Adıyaman'da depremde 9 kişinin öldüğü binanın 2 katı kaçak yapılmış

Adıyaman'da depremde yıkılan ve 9 kişinin hayatını kaybettiği binanın 2 katının kaçak olduğu belirlendi.

Mehmet Akif Mahallesi'ndeki 4 katlı apartmanın Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yıkılması sonucu 9 kişinin ölmesine ilişkin Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı Deprem Soruşturma Bürosunca başlatılan soruşturma tamamlandı.

Tutuksuz sanıklar binanın yapı sorumlusu müteahhit O.K. ile teknik uygulama sorumlusu M.N.K. hakkında hazırlanan iddianame, Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

İddianamede, O.K. ile M.N.K. hakkında "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis talep edildi.

Soruşturmaya konu apartmanın 6 Şubat saat 04.17'de Pazarcık merkezli 7,7 büyüklüğündeki depremde yıkıldığı ve müteahhit O.K'nin eşi M.K, çocukları A.K. S.K. Y.K. torunları M.B.K. O.K. A.K, gelinleri F.K. ile F.K'nin depremde hayatını kaybettiği belirtilen iddianamede, binanın durumunun tespiti için Cumhuriyet Başsavcılığınca görevlendirilen bilirkişi heyeti tarafından inceleme yapıldığı, bina enkazından alınan donatı ile akma dayanımı numune örneklerinin muhafaza edildiği aktarıldı.

İddianamede bilirkişi heyetince hazırlanan raporların Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) heyetine sunulduğu dile getirilerek, binanın 3. ve 4. katının kaçak olarak inşa edildiğinin tespit edildiği ifade edildi.

TEKNİK ŞARTLARA AYKIRI DAVRANILDI

Binanın 1996 yılında zemin+2 kat olacak şekilde ruhsatlandırıldığı ve projelendirildiği, sonraki zamanlarda da 3 ve 4. katın kaçak ve projesiz inşa edildiği kaydedilen iddianamede, kolon ve kiriş bağlantılarının standartlara uymadığı, binanın yapım tarihinde geçerli olan mevzuata yeterince uyulmadığı, teknik şartlara aykırı davranıldığı dile getirildi.

İddianamede şunlar kaydedildi:

"Şüphelilerin eylem ve fikir birliği içerisinde binanın yapım aşamasında üzerlerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, öngörülen bu netice bakımından dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak istenmeyen ancak öngörülebilen mevcut sonucun gerçekleşmesinde etkili oldukları, bu nedenle şüpheliler hakkında bilinçli taksir koşullarının oluştuğu, şüphelilerin üzerlerine atılı "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçunu işledikleri hususunda kamu davası açmaya yeterli delilin bulunduğu anlaşılmaktadır."