Dergi, “Huzursuz albaylar ve generaller” başlığı ile verdiği
haberinde, “TSK içinde hükümete karşı eski komploların yeni bir
kanıtı”nın ortaya çıktığını belirtti. “Eski alışkınlar zor
bırakılır” diyen dergi, “Bu atasözü, AK Parti ile yeni bir
tartışmaya giren müdahaleci ordusu kadar hiçbir kuruma daha iyi
tarif edemez.” şeklinde bir yorumunda bulundu. Taraf gazetesinde
belgenin yayınlanması ardından “orduyu savunmada bırakan yeni bir
siyasi kargaşa” yaşandığını aktaran dergi, “Bu tür komplolar
Türkiye için tam da yeni sayılmaz. Üç kez darbe yapan ordu, 1997'de
İslamcıların başta olduğu bir hükümeti yerinden etmek için benzer
taktikler kullanmıştı. 2004 yılında da bir grup general, dini
yönetimi getirmek istediklerini iddia ettikleri AK Parti'yi
devirmek için çeşitli planlar hazırlamıştı.” dedi.
Planının Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un haberi olmadan
hazırlanmışsa bunun ordu içindeki bir grup tarafından hazırlanmış
olabileceğine değinen The Economist, Taraf gazetesine konuşan
emekli bir generalin ifadelerinin de bu teoriyi desteklediğini
yazdı. Dergi, diğer bir “düşük ihtimalli teorinin” de eylem planın
orduyu sıkıntıya sokmak isteyen polisler tarafından hazırlanmış
olabileceğini belirtti. “Ordu, hükümet ve güvenlik güçleri arasında
çok az güven olduğunu” belirten dergi, “Pekçok kimse, bu olay ile
birlikte Başbuğ'un demokratik değerlere olan bağlılığını
kanıtlamasını ve ordu içindeki azgın faktörleri temizlemesini
umuyor. Ancak işaretler, cesaret verici değil. Albay Çiçek,
araştırma devam ederken görevinden uzaklaştırılmadı. Ayrıca askeri
mahkeme, yayın yasağı getirdi.” yorumunda bulundu.
“ERDOĞAN, UZLAŞI İLE DAHA İLGİLİ”
The Economist, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın “generallere,
orduya emirleri kendisinin verdiği, ordudan almadığını” kararlı bir
şekilde göstermesi gerektiğini vurguladı. Genelkurmay Başkanı
Başbuğ ile görüşmesini de değerlendiren dergi, “Başbuğ ile
görüşmesi, Erdoğan'ın uzlaşı ile daha ilgili olduğunu gösterdiğini
akla getiriyor. Nisan 2007'de darbe ile tehdit eden Yaşar Büyükanıt
ile de benzer bir şey yapmıştı. Erdoğan ile Büyükanıt 2 saat
görüşmüştü. İkisi de gizlilik taahhüt etmiş ve anlaşma
tartışmalarını tetiklemişlerdi.” yorumunda bulundu. Dergi, bu yeni
skandalın, hangi komplodan kurtulursa kurtulsun AK Parti'nin hedef
olmaya devam edeceğini de gösterdiğini vurguladı.
Dergi haberinin sonunda Başsavcı Abdurrahman Yalçınkaya'nın laiklik - ekonomi tartışmasına neden olan ifadelerine de değinerek, “Erdoğan değişimleri zorlamalı. Demokrasiye karşı saldırılara en iyi daha fazla demokrasi ile cevap verilir.” yorumunda bulundu. (Cihan)