YAVUZ DONAT / SABAH
Halis Ağa: "Heç iyi değilim..."
Aslında bugün konumuz "Kürt açılımını" yazmak ve "Diyarbakır
gözlemlerimizi" anlatmaktı.
Ama araya "öyle bir konu... Bir Diyarbakır-Liceli ile yaptığımız
öyle bir sohbet" girdi ki...
"Diyarbakır notları" bugüne kaldı.
***
- Halis Ağa... Aile içinde çatlak mı var?
- Kızlar hayırsız işler yaptılar... Ama erkek çocuklar... Ahmetler
Mehmetler çok çok iyi.
- İş mahkemeye gidiyor galiba.
- Oradan bir şey çıkmaz... Yok "O beceriksiz", yok "Ben geleyim,
yöneteyim" gibi şeyler... Ne diyeyim, Allah kötü getirmesin.
***
- Neyse... Siz nasılsınız Halis Ağa?
- Heç iyi değilim... TMSF ile başım belada... Onlar diyor,
borçlusun... Ama bana sorarsan borcum kalmadı, alacaklıyım...
İşimiz yargıyla... Hakkımı yargıda arayacağım.
"Dinle gardaş!.."
Dedik ki "Halis Ağa... Günlerdir sizin 3'üncü hanım
konuşuluyor."
Halis Toprak önce bir iç geçirdi.
Sonra da "gardaşıma her şeyi anlatayım" diye konuya girdi:
Evet, ufak hanım aldım.
71 yaşındayım... Yataktan zor kalkıyorum, bana bakacak biri
lazım.
70'lik birini alsaydım... O mu bana bakacaktı, ben mi
ona?
***
Halis Ağa "dinle gardaş" diye devam etti:
- Diyorlar ki "dost tutsaydın..." O kolay... 18-20-22 yaşında
çok... Ama bana yakışmaz.
Biliyoruz, bu satırları okuyanlar tepki gösterecekler.
"17'lik kız almak yakıştı mı" diye.
Ağa'nın yanıtı:
- Nikâhını kestim, daha iyi değil mi?.. Önümde iki yol vardı... Ya
70'lik birini almak ya da dost tutmak... İkisini de yapmadım.
***
Dedik ki "makul bir yol... 3'üncü yol olamaz mıydı?"
Toprak:
- Gardaşım, dediler ki 19 yaşında sekreter tut... Bakımını
yapsın... Başka işin olursa da yapsın... Yok baba, bana yakışmaz...
"Halis Ağa sekreterden dost tuttu" derler... Mizacıma, örf adet
geleneğime, dinime yakışmaz.
Ağa dedi ki: "Hazreti Ayşe 16'sındaydı..."
- Halis Ağa... Hepsi iyi hoş da... Yengenin yaşı 17... Kamuoyu
tepkisi de buna.
- Gardaşıma bunu da anlatayım... Elhamdülillah Müslümanız... Allah
dinden ayırmasın... Hazreti Peygamber Efendimiz, Sallallahu Aleyhi
Vesellem, Hazreti Ayşe ile evlenmedi mi?
- Evlendi de... Konumuzla ilgisi?
- Gardaşım... Hazreti Ayşe Anamız kaç yaşındaydı?
- Kaç?
- 16 yaşındaydı... Peygamber Efendimiz, 16 yaşında hanım aldı.
Halis Toprak:
Devletime, milletime, dinime, kanuna saygılıyım... Dedim ki
her şey yasal olsun.
Kanuna göre kızın 18'i bitirmesi lazım.
Ben bitirdi sanıyordum... Meğer 18'in içindeymiş,
bitirmemiş.
Kanun dedi ki, anne babasından yazılı izin lazım.
Anne baba imza verdi... Devlet nikâhı kesti... Sonra medya
kıyameti kopardı... Metres mi tutsaydım?.. Kanuna uymakla hata mı
yaptım?
Allaaaah, Allah!..
Halis Ağa "evlilik öncesi yaşantısını... Çektiği zorlukları
anlattı."
"O ayrıntıları" yazmıyoruz.
Sonra da ekledi:
- 70'ine gelmiş insanım... Bana bakacak biri lazım... Düşündüm
taşındım... Dedim ki nikâh keseyim... Nikâh, şereftir... Yanımdaki
kadın nikâhlım olsun ki, milletin önüne şerefimizle çıkalım.
Halis Toprak'ı tanıyanlar "iyi bilirler."
"Makineli tüfek gibi" konuşur.
"Araya girmeniz, soru sormanız" zordur.
***
- Halis Ağa... Kamuoyu...
- Medya gardaşım, medya... Allaaaah... Allaaaah ki ne Allah!..
Allah Allah!.. Bi topa tuttu ki...
Lice raporu
Bugün "nereden çıktı bu Halis Ağa yazısı" diyecek olursanız...
"Fi tarihinde" Diyarbakır-Lice'ye gitmiştik.
Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan, Bakanlar
Lice'deydiler.
Kürsüye Liceli Halis Toprak çıkmıştı:
Lice'ye hastane yaptıracam... Çocuklar orada doğacak.
Yanına yuva yaptıracam... Çocuk, hastaneden çıkıp yuvaya
gidecek.
İlkokul yaptıracam... Çocuk okuyacak.
Teknik lise yaptıracam, çocuk meslek öğrenecek.
Fabrika kuracam... Çocuk askerden gelince çalışacak.
Yaşlılar yurdu yaptıracam... Emekli olunca oraya
sığınacak.
Mezar yeri de hediyem olsun...
Dün Halis Toprak'a dedik ki:
- Dediklerinizi yaptınız... Fakat Lice'de yaptırdığınız 3
fabrikadan 2'si kapalı.
- Hay atana rahmet gardaşım... Yağ ve yem fabrikaları durdu...
Sebep TMSF.
***
- Halis Ağa... Kürt açılımı... Ne diyorsunuz?
Liceli Toprak'ın yanıtı:
Gardaş bunca yıl koruculara dünya kadar para verildi... Bu
para yatırıma gitseydi, Güneydoğu bugün Bursa olurdu.
Yatırım... Sanayi... Fabrika... Bunları yap arkasından neler
gelecek?.. Üretim, ihracat, istihdam, huzur, sükûn, refah,
mutluluk.
***
Halis Toprak ile sohbetimiz "çok daha uzun." Hepsini yazsak "3
gün yetmez."
Ama noktayı da koymak şart.
*********TOPRAK'IN KIZININ SABAH'A VERDİĞİ RÖPORTAJ****
Halis Toprak'ın kızı Aysel Duruk ilk kez konuştu: Kardeşim Ahmet, "Baba, Hüseyin Üzmez gibi olursun" diye uyarınca da, "O evlenmedi, ben evleneceğim, o zaman bir şey olmaz" cevabını vermiş
'Üzmez gibi olursun' dedik, dinletemedik
Babam bize hiç destek olmadı Torunuyla yaşıt Nazlıcan Tagizade ile
evlenerek tüm şimşekleri üstüne çeken Halis Toprak'ın kızı Aysel
Duruk, SABAH'a konuştu. Diğer kız kardeşleriyle birlikte mahkemeye
başvuran ve hem evliliğin iptal edilmesini, hem de babasının
vesayet altına alınmasını isteyen Duruk, "Babam zaafına kurban
gitti" dedi. Henüz 17 yaşındaki Nazlıcan Tagizade'nin bir suçu
olmadığını da vurgulayan Aysel Duruk, "Babam yaşının ilerlediğini
hiç düşünmüyor. Evlendiği 17 yaşındaki çocuğa, ailece 'küçük kız'
ismini taktık. O çocuğun suçu yok. 'Küçük kız'ı yönlendirenler çok
oldu" diye konuştu.
BEKLİYORDUK AMA...
Babasının psikolojisini, evliliğini ve ailece aldıkları kararları
anlatan Aysel Duruk, "Babamın evlenmesini bekliyorduk. Ama bu yaşta
bir kızla değil. Kız henüz 17 yaşındaki bir çocuk. Biz ailece
kendisine 'küçük kız' ismini taktık. Kardeşlerimle oturup konuştuk
ve 17 yaşındaki bir çocuğun suçu olmadığına karar verdik. Maalesef
'küçük kız'ı yönlendirenler çok oldu. Küçük kızı gördüğümde
sarılır, öper, koklarım. Çünkü onun bu evlilikte hiçbir suçu yok.
Küçük kız da, babam Halis Toprak da masum" dedi.
BABA NE YAPIYORSUN
Duruk şöyle devam etti: "Babam evlenmeden önce, kardeşim Ahmet
Toprak'ı arayarak, 'Oğlum artık sen ve ağabeyin (Mehmet Toprak)
evlenin. Gelin, 17 yaşında kızlar bulalım. Üçümüz birlikte
evlenelim' dedi. Ahmet de şaşkınlıkla, 'Baba ne yapıyorsun. Hüseyin
Üzmez gibi olursun' yanıtını verdi. Ancak babam, 'Oğlum Hüseyin
Üzmez o kızla evlenmedi. Ben 17 yaşında bir kız bulup evleneceğim.
Evlenince Hüseyin Üzmez gibi olmam' dedi. En çok babamın, Hüseyin
Üzmez gibi yargılanıp, tutuklanıp cezaevine girmesinden korktuk. 17
yaşında bir kızla evlenmesi çok kötü oldu. Herkese örnek olan bir
işadamının böyle bir evlilik yapması çok kötü."
YAŞI 71 DEĞİL 74
Babasıyla evliliğinin ardından hiç konuşmadıklarını ifade eden
Aysel Duruk, "Hayatından endişe ediyorum. Kuşadası'ndaki evi
aradım. Bir güvenlik görevlisiyle konuştum. Babamın nasıl olduğunu
sordum. 'Hiç dışarı çıkmıyor. Hiç göremiyoruz' dedi. 'Küçük kız ne
yapıyor?' diye sorduğumda, 'Annesi ile dolaşıyor' yanıtını verdi.
Kızın annesinin de orada olmasından çok tedirgin oldum. Site
güvenliğini 'Babamı önce Allah'a, sonra size emanet ediyorum,
gözünüz babamın üzerinde olsun' diyerek uyardım. Çünkü babamın
hayatından endişe ettim" dedi. Halis Toprak'ın tüm evliliklerini
küçük yaştaki kadınlarla yaptığını ancak hiç mutlu olmadığını
anlatan Duruk, bunun nedeninin ise babasının, annesi Ayşe Toprak'ta
yaşadığı mutluluğu bulamaması olduğunu söyledi. Babasının yaşının
nüfusa küçük yazıldığını, iddia edildiği gibi 71 değil 74 yaşında
olduğunu anlatan Duruk, sözlerini şöyle sürdürdü:
ZAAFINA KURBAN GİTTİ
"Babam 28 yaşında annem ise 14 yaşındayken evlenmişler. Görücü
usulü ile olan evlilik sevgi ve aşka dönüşmüş. Annem babama 9 yılda
10 çocuk verdi. Ama babam, annemin baş örtüsünü hiç taşıyamadı.
Bana, 'Kızım annen başörtülü. Önemli bir işadamıyım. Davetlere
katılıyorum. Annenin başörtüsü yüzünden o davetlere çift olarak
gidemiyorum' dedi. Ben de bu sözlerine karşı çıktım. Ardından da
boşanmak istedi. Boşandıktan sonra da 'Ben yeni bir hayata
atılıyorum. Yanımda genç bir kadın istiyorum' dedi. İmam nikahı
kıydığı kadının yaşı 22, ikinci evliliğini yaptığı kadının yaşı 21,
bu son evliliğindeki ise 17 yaşındaki bir çocuk. Biz buna bir anlam
veremiyoruz. Babam zaafına kurban gitti."
10 KARDEŞ BABAMIN EVLİLİĞİNİN BİTMESİNİ İSTİYORUZ
Erkek kardeşleri Ahmet ve Mehmet Toprak'ın da bu evliliğe karşı
olduklarını ancak kendisi ve kız kardeşleri adına 'vasi tayini'
davası açan avukat Burhan Apaydın'a 'tazminat davası' açmalarının
nedenini anlayamadığını da sözlerine ekleyen Aysel Duruk, "Biz 10
kardeşiz. Hepimiz babamızın bu evliliği bitirmesini bekliyoruz.
Babam yanlış olan bu evliliği kendi bitirecek. Bizleri arayarak,
özür dileyecek. Bu yanlış evliliğe kendisi son verecek. Buna
inanıyoruz" dedi.
EN BÜYÜK KARDEŞ OLMA HAKKIM DEVREDE
Halis Toprak'ın en büyük çocuğu olan Aysel Duruk kendisine annesi
Ayşe Toprak'ın hayatını örnek aldığını söylüyor. Duruk, bu nikahın
ardından tüm kardeşlerine şu mesajı attığını da söyledi: "İçine
düştüğümüz utanç nedeniyle nikahın iptali için dava açtık. Bugün
itibariyle en büyük kardeş olma hakkım devrededir. Normal
hayatınıza dönün."
Babam bize hiç destek olmadı
Toprak'ın 10 çocuğunun en büyüğü olan Aysel Duruk, "Sabancı'nın
ölümünden sonra başa geçen Güler Sabancı gibi tüm ailemi
kanatlarımın altına aldım. Güler Hanım'a; Sakıp Sabancı da, tüm
akrabaları da destek verdi. Hem maddi, hem de manevi destek
oldular. Ama ben, babam Halis Toprak'tan destek görmedim. Bizi
işine karıştırmadı. Güçlü kuvvetli olmamız için bize destek
vermedi. Baba desteği hiç görmedim. Toprak Holding'in yönetimini
ilk önce kardeşimiz Mehmet Toprak'a bıraktı. Ancak iki ay sonra
geri aldı. Sonra Ahmet Toprak'a vermek istedi. Ama Ahmet Toprak
duygusal olduğu için zorlandı, almadı" şeklinde konuştu.
VASİ TAYİNİ DAVASI
Halis Toprak'ın ilk eşi Ayşe Toprak'tan olan kızları Aysel Duruk,
Aynur Toprak, Şükran Toprak, Ayfer Toprak, Ayşe Zengin Toprak,
Sevgi Toprak Tunga ile Mine Toprak, önce babalarının evliliğinin
iptalini istemiş, ardından 'vasi tayini' için dava açmıştı. Kız
kardeşler, Avukat Burhan Apaydın aracılığıyla verdikleri dilekçede,
"İşini gücünü bırakıp Kuşadası'nda balayı yaşamına giren Halis
Toprak, Toprak Holding'i yönetimsiz bırakmıştır. Borç batağında
bulunan Toprak, Anayasa'ya ve hukuka aykırı evlilik yaparak borcunu
ödemeyi bırakmıştır" demişti.
İKİ OĞLU DESTEK VERDİ
Dilekçede, Halis Toprak'ın "Züğürt Ağa"ya benzetildiği ve yaşam
tarzının normal olmadığı ileri sürülerek, "Hem kendisine hem Toprak
Holding'e telafisi çok güç zararlar vermektedir. Acilen bir veya
birkaç vasinin tayin edilmesi gerekmektedir" ifadesine yer
verilmişti. Toprak'ın iki oğlu Ahmet ve Mehmet Toprak ise
babalarına destek çıkmış, bu ifadeler nedeniyle Avukat Burhan
Apaydın'a 100 bin TL'lik tazminat davası açacaklarını
belirtmişti.
Neslihan KESKİN / www.sabah.com.tr