3. Ulusal Antarktika Bilim Seferi kapsamında yola çıkan Türk ekibi, uzun bir yolculuğun ardından beyaz kıtaya ayak bastı.
Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Kutup Araştırmaları Uyg-Ar Merkezi (PolReC) koordinesinde gerçekleşen 3. Ulusal Antarktika Bilim Seferi’ne katılan ekip, kıtaya ulaşmak için yorucu ve heyecan verici bir yolculuğu geride bıraktı.
İstanbul’dan 29 Ocak’ta yola çıkan 17 kişilik Türk ekibinin ilk durağı Brezilya’nın başkenti Sao Paulo oldu.
Sao Paulo’dan Şili’nin başkenti Santiago’ya geçen ekip, buradan ülkenin güneyinde yer alan Punta Arenas kentine, ardından Puerto Williams’a vardı.
Yaklaşık 30 saat süren bir yolculukla Puerto Williams’a ulaşan Türk ekibini bölge valisi Juan Jose Arcos karşıladı.
Güney yarım kürede yerleşimin olduğu "en son nokta" olan Puerto Williams’ta 2 gece konaklayan ekip, yaklaşık 2 saat süren bir uçak yolculuğuyla Antarktika’nın King George Adası’na vardı.
Türk ekibi, Antarktika Anlaşmalar Sistemi uyarınca kıtaya herhangi bir canlı organizma taşımamaları için uçaktan inerken ayaklarını dezenfektan suda temizleyerek karaya ayak bastı.
Türk ekibinin Antarktika'ya ayak bastığı sırada NASA'nın ilginç bir çalışması ortaya çıktı.
NASA'nın çalışmasına ön ayak olan durum birkaç yıl önce kayda alınan belgeselle başladı.
2012 yılında hazırlanmaya başlanan belgeselde çok çarpıcı iddialara yer verilmişti.
Vostok Gölü, Antarktika'nın en büyük buzulaltı gölü olarak biliniyor ve Rusya'nın Vostok İstasyonu'nun altında yer alıyor.
Buz tabakasının 4 bin metre altında bulunan taze su gölü ayrıca deniz seviyesinin de 500 metre altında yer alıyor.
2012 yılında bir grup araştırmacı, buzda kazılar yaparak göle ulaşmaya çalıştı ve gölde 3 bin 500'den fazla canlı türü keşfetti.
Fakat ekibin açıklayamadığı bir durum vardı.
104 km uzunluğunda ve 75 km genişliğindeki gölün doğusunda tuhaf manyetik bir anomali tespit edildi.
Bahsi geçen manyetik anomali “The Real Secrets Hidden in Antarctica” adı ile yayınlanmıştı.
2017 tarihli belgeselde Vostok İstasyonu'ndaki Rus araştırmacıların buz altında kilometrelerce alana yayılan tatlı su gölünün varlığını tespit ettiği belirtiliyor.
Gölde yaşı 15 milyon yılı bulan bakteri türlerine rastlandı.
Bazı bilim insanlar gölde 35 binden fazla canlı türü olduğunu öne sürüyor.
Fakat göldeki manyetik anomali gizemini koruyor.
Bilim insanlarına göre göldeki anomalinin sebebi Dünya'nın yer kabuğunun incelmesi ya da göl altında olması muhtemel kayıp bir medeniyetin işareti olabilir.
Türk heyetinin kıtaya yak bastığı gün, NASA'nın gölü araştırmak için hazırlık yaptığı ortaya çıktı.
NASA, bahsi geçen bölgeyi Jüpiter'in uydusu Europa'da daha detaylı çalışmaların ön ayağı olacak şekilde incelemek istiyor.
NASA'da görev yapan Kevin Hand, Vostok Gölü'nün Europa uydusu ile benzer özellikler gösterdiğini söylemişti.
Buzla kaplı uydu olarak bilinen Europa'nın iç katmanlarında yaşamı destelemesi muhtemel şartların olduğu düşünülüyor.
Bilim insanları "Güneş ve dış dünya ile bağlantısı bulunmayan Vostok Gölü'nde yaşam varsa Europa'da da yaşam olabilir" diyor.