Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesinde 13/01/2010 tarihinde ilk duruşması yapılacak olan 2009/741 Esas sayılı dava Uğur Dündar'ın şikâyeti üzerine Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı tarafından açıldı.
Hasan Karakaya tarafından 14.05.2009 tarihinde yazılan köşe yazısına, "Alçak!.. Şerefsiz!..Rezil... Ve Müptezeller!" başlığı atılmış, ayrıca Uğur Dündar, Ahmet Hakan, Mehmet Faraç ve Ümit Zileli'ninde fotoğrafları kullanılmıştı.
Uğur Dündar'ın avukatı Vural Ergül tarafından verilen şikayete dilekçesinde; " 'Hasan Karakaya'nın gazeteciliğe mahsus söz oyunları, yaratıcı ve farklı ifadeler ile dikkat çekiciliği sağlamayı hedeflediğini' iddia edemeyeceği belirtilerek, "Alçak!.. Şerefsiz!..Rezil... Ve Müptezeller!" başlığı atılan bir yazının yorum, eleştiri, değerlendirme hak ve özgürlüğü ile savunulamayacağı" ifade edilmişti.
Ergül, "yerleşik hukuk ve basın ilke ve uygulamaları ğereğince esasen, "küfürden ibaret bir metne" köşe yazısı denilemeyeceğinin de ortada olduğu hatırlatılarak "konunun anlatımı için kullanılan ifadeler ile öz ve biçim dengesinin Uğur Dündar'ın hakkında isnat ve ithamda bulunmak amacıyla Hasan Karakaya tarafından kasten bozularak, küfür edildiğinin yazının bütününden açıkça anlaşıldığı belirtilmişti.
Av. Vural Ergül dilekçesinde ayrıca; Ergenekon Davasının ikinci iddianamesinde; soruşturma konusu ile hiçbir ilişiği bulunmayan, gerçeğe aykırı, ahlaksız iftira ve hakaretlere yer verilmek suretiyle; kişisel haklarına, onur, şeref ve saygınlığına saldırılması üzerine Uğur Dündar'ın soruşturma savcılarına dönük eleştirilerinin ardından Vakit Gazetesinin iddianamede yer verilen ahlaksız iftiraları kanıtlamaya koyulduğunu ve Vakit yazarı Hasan Karakaya'nında aynı doğrultuda Ayna isimli köşesinde; Uğur Dündar'ın onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek nitelikte hakaret, somut fiil ve olgular isnat ederek yakıştırmalarda bulunduğunu ifade ederek Karakaya'nın cezalandırılmasını istemişti.