Acılı anne, Müge Anlı'yı gözyaşlarına boğdu!
Babaları tarafından öldürülen çocukların annesi, Müge Anlı'ya konuk oldu.
Babaları tarafından öldürülen 3,5 yaşındaki Elif Mina ve 2,5 yaşındaki Miray Hira'nın annesi Dilek Çakır (27), konuk olduğu programda anlattıklarıyla Müge Anlı'yı da gözyaşlarına boğdu.
Türkiye'yi sarsan cinayet sonrası acılı anne, ilk kez canlı yayına katılıp her şeyi anlattı. İki çocuğu da, boşanmak üzere olan eşi tarafından öldürülen Dilek Çakır, Müge Anlı'nın programında mücadele edeceğini söyledi. Yürek yakan sözler Müge Anlı'yı da ağlattı.
Acılı anne ilk kez konuştu! Yürek yakan sözleri Türkiye’yi ağlattı!
İstanbul Maltepe'de iki çocuğunu öldürüp intihar eden katil babanın boşanmak üzere olduğu eşi Dilek Çakır bugün canlı yayındaydı.
27 yaşında olan ve çocuklarını öldüren katil babayla ilgili açıklama yapan Dilek Çakır, her satırı tüyleri diken diken eden süreci anlattı.
Sözleri ile Müge Anlı’nın telefonlarını kilitleyen Dilek Çakır, 3,5 yaşındaki Elif Mina ile 2,5 yaşındaki Hira'nın babaları Ali Yardım tarafından öldürülme sürecini anlattı. Çocuklarının emzikleriyle canlı yayına çıkan Dilek Çakır “Bugün benim ayakkabılarımda çocuklarımın mezarının toprak izi var. Benim çocuklarımın kefen parçası var elimde. Benim iki tane emzik kaldı elimde” sözleri ile yürekleri dağladı. Eşi Ali Yardım'ın kendisini takıntı haline getirdiğini anlatan Dilek Çakır, "Mesele benim güzel konuşmam, güzel olmam değildi. Mesele benim kafa yapımdı' diyerek ibretlik bir konuşma yaptı.
Bir kadının feryadı “bana kimse sahip çıkmadı”
Kızgınım herkese kızgınım. Başka Hira'lar ölmesin başka Elif'ler ölmesin. Benim Elif'im çok akıllıydı. Daha 3 yaşındaydı benim kızım. Sayı saymayı biliyordu. 2 yaşındaki Hiram'da öyleydi. Kibar yetiştirdim ben çocuklarımı. Kimseyi kıramaz, kimseye kıyamazlardı. Benim çocuğum çikolatasının yarısını yer yarısını köpeğine verirdi. Ben öyle merhametli yetiştirdim yavrularımı. Öyle güzel yetiştirdim ben çocuklarımı. Hak mı bu? Kime sorayım şimdi. Kimden isteyeyim ben çocuklarımı. Kime hesap sorayım. Aileme de kızgınım. Korumadılar beni kollamadılar beni. Çocukları ver kurtul dediler bana. O zaman peşini bırakır dediler. O, beni takıntı haline getirmişti. Güzel konuştuğum için değil, güzel olduğum için değil. Boyum posum için değil. Beni takıntı haline getirmişti. Yenilgiyi kabul edemiyordu. Ben kimseden bir şey istemedim. Ben çocuklarımı vermem. Bir kadına ailesi “kadın sığınma evine git” der mi. Ben gittim. Bir ay kadar kaldım çocuklarımla. Arkadaşım Yaren ile bir ev tuttuk hayatımıza devam ettik. Ufak tefek çalışıyordum. Korkularımdan dolayı evden çıkamıyordum. Birisi çıkıp oğlum sen ne yapıyorsun onlar senin çocukların. O hala senin nikahlı karın diye konuşabilirdi. Kendi ailesi de dahil. Kendi abisi akrabaları. Ben sizin kardeşinizden şiddet görüyorum dediğimde “sen iki tokat yiyip ailenin yanına gidiyorsun” dediler. Ben iki tokat yemedim 6 yıl boyunca şiddet gördüm. Aynı binanın içinde bıçakla kovaladı beni komşum kurtardı. Ne zaman ki o el çocuklarıma uzandı ben “bitti” dedim. Bitti dediğimde de gerçekten bitmişti dönmedim savaştım. Çocuklarıma şiddet uyguladığını görmedim ama onların yanında bana şiddet uyguluyordu. O bıçak onların yanında çekiliyordu. Benim büyük kızım “anne beni babama verme babam beni kesecek” diyordu. Her kapı çaldığında benim çocuklarım köşe başlarına saklanıyordu. Her telefon çaldığında.
Kızımın biberonu yarım kalmış. Sütü yarım kalmış benim çocuğumun
Olaydan bir ay önce benim kız kardeşimin kafasına silah dayadı. Sen çocukları görüyorsun da ben göremiyorum diye. Polis çağırdık bu adamda silah var dedik. Arabasında vardı. Arama kararı çıkarmam gerekiyormuş. Pompalı silah... 3 yaşındaki çocuğum pompalı silahla öldürüldü. İnternetten almış. Benim kızım 500 liraya gitti. Çocukları ilk verdiğimde babaannesi yanındaymış sıkıntı çıkmadı. Karakola verip oradan alıyordum, korkuyordum çünkü onun yanına gitmeye. Olay günü beni aradı. Ben salı günü izinliyim. Hafta sonu yerine Salı günü alayım dedi. Ben de tamam dedim. Olayın olduğu gün arkadaşımla götürüp verdim. Herhangi bir olay olmadı tartışmadık. Akşamüstü 5 gibi aradım çocuklar nasıl dedim. Yemek yediniz mi dedim. Benim küçüğüm açlığa hiç dayanamaz. Yemedik daha yeni uyandık dedi. Tamam bir şeyler yiyin dedim. Korkmayın asla durmayın. Çocuklarınızı gözünüzün önünden bir dakika bile ayırmayın bir dakika bile. Kendi babası yapıyorsa herkes yapar bunu. Kendi öz babası öldürüyorsa herkes öldürür. Çocuklarınızı erkek gibi yetiştirmeyin. İş yapsınlar evde kadınlarına yardımcı olsunlar. Erkeklik içgüdüsü zaten içinde olur. Gerekeni allah verir siz çocuklarınızın elinden tutun.
Müge Anlı ve Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, Dilek’in açıklamalarından sonra ona destek olacaklarını söyledi. Arif Verimli Dilek’e gereken psikolojik yardımı yapacağını Müge Anlı ise Dilek bu süre zarfında ve sonrasında her konuda yardımcı olacağının ve ona bir iş bulacağının sözünü verdi.