AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan AK Parti Danışma Meclisi Toplantısı'nda CHP'ye ağır sözler: Verdiğimiz mücadele, CHP'nin artıklarına karşıdır. Erdoğan faiz çıkışını da sürdürdü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gezi olaylarında 'Zulüm 1453'te başladı' diyenlere karşı, bu CHP'nin artıklarına karşı bu toprakların ebedi vatanımız olduğunu göstermenin mücadelesidir" dedi. Erdoğan faiz çıkışını da sürdürdü. "Unutmayın faiz sebep, enflasyon neticedir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da AK Parti Danışma Meclisi Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.

- Değerli dava ve yol arkadaşlarım. Teşkilatlarımızın kıymetli mensupları. Başımın tacı sevgili hanım kardeşlerim... Gözümüzün nuru kıymetli gençler... Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Biraz sonra hediyelerini vereceğimiz mahalli ve sandık başkanlarımızın nezdinde, kuruluşundan bugüne AK Parti saflarında görev alan tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. AK Parti'nin kuruluşundan itibaren her kademede, her seçimde, iyi ve kötü her günümüzde birlikte olduğumuz kardeşlerimizden ebediyete intikal edenlere Allah'tan rahmet diliyorum.

 - İstanbul ayrı bir yere, ayrı bir hikayeye, ayrı bir öneme sahiptir. Her fırsatta tekrar tekrar hatırlattığım gibi, İstanbul sade bir semtini sevmenin bile bir ömre bedel olduğu bir şehirdir. İstanbul, güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar bir şehirdir. İstanbul insanı seversen olayım yarin dedirten bir şehirdir. Biz İstanbul'u işte böyle aşkla seviyoruz. Esasen İstanbul'u sevmek demek, Türkiye'yi sevmek demektir. İstanbul'u sevmek demek, gözü ve gönlü burayla rabıtalı Balkanlarından Kuzey Afrikası'na kadar koskoca bir coğrafyayı sevmek demektir. Bu kadar sevilen bir şehre hizmet etmek de o kadar meşaketli ama o derece şerefli bir iştir.

- Sevgili gençler, bizim gecemizi gündüzümüze katarak çalışmamızın gerisinde işte bu aşk vardır. Bize yedi düvele meydan okuma gücü veren de bu aşktır. İşte dün, Gaziantep'te bunu gördük. Hem kapalı salon teşkilat toplantısında hem miting alanında on binlerin olduğu o meydanda bu aşkı gördük. Bu coşkuyu gördük. Hamdolsun fabrikaya gittik, işçilerimizle beraber olduk. Orada da bu heyecanı gördük. Gençler, elbette her dava gibi bizim davamızın da sembolleri vardır. Tekbirimizle, ezanımızla, bayrağımızla, İstiklal Marşımızla, camilerimizle, minarelerimizle bu sembollere sıkı sıkıya sarılmamızın gerisinde davamıza olan inancımız bulunuyor. Bunun için İstanbul'un 1453 yılındaki fethi, bizim için çok önemli bir dönüm noktasıdır. Ayasofya'nın yeniden cami olarak ibadete açılması bizim için çok kıymetlidir. 

- Çamlıca Camii bizim için çok ama çok değerlidir. Zira Anadolu yakasındaki en büyük semboldür. Avrupa Yakası'ndan baktığımız zaman gördüğümüz en büyük semboldür. Aynı şekilde Mimar Sinan Camii böyle bir semboldür. Şimdi Barbaros Hayreddin Paşa Camii evet, dikiliyor. Rabbime hamdolsun. Bunlar bize nasip oluyor. demek ki iş bilenin, kılıç kuşananın. Verdiğimiz mücadele, Ayasofya'yı minarelerinden kurtaracağız diyenlere karşı inancımıza sahip çıkma mücadelesidir. Verdiğimiz mücadele, hatırlayın... Gezi olaylarında 'Zulüm 1453'te başladı' diyenlere karşı, bu CHP'nin artıklarına karşı bu toprakların ebedi vatanımız olduğunu göstermenin mücadelesidir. 

Şayet bazen öfkeli gözüküyorsak, tek sebebi sevdamızdır.

- Bu arada Zeytinburnu'na geçmiş olsun diyorum. Osman Bey bu haftasonu inşallah bir Sarıyer yapalım. O hanım kardeşimizin evini bir ziyaret edelim. Bugün aynı fedakarlıkların örnekleriyle sık sık karşılaşıyoruz. Geçtiğimiz günlerde bir şehrimizde kadın kolları ilçe başkanı olan hanımefendi kardeşimiz, teşkilat toplantısından ayrılıyor. Bir saat içinde geri dönüp işine devam ediyor. Bu tabloya şahit olan milletvekillerimizden biri, yanındakilere niçin gidip geri döndüğünü soruyor. İlçe başkanımız, hanımefendinin henüz dört aylık bir evladı bulunduğunu, arada bir çocuğunu emzirmek için 24 kilometre uzaklıktaki evine gidip hemen geri geldiğini anlatıyor. 

- Bu dava insanların kendi canlarından bile aziz bildikleri bir davadır. Bu davada bencilliğe, nobranlığa, ihanete yer olmaz. Hesabi değil hasbi insanların omuzlarında yükselen bu davayı hep daha ileriye taşıyarak 2023'e de, 2053'e de zaferle ulaştırmak bizlerin sorumluluğudur. Bu sorumluluğu yüreğinde hissedenin gözüne uyku girmez. Bu sorumluluğu ruhunda hissedenin gözünde en yüce dağlar düz ovaya dönüşür. Ama bu hasbiliği kaybedenin de gözüne yumruk kadar çıkıntılar, aşılmaz dağlar gibi görünür. 

- İstanbul'daki 31 bin 124 sandık için 166 bin 877 arkadaşımız görevlendirildi. Şehrimizin 39 ilçesinin her birinde yapılan ilçe danışma toplantıları 17 bin 834 kardeşimizin iştirakiyle gerçekleştirildi. 

- Buradan 39 belediyemize sesleniyorum. Hayvan barınaklarını ihmal etmeyin. Bu hayvan barınaklarıyla birlikte Osmanlı'nın yaptıklarını da unutmayınız. Ne yapıyordu? Ağaçlarda meyveler ve o meyvelerden gelip hayvanların nasiplenmesini temin ediyorlardı. Bunu biz yapmalıyız. Dün Gaziantep'de o yavru Asiye... Pitbull köpekleriyle nasıl oynuyordu? Ama pitbull köpekleriyle o şekilde oynarken Asiyemiz paramparça edilir hale geldi. Aradık Ömer Bey'i, ambulans uçakla Antalya'ya gönderdik. Tedavisi orada yapılıyor. Biz buyuz. Böyle olmaya devam edeceğiz.

- Görüldüğü gibi siyaset, toplumun her kesimi kucaklamayı gerektiren bir uğraştır. Başkaları şöyle davranıyor, böyle yapıyor olabilir. Bizi ilgilendirmez. Biz her bir insanımıza ulaşmakla, her bir insanımızın gönlünü kazanmakla mükellefiz. AK Parti, gönüllüler kadrosudur. Ana kadememesiyle, kadın kollarıyla, gençlik kollarıyla, şu anda karşımda ben gönüllüler hareketinin mensuplarını görüyorum. İlk günden beri ne diyoruz? AK Parti'yi kuran millettir. AK Parti'ye yön gösteren millettir diyoruz. 'AK Parti'yi iktidara getiren millettir' diyoruz. 'AK Parti'yi iktidarda tutacak olan da millettir' diyoruz. 

 - Kardeşlerim, bizler çok gayret ettik. Çok gayret ediyoruz ve edeceğiz. Eğitimde gerekli adımları attık mı? Sağlıkta gerekli adımları attık mı? Şehir hastanelerini kurduk mu? Ya üç ayda Atatürk Havalimanı'nda 1006 odalı hastaneyi yaptık. Aynı şekilde Anadolu Yakası'nda Samandıra'da yine havaalanında, orada, aynı şekilde 1006 odalı hastanemizi yaptık mı? Üç ayda, üç ayda... Tomografisi, MR'ı, ultrasonu, bütün bunlarla beraber. Bay Kemal senin gücün bunlara yetmez. Bunlarda yalan, afedersiniz hal binasını hastane olarak takdim edecek kadar bunlar yalancı. Ve tabii sonra incelendi, bakıldı ki öyle bir hastane de yok. Bunların hayatı bu. Aynı şekilde Arnavutköy'de tarihi bir kışlayı hastaneye çevirdik mi? Çevirdik. 

- Bay Kemal, İzmir belediyesi sende ne yaptın? Bak, felaket yaşandı. Felaketin yaşandığı o yerde 757 konutu inşa edip vatandaşlarımıza dağıttık. Biz buyuz. Milletimiz kendi hayatında bu kazanımları görüyor, biliyor. Antalya'da bir felaket yaşadık, Muğla'da felaket yaşadık. Belediyeler sende. Bay Kemal? Ne yaptın? Yapmaz. Öyle bir derdi yok. Ama biz dertliyiz. Biz aşığız. Bizim bu millete aşkımız var aşkımız. Sevdamız var sevdamız. 

- AK Parti döneminde doğmuş, büyümüş bir nesil var ki eski Türkiye'yi bilmedikleri için ellerindeki imkanları geçmişle mukayese edemiyor. Türkiye'nin küresel krizler karşısındaki dayanıklılığın gerisinde ülkemize kazandırdığımız bu altyapının bulunduğunu örnekleriyle anlatmalıyız. 

- Faiz ve kur tartışmaları üzerinden yaşanan tüm gelişmelerin de bu tablonun bir parçası olduğunu, ama Türkiye'nin hedeflerine ulaşma kararlılığında olduğumuzu söylemeliyiz. Faiz zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar. Ve unutmayın faiz sebep, enflasyon neticedir!

İMAMOĞLU'NA 'İNANMAMIŞ': İBB'NİN KAHİR EKSERİYETİ AK PARTİLİ MECLİS ÜYELERİNDEN OLUŞMAKTA, BÜTÜN KAYITLAR ONLARDA MEVCUT
- İstanbul'da kazandıkları belediyelerden tek bir kişinin işten çıkartılmayacağına dair namuz sözü verdiğini biliyorsunuz. Seçim meydanlarında verdiği bu sözlere ne oldu? Bu namus sözü de yalan oldu. Bir hesaba göre 13 bin 500, bir hesaba göre 15 bin kişiyi işten çıkartıp yerine aralarında terör örgütleriyle iltisaklı kişilerin de bulunduğu 45 bin kişiyi aldılar. Utanmadan bana mektup gönderiyor 'Böyle bir şey yok' diye. İBB'nin önünde hanımlarıyla beraber ağlayanların gözyaşlarını sen bize anlatma. İBB'nin kahir ekseriyeti AK Partili meclis üyelerinden oluşmaktadır. Bütün kayıtlar onlarda mevcuttur. Senin bütün yalanların orada tutuluyor. Yenikapı'ya sıra sıra dizdikleri araçların daha fazlasını, 3-5 kat daha yüksek fiyatla belediyeye doldurdular. 

''İstanbul'u sevmek demek, koskoca bir coğrafyayı sevmek demektir. Her rengiyle her inancıyla tüm insanlığı sevmek demektir. İstanbul medeniyetimizde ve tarihimizde önemli bir yere sahip. Bu kadar sevilen bir yere hizmet etmek şerefli bir iştir. İstanbul'a hizmet etmek demek 3 kıta 7 iklimi aynı çınarın altında toplayan ecdada hizmettir. İstanbul'un fethi bizim için çok önemli bir dönüm noktasıdır. Ayasofya'nın yeniden cami olarak açılması bizim için çok kıymetlidir.

''BAZEN ÖFKELİ GÖZÜKÜYORSAK, TEK SEBEBİ DAVAMIZDIR''
Zulüm 1453'te başladı diyenlere karşı bu toprakları ebedi vatanımız olduğunu gösterme mücadelesi veriyoruz. Verdiğimiz mücadele milletimiz her alanda geri bırakarak medeniyeti ortadan kaldırmak isteyenlere karşı yeni bir şahlanış mücadelesidir. Verdiğimiz mücadele, mankurtlaştırılmaya çalışılan gençlerimize 2053 vizyonumuzu emanet etme mücadelesidir. Şu anda bu salonda 3 bini aşkın kardeşim var. Davası olmayanın sevdası olmaz, sevdası olmayanın öfkesi olmaz. Bazen öfkeli gözüküyorsak, tek sebebi sevdamızdır, tek sebebi davamızdır.

''AK PARTİ'NİN İCRAATLARINI SAYMAYA GÜNLER YETMEZ''
İlk günden beri AK Parti'yi kuran ve iktidara getiren millettir diyoruz. Bizim bu millete sadece teşekkür, şükran değil, 15 Temmuz'daki gibi can borcumuz var. Bu millet için ne yapsak, ne hizmet etsek, hangi başarıyı sersek azdır. Arnavutköy'de tarihi bir kışlayı hastaneye çevirdik mi çevirdik. Yine Başakşehir Çam Sakura Hastanesi'ni yaptık. Biz her yerde bu millete yakışanı yaptık, yapmaya devam ediyoruz. AK Parti'nin icraatlerini saymaya kalkarsak saatler değil günler yetmez. Şu anda 81 ilimizde üniversite var. İşte bu Erdemliler Hareketi'nin en önemli başarısıdır. Sağlıkta, eğitimde, ulaşımda bu adımları attık.

''GERÇEKLER YÜZÜNE TOKAT GİBİ ÇARPIYOR''
CHP Genel Başkanı geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa'da belediyeleri kendilerine vermeleri halinde çiftçilere elektriği bedava kullandıracakları sözünü verdi. Elektriğin belediyelerin görev alanında olmamasına rağmen neymiş Şanlıurfa'daki taşlık araziye enerji üretim sistemi kuracakmış, elektriği çiftçiye bedava verecekmiş. Bay Kemal, Millet İttifakı olarak siz daha cumhurbaşkanı adayını bile belirlemediniz. Adana'da niye yapmadınız diyenlere yeteri kadar taşlık arazi olmadığını söylemiş. Her bir megavat güneş enerjisi üretimi için 15 dönüm arazi gerekiyor Bay Kemal. Türkiye'nin 3'te 2'sinin 99 yıllık cumhuriyet tarihi boyunca kurabildiği kurulu enerji gücü ne kadar? 150 bin megavat. Bu zat Şanlıurfa'nın taşlı tarlalarında 99 yıllık birikimimizi 1.5 kat fazla enerji üretiminden bahsediyor. Ne kadarlık yatırım gerekiyor. Tam 125 milyon dolar gerekiyor. Adana topraklarının yarısı tarıma uygun olmayan taşlık araziymiş. Aynı uygulamayı orada yapmasında hiç bir mahsur yokmuş. Yalanı rakamlarla söyleyince hesap kitap devreye giriyor. Gerçekler gelip yüzüne tokat gibi çarpıyor.

''TERÖR ÖRGÜTÜYLE BAĞLANTILI 45 BİN KİŞİYİ İŞE ALDI''
Mahalli seçimler öncesi kazandıkları belediyelerde tek bir kişinin işinden çıkarılmayacağına dair namus sözü verdiğini hatırlıyorsunuz. Diğer tüm vaatleri gibi bu namus söz 13 bin 500, bir hesaba göre 15 bin kişiyi işten çıkarıp yerine aralarında terör örgütüyle iltisaklı olan 45 bin kişiyi işe aldı. Şimdi utanmadan sıkılmadan bana mektup gönderiyor, 'böyle bir şey yok' diyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin önünde hanımlarıyla beraber o ağlayan insanların o göz yaşlarını sen bize anlatma. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kahir ekseni AK Partili meclis üyelerinden oluşmaktadır, bütün kayıtlar onlarda da mevcuttur. Senin o bütün yalanların orada tutuluyor Bay Kemal ve onun müridi, adını vermeyeceğim.

''İSTANBUL HALKINA YALAN SÖYLÜYORLAR''
Yenikapı'ya sıra sıra dizdikleri araçların daha fazlasını hem de 3-5 kat daha yüksek fiyatla belediyeye doldurdular. Hani İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde personel fazlası vardı, hani israf vardı, İstanbul için borçlanmak ihanettir diyerek göreve geldiler, belediyenin borcunu hiçbir iş yapmadan 23.5 milyar liradan, planladıklarıyla birlikte 61 milyar liraya çıkardılar. Anlaşılan o ki 2024'e kadar bu borç rakamı 100 milyar lira sınırına dayanacaktır. Bunun adı İstanbul'a ihanettir, İstanbulluya ihanetti, Türkiye'ye ihanettir. Bırakın yeni iş yapmayı devam işleri bile yürütemiyorlar. Şimdi de utanmadan engelleniyoruz yalanıyla beceriksizliklerini örtbas etmeye çalışıyorlar. Ama arkadaşlarımız işin aslının öyle olmadığını bilgisiyle, belgesiyle ortaya koyuyorlar. Şehri yönetemiyorlar ama maşallah iftira atmayı, yalan söylemeyi çok iyi başarıyorlar. Bunların hayatı yalan, iftira, işçiye, esnafa, çiftçiye, İstanbul halkına yalan söylüyorlar. İnşallah önümüzdeki seçimde millet bunların tüm yalanlarını yüzlerine vuracak ve hakkettikleri yere yuvarlayacaktır. İstanbul her seçimde olduğu gibi 2023 seçimlerinde de AK Parti'nin lokomotifliğini yapacaktır. Bunun için teşkilatlarımıza her seçimde olduğundan daha çok görev düşüyor. Unutmayınız ki karşımızdakiler her seçimde olduğundan çok daha büyük bir hırsla, çok daha büyük bir kinle, çok daha büyük bir destekle 2023'e hazırlanıyor. Bizim de bu tabloya uygun şekilde hazırlığımız yapmamız gerekiyor"

Son halini gören herkes aynı yorumu yaptı Narin Güran cinayeti davasında yeni gelişme! Okan Buruk'un özel isteği Michail Antonio Narin Güran cinayetinde 3 kişi daha evdeymiş Restorandaki yangından acı haber geldi Dikkat! Meteorolojiden kritik uyarı geldi