13 yaşında öz babası tecavüz etti! Babasından hamile kalan kızın işkencesi doğumla da bitmedi. İstismar yine devam etti. Çünkü annesi bebeği boğarak öldürdü
Türkiye korkunç bir olayın gün yüzüne çıkmasıyla uyandı. Daha 13 yaşındayken öz babası tarafından tecavüze uğrayan bir genç kızın yaşadığı işkence ortaya çıktı.2000 doğumlu kız 13 yaşındayken babası tarafından tecavüze uğrayarak hamile kaldı. Çocuğu doğuran genç kız istismara uğramaya devam etti. Kızın annesi ise doğumdan hemen sonra bebeği boğarak öldürdü.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Murat Ağırel'in köşesinden aktardığı olay herkesin kanını dondurdu. Böyle bir olay ne görüldü ne duyulu derken korkunç detaylar ortaya çıktı. Küçük kızın yaşadığı bu korkunç istismarı yaşadığı tüm köyün bildiği ortaya çıktı.
Ağırel'in aktardığı olaya göre, 2000 doğumlu olan A.A., 13 yaşındayken babasının cinsel istismarına maruz kaldı. A.A.'nın kimseye anlatamadığı olay, aylar boyunca sürdü.
ANNESİ BEBEĞİ DOĞAR DOĞMAZ ÖLDÜRDÜ
13 yaşındayken hamile kalan A.A., 2014 Mayıs ayında 14 yaşındayken bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Mide bulandıran olayın duyulmaması için doğumu evde yaptırılan A.A.'nın yanında biyolojik anne ve babası dışında kimse yoktu. Bebek doğar doğmaz annesi bebeğin ağlaması durana kadar ağzını kapatıp bekledi. A.A.'nın doğurduğu bebek sadece 1 dakika yaşadı ve biyolojik "anneanne" tarafından beyaz bir beze sarılarak gömüldü.
KURTULMAK İÇİN BAŞKASYLA EVLENDİ
A.A. doğumdan sonra ayağa kalktı ve biyolojik babasının istismarına uğramaya devam etti. Yıllarca süren istismarın ardından dayanamayan A.A., birinin yanına kaçarak imam nikahıyla evlendi. Yaşadıklarını eşiyle de paylaştı.
A.A. 8 aylık evliyken eşinin ailesi ile birlikte hayvanlarının bakımı için tecavüzcü babasının da ikamet ettiği Mezba diye tabir edilen yere gittiler. Eşyalarını almak için babaannesini aradı. Telefonu babası açtı. Sanki hiçbir şey olmamış gibi “Kızım ben yarın İstanbul’a gideceğim” dedi. A. A. tek bir şey söyledi: “Yarın gelirim eşyalarımı alırım...”
TEKRAR İSTİSMARA KALKIŞTI
A.A., yanına aldığı ruhsatsız silahla tüm acıları çektiği eve eşyalarını almaya gitti. Kapıyı açan babaannesine kaçarak geldiğini söyledi. Eşyalarını almak için odaya yöneldiğinde babasının üstü açık bir vaziyette kanepede uzandığını gördü.
Babası kendisini görünce ayağa kalktı ve kendisi ile tokalaştı, annesine “Kız kaçarak gelmiş ardından gelen var mı bir bak” diyerek A.A’nın babaannesini yanlarından gönderdi. Daha sonra tecavüzcü baba, A.A’ya yaklaşarak öpmeye çalıştı ve bir yandan da soyunmaya başlamıştı.
Babasını itti. Ancak gücü yetmedi ve yatağın üzerine düştü. Tecavüzcü adam tekrar kendisine saldırmaya başladı. Kendisine doğru gelirken korumak amacı ile yanında getirdiği tabanca ile 3-4 el ateş etti. Tecavüzcü baba yere düştü.orkudan geldiği yoldan imam nikâhlı eşinin yanına gitti. Silahı evlerinin yakınına attı. Baba, kafasından ve vücudundan vurularak ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Bir hafta sonra öldü.
CEZA ALMAYACAK
A.A’nın annesi ifadesinde yaşananlardan haberinin olmadığını, böyle bir olay yaşanmadığını söyledi. Savcı A.A. için “nitelikli kasten öldürme” eyleminin TCK 25. maddesinde düzenlenen meşru savunma kapsamında kalması nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini istedi. Sadece az bir ceza alacağı “ruhsatsız silah taşıma ve bulundurma” suçundan ceza verilmesini talep etti.
TÜM KÖY İSTİSMARDAN HABERDARMIŞ
A.A. cezaevine girmedi. Sonra ne olduğu da en azından savcılık nezdinde bilinmiyor. Memleketini terk ettiği biliniyor.Bütün köy bu iğrenç olayların yaşandığını biliyor ama susuyor.