Adıyaman'da korkutan deprem. Adıyaman Sincik’te 4 büyüklüğünde deprem çevre illerden de hissedildi
Adıyaman Sincik’te 4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremin çevre illerden de hissedildiği öğrenildi. Depremi hisseden vatandaşların kısa süreli korku ve panik yaşadığı belirtildi.
Adıyaman’da deprem oldu. AFAD’ın verilerine göre saat 19.23’te olan deprem 4.0 büyüklüğünde gerçekleşti.
Yerin 4.95 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem Malatya’da da hissedildi.
Kandilli Rasathanesi ise depremin 4.1 büyüklüğünde ve yerin 5.0 kilometre derinliğinde olduğunu duyurdu.
Gelişmelerin takip edildiğini duyuran AFAD, “Geçmiş olsun Adıyaman. Sincik ilçesinde meydana gelen 4,0 büyüklüğündeki deprem sonrası, an itibarıyla, olumsuz bir ihbarın bulunmadığı bilgisi alınmıştır” açıklamasını yaptı.
Depremin Malatya'da dahil diğer çevre illerden de hissedildiği belirtildi. Sosyal medyada çok sayıda vatandaş depremi şiddetli şekilde hissettiklerini belirtti. Depremin kısa süreli korku ve paniğe neden olduğu belirtildi.
Sabah saatlerinde yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya hesabından kesin bir dille yapılan deprem tahmini açıklamalarına tepki gösterdi.
Her depremin kendi özgü davranışları ve belirtileri olduğunu söyleyen Görür, yapılan yanlış tahminlerin kamu düzenini bozabileceğini ifade etti.
"FALCILIKTIR"
"Ben TÜBİTAK MAM başkanıyken çok ciddi yöntemlerle deprem tahmini konusunda araştırmalar yapıyorduk ve iyi bir yüzdeyle tutanlar da oluyordu, tutmayanlar da. Ama işin içinde kesin ve sürekli yer, zaman ve büyüklük yoksa yapılan falcılıktır" diye Görür şöyle devam etti.
"Arkadaşlar, bu deprem tahmini konusunda son defa size bilimsel gerçekleri yazacağım. Hala daha ısrarcı olursanız siz bilirsiniz: Bugün bilim dünyası ağırlıklı olarak depremi belirli bir periyot içerisinde öngörüp gerekli risk analizlerini yaparak zarar azaltma çalışmalarına konsantre oluyor. Çünkü şu ana kadar depremin kesin olarak hangi tarihte olacağını verebilecek bulgulara ulaşılamadı. Bunun sebebi de her depremin kendine özgü davranış ve belirtileri var. Yani tüm depremler için geçerli olabilecek ortak ve karakteristik parametreler yok. Öyle olunca da depreme kesin yer, zaman ve büyüklük veremiyorsunuz. Şu tarihe kadar şurada veya burada şu veya bu büyüklükte deprem olacak demenin bir anlamı yok. Çünkü bu laflara güvenerek milyonlarca insanı mobilize edemez, kamu düzenini bozamazsın. Bunu yapmak en az bir deprem kadar zarar verir, kaotik olaylar olur. Ben TÜBİTAK MAM başkanıyken çok ciddi yöntemlerle deprem tahmini konusunda araştırmalar yapıyorduk ve iyi bir yüzdeyle tutanlar da oluyordu, tutmayanlar da. Ama işin içinde kesin ve sürekli yer, zaman ve büyüklük yoksa yapılan falcılıktır."