollerde Al Pacino ile Nastassja Kinski’nin olduğu “Devrim / Revolution” (1985) filmleri de bu örneklerden. Bir ruh hastalıkları kliniğinde geçen, Donald Sutherland’in performansıyla övgü topladığı, 1989 yapımı “Lost Angels” Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye için yarıştı. Kim Basinger ve Vincent Perez’i kara kıtada buluşturan “Rüyamdaki Afrika / I Dreamed of Africa” (2000) Cannes Film Festivali kapanış filmi oldu. 1999 yapımı, Colin Firth, Malcolm McDowell ve Irene Jacob’un rol aldığı muhteşem kadrolu “Benim Hayatım / My Life So Far”da savaş ertesi dönemde bir aile portresini çizdi.



Hugh Hudson, British Film Institute - BFI’da yer alan biyografisinde “İngiliz sinemasının Orson Welles’i” olarak anılan Hudson, 2001’de Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde jüri başkanlığı yaptı. Bu yıl da sinemanın gündemine İspanya’nın kuzeyindeki 35.000 yıllık mağara resimlerini konu alan yeni filmi “Altamira” ile düştü. Antonio Banderas’ın 1879 yılında bu mağaraları keşfetme tutkusuyla maceraya atılan amatör arkeolog Marcelino Sanz de Sautuola’yı canlandırdığı film Antalya izleyicisiyle buluşacak…



Najwa Najjar, Yönetmen – Yapımcı - Senarist, Filistin



Filistin sinemasının ateşli temsilcisi, uluslararası platformlarda Filistinli sinemacıların haklarını savunan ve bu alanda makaleler yayınlayan Najwa Najjar, bir kez daha ülkemize konuk oluyor. İstanbul ve Adana film festivallerine çeşitli vesilelerle katılan Najjar’ı UAFF jürisinde ağırlayacağız. Najjar, politika ve ekonomi öğrenimi gördükten sonra yapımcılık üzerine master derecesini aldı ve kariyerine reklam filmleriyle adım attı. 2000 yılından itibaren dünya çapında ilgi gören, Berlin, Cannes, Locarno dahil festivallerde gösterilen ve ödüller kazanan “Yasmine Tughani” (2006), “Naim and Wadee”(2000), “Quintessence of Oblivion”(2001), “Blue Gold” (2004), “A Boy Called Mohamad” (2002) ve “They Came from the East” (2004) adlı kısa film ve belgesellere imza attı. 2009 yılında uluslararası sinemacıların kısa filmlerinden oluşan “Gaza Winter”ın yapımcılığını üstlendi. İlk uzun metrajlı filmi “Nar Ağaçları / Pomegranates and Myrhh” Türkiye’deki kadın filmleri festivalleri dahil 80’den fazla festivalde gösterildi ve çeşitli ödüller kazandı. Mısırlı yıldız Khaled Abol Naga’nın başrolü üstlendiği ikinci filmi “Hırsızın Gözleri / Eyes of a Thief” (2014) başta Mısır olmak üzere birçok festivalde ödül kazandı ve Filistin’in Oscar adayı oldu. Najjar, üçüncü filmi “Son of a Very Important Man”in yapım çalışmalarını sürdürüyor.



Rutger Hauer, Oyuncu, Hollanda



Eski zamanlarla distopyalar arasında motosikletine atlayıp mekik dokuyan biri kahraman o. Hollandalı aktör Rutger Hauer’i kâh romantik bir hikayenin jönü kâh bir vampir avcısı olarak görebilirsiniz. Televizyon dizileriyle başlayan kariyerinin dönüm noktası, Paul Verhoeven’ın “Turkish Delight” (1973) filmindeki başrolü oldu. 2008’de Antalya’ya konuk olan ve Onur Ödülü takdim edilen yönetmen Paul Verhoeven filmleriyle başrollere geçti ve uluslararası arenada tanındı. Verhoeven ve “Turkish Delight”ta başrolü paylaştığı Monique van de Ven ile iki yıl sonra tarihî bir dramda tekrar buluştu: “Keetje Tippel”. 1977’de yine ses getiren bir Verhoeven filmi, bir II. Dünya Savaşı trajedisi olan “Soldier of Orange”da rol aldı. 1979’da Andre Delvaux’nun, Altın Palmiye adayı “Köpekle Kurt Arasındaki Kadın / Een vrouw tussen hond en wolf” filmini, büyük ses getiren uluslararası yapımlar izledi: Sylvester Stallone'nin başrolde oynadığı, 1981 yapımı “Gece Şahini / Nighthawks”u, iki dalda Oscar adaylığının yanı sıra bir külte dönüşen, Ridley Scott imzalı “Bıçak Sırtı / Blade Runner” izledi. 1989 tarihli AIDS temalı “In una notte di chiaro di luna” Peter O’Toole, Nastassja Kinski ve Faye Dunaway ile rol aldı. 2008’de “Pazar: Bir Ticaret Masalı” ile Altın Portakal kazanan İngiliz yönetmen Ben Hopkins’in, 1999 tarihli, Berlin Altın Ayı adayı filmi “Simon Magus”unda rol alan Hauer, yeni kuşak seyircinin hayranı olduğu filmlerin de aranan yüzü. Bunlardan biri; bir modern klasik haline gelen “Tehlikeli Aklın İtirafları / Confessions of a Dangereous Mind” (2002), bir diğeri, teknik başarısı Cannes Film Festivali’nde ödüllendirilen kara film, “Günah Şehri / Sin City” (2005) ve sıkı bir hayran kitlesi oluşturan, Christopher Nolan imzalı, Oscar adayı “Batman Başlıyor / Batman Begins” (2005). 70’lerde başladığı kariyerini 2010’da da aynı tempoda ve başarıyla sürdüren, usta yönetmen ve oyuncularla olduğu kadar genç kuşak sinemacılarla da ortak bir dil tutturabilen usta oyuncunun en son canlandırdığı karakterler arasında Dario Argento imzalı “3D Dracula”daki (2012) Van Helsing ve Rahibe Terasa’nın yazdığı mektupları konu edinen “The Letters”daki (2014) peder Benjamin Praagh gibi uç örnekler var. Oyuncunun, post- prodüksiyon aşamasında seyirciyle buluşmaya hazırlanan filmlerinden biri de Luc Besson’un çizgi roman uyarlaması “Valerian and the City of a Thousand Planets”.



Andie Macdowell, Oyuncu, ABD



New York’ta mankenliğe başladıktan kısa süre sonra keşfedilen Andie MacDowell, sinemaya, bu yılki Uluslararası Jüri başkanı Hugh Hudson’ın yönetiği “Tarzan: Asil ve Vahşi / Greystoke: The Legend of Tarzan, Lord of The Apes”(1984) ile adım attı. Kariyerinde emin adımlarla ilerlemek için Actors Studio’da eğitim gördü. 1989’da Steven Soderbergh’in, Oscar adayı ve Altın Palmiye ödüllü filmi “Seks Yalanları / Sex, Lies, and Videotape” (1989), bu yılki Onur Konuğu, usta oyuncu Gerard Depardieu ile başrolünü paylaştığı, Peter Weir imzalı, Oscar adayı komedi “Yeşil Kart / Green Card” (1990), Robert Altman’ın yönettiği, 3 dalda Oscar adayı ve Altın Palmiye sahibi “Oyuncular / The Player”(1992), kibirli televizyon sunucusu Phil ile uğraştığı “Bugün Aslında Dündü / Groundhog Day”(1993), yönetmeni Robert Altman’a Oscar, tüm kadın oyuncularına da Altın Küre ve Venedik Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü kazandıran “Sosyeteden İnsan Manzaraları / Shortcuts” (1993) ile romantik komedi türünde kültleşen “Dört Nikah Bir Cenaze / Four Weddings and a Funeral” (1994) filmlerinden başlıcaları. People dergisi tarafından yeryüzünün en güzel 50 kişisinden biri seçilen Andie MacDowell, beyazperdenin vazgeçemediği yüzlerden biri.



Mirsad Purivatra, Saraybosna Film Festivali Direktörü – Yapımcı, Bosna Hersek



Uluslararası Saraybosna Film Festivali’nin kurucusu ve yönetmeni olan Mirsad Purivatra, 80’lerden bu yana sanat etkinlikleri düzenliyor. Savaş öncesinde Saraybosna Obala Sanat Merkezi üyesi olan Purivatra, savaş boyunca dünyanın her yanından sanatçılarla sergiler açmaya devam etti. 1995’te, daha sonra bölgenin en önemli festivallerinden biri olacak Uluslararası Saraybosna Film Festivali’nin kurucuları arasında yer aldı. 2003’te festival kapsamında bölge sinemasının gelişimini desteklemek amacıyla CineLink Ortak Yapım Market’i hayata geçirdi. 2007’de festival, Talent Campus adıyla bir de eğitim platformuna kavuştu. Saraybosna Performans Sanatları Akademisi’nde yapım dersleri de veren Purivatra; sanat alanındaki çalışmaları dolayısıyla Fransa Kültür Bakanlığı’ndan Sanat ve Edebiyat Şövalyeliği Nişanı ve Europa Cinemas’dan Yılın Girişimcisi ödüllerini aldı. Purivatra Danis Tanoviç’in 2010’da Antalya’da Uluslarası Yarışma’da En İyi Film ödülü alan “Güzel Bir Hayat Düşlerken / Cirkus Columbia” filminin yapımcısı, Cannes Film Festivali Jüri Büyük Ödüllü Nuri Bilge Ceylan filmi “Bir Zamanlar Anadolu’da” (2010) ve bu yılın en çarpıcı işlerinden Cristi Puiu imzalı “Sieranevada” dahil birçok filmin da ortak yapımcısı.



Wash Westmoreland, Senarist, ABD



Senarist ve yönetmen Wash Westmoreland İngiltere’deki politika eğitiminin ardından sinema eğitimi için Amerika’ya gitti. Partneri Richard Glatzer ile birlikte yazıp yönettiği, 2006 yapımı “Bakire ve Hamile / Quinceneara”, Sundance Film Festivali’nde Büyük Jüri Ödülü ve Seyirci Ödülü kazandı. Meksikalı - Amerikalı tutucu bir ailenin 15. yaş kutlamasını yapan bakire kızının açıklanamayan bir şekilde hamile kalması üzerine gelişen olayları cinsellik, ırkçılık ve sınıf açısından eleştiren film, Sundance tarihinde iki büyük ödülü birden almayı başaran ikinci film oldu. Westmoreland’in yine Glatzer ile yazıp yönettiği, başrollerini Kevin Kline, Susan Sarandon ve Dakota Fanning’in paylaştığı “Robin Hood’un Son Macerası / The Last of Robin Hood” Hollywood yıldızı Errol Flynn'in 16 yaşındaki Beverly Aadland ile olan ilişkisini konu alır. Alice Howland karakterindeki performansıyla Julianne Moore’a, Oscar başta olmak üzere pek çok ödül kazandıran “Beni Unutma / Still Alice” (2014) ise ikilinin en dokunaklı hikayesi. Alzheimer teşhisi konan bir dilbilim profesörünün hem hastalığına karşı koyma hem de bu süreçte üç çocuğunun en küçüğü olan kızı Lydia ile ilişkisini güçlendirme hikayesi olan film, dünya çapında pek çok festivalde gösterildi ve ilgiyle karşılandı.



Nursel Köse, Oyuncu, Türkiye



Özel öğrenci olarak 17 yaşındayken Almanya'ya giden oyuncu Nursel Köse, mimarlık tahsili yaptı. Öğrencilik döneminde yazmaya ve oyunculuğa başladı. Birçok gençlik, çocuk ve kadın tiyatro projelerinin yönetiminde yer aldı. 1992’de Almanya'daki ilk yabancı kadın kabare grubu Yerkozmetikçileri / Die Bodenkosmetikerinnen’i kurdu. 1992-2007 yıllarında tüm Almanya'da ve Almanca konuşulan ülkelerde turneler yaptı. Sinemaya, usta Alman yönetmen Hark Bohm’un, Altın Ayı adayı filmi “Yasemin” (1988) ile adım atan Köse, Buket Alakuş’un yönettiği “Anam”da (2001) başrolü üstlendi. 2004’te senaryosu Fatih Akın’a ait olan “Kebab Connection”da rol aldı. 2007’de ise Akın’ın Cannes Film Festivali’nde En İyi Senaryo ve Ekümenik Jüri ödüllü “Yaşamın Kıyısında” filminde Tuncel Kurtiz ile karşılıklı oynadı. Nursel Köse, bu performansıyla 44. Antalya Film Festivali’nde En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Altın Portakal kazandı. Köse, ikinci Altın Portakalını 2014’te Kutluğ Ataman’ın yönettiği “Kuzu”daki rolüyle aldı. Köse, Almanya’da yaşayan Züli Aladağ’ın “300 Hundert Worte Deutsch” ve Feo Aladağ’ın Türkiye’de çektiği “Ayrılık / Die Fremde” filmlerinde de rol aldı. Türkiye’de “Paramparça’ adlı dizideki Keriman rolüyle geniş bir hayran kitlesine ulaşan Köse; hep farklı, güçlü ve cesur kadın karakterlere bürünüyor. 2013’te “Enkaz” adlı kısa filmiyle yönetmen koltuğuna da oturan Köse, kendi oyunundan uyarladığı ilk uzun metrajlı film "Karınca Kadın"ın senaryosu üzerinde çalışıyor.


Enes Güran'ın Ses kayıtları Ortaya Çıktı Son halini gören herkes aynı yorumu yaptı Okan Buruk'un özel isteği Michail Antonio Narin Güran cinayeti davasında yeni gelişme! Sıcaklıklar 15 derece birden düşecek Restorandaki yangından acı haber geldi