Ahmet Atakan haberleri yargıya taşındı, hakim karşısına çıkıyor!

soL gazetesinin yargılandığı dava bugün başlıyor.

Gezi eylemlerinde hayatını kaybeden Ahmet Atakan'la iilgili haber yapan soL gazetesi ve gazetenin sorumlu müdürü Hafize Kazcı, "bir program dahilinde hükümeti devirmek için 'gerçeğe aykırı' haberler yapmak"la suçlanıyor.



Davanın ilk duruşması bugün görülecek.



Sol gazetesinden yapılan açıklamada  "Gerçeğe ne baskılar ne davalar boyun eğdirebilir" denildi.



Gazeteden ayrıca şu açıklama yapıldı:



"Sorumlu Müdürümüz Hafize Kazcı ve gazetemiz, yarın ilk duruşması görülecek olan davada, Haziran Direnişi'nde yitirdiğimiz gençlerimizden Ahmet Atakan'ın ölümünün ardından yaptığımız haberlerden dolayı yargılanıyor.



Ahmet Atakan'ın ölümünü takip eden günlerde attığımız “Sorumlusu Erdoğan” ve “Gazcı Bakan halkı suçladı” manşetlerimiz, Savcılık tarafından suç unsuru sayılıyor.



Haziran Direnişi'nin “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı illegal örgütler ve bunları destekleyen gruplar tarafından bir başkaldırı süreci” olduğunu savunan Savcılık, gazetemizi de “bir program dahilinde hükümeti devirmek için ‘gerçeğe aykırı’ haberler yapmak”la suçluyor.



Bizzat İçişleri Bakanlığı'nın verilerine göre 4 il hariç tüm illerde, milyonlarca kişinin katıldığı eylemlerin “illegal örgütler ve bunları destekleyen gruplar” tarafından örgütlendiği iddiasının nasıl savunulabileceği, bizi değil Savcılık'ı ilgilendirmektedir.



Fakat Haziran Direnişi gerçekten de bir başkaldırı sürecidir. Halkımız haksızlığa, zorbalığa, adaletsizliğe başkaldırmış, soL da yaşananları haberleştirmiştir.

Sloganı “Halka yalan söylemek suçtur” olan gazetemiz, hiçbir zaman “gerçeğe aykırı” haberler yapmamıştır. Bu iddiayı kanıtlama sorumluluğu da Savcılık makamının omuzlarındadır.



Ancak, iddianameye bakıldığında, asıl suçlamanın “bu yöndeki yayınların yoğunluğu nedeniyle ülke halkının sokaklara döküldüğü” olarak açıklandığı, yani halk eylemlerinin, yayınlarımız nedeniyle yaşandığı yorumu yapıldığı görülmektedir.



İddianamedeki bu yorum, gerçekte, “tüm medya organları o günlerin penguen medyası gibi davransaydı, eylemler yaşanmazdı” düşüncesine karşılık gelmektedir.



soL, Haziran'daki halk eylemlerine güç vermek konusunda en ufak katkı yapabildiyse, bundan onur duyar. Fakat iktidara da hatırlatmamız gerekir: Eylemler “kontrol edilemeyen medya organlarının haberleri” nedeniyle değil, bizzat iktidarın yıllardır kurduğu diktatörce rejimin uygulamaları yüzünden çıkmıştır. Halkımız “birkaç haberle dolduruşa gelen bir kitle” değil, boyun eğmeyen, onurlu ve akıllı bir halktır. Siz hala tanıyamamışsınız, uyarımızdır. Halkımızı, bizi aptal yerine koymayın.



Gazetemiz, 1 Haziran 2013 tarihli kapağında, Fransız Devrimi Anayasası'nda yer alan, “Baskıya direnmek, insanın diğer haklarının bir sonucudur” maddesini hatırlatmıştı. Bu hakkın arkasındayız. Bugün bu hak, halkımızın AKP diktatörlüğüne karşı yürüttüğü mücadeleye destek vermek anlamına gelmektedir. soL, bu tavrından asla vazgeçmeyecektir.



Gerçeğe ne baskılar ne davalar boyun eğdirebilir.

Halka yalan söylemek suçtur.

Gerçekse AKP'nin karşısında, halkımızın yanındadır."


Son halini gören herkes aynı yorumu yaptı Narin Güran cinayetinde 3 kişi daha evdeymiş Dikkat! Meteorolojiden kritik uyarı geldi Uras, Bahçeli görüşmesine aracılık eden ismi verdi Asgari ücret için bir öneri de Ebru Polat'tan... Kayıp iki sevgili ölü bulundu