Mazhar Alanson: Laiklik elden gitmez, korkmayın

Alanson, Sabah'tan Göksan Göktaş'a sorularını yanıtladı.

Google Haberlere Abone ol
Mazhar Alanson: Laiklik elden gitmez, korkmayın

MFÖ grubunun solisti Mazhar Alanson, 24 Haziran'da yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinin sonuçlarıyla ilgili olarak "Artık iyice ortaya çıktı ki, bu ülkenin çoğunluğu Müslüman ve Müslüman hayatı yaşıyor. Olayımız bu" dedi. Alanson, "Dövünmenin alemi yok. O söyledikleri gibi 'laiklik de elden gitmez', gitmedi de" diye konuştu.



Sabah'tan Göksan Göktaş'a konuşan Alanson, Türkiye'de son dönemlerde bir kutuplaşmanın meydana geldiğini söyledi. Bunun çözülmesi gerektiğini belirten Alanson, "Üzerimizde bugüne kadar hep askerin baskısı vardı. Bu kalktı artık çok şükür" diyen Alanson, devamında şunları kaydetti:



"Hükümet bir şey yapardı. Askerin işine gelmez baskı yapardı. Ülke sağcı mı solcu mu belli değildi. Sol kalkarsa sol indirilir, sağ kalkarsa sağ indirilirdi."



24 Haziran'da yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinin sonuçlarıyla ilgili olarak "Artık iyice ortaya çıktı ki, bu ülkenin çoğunluğu Müslüman ve Müslüman hayatı yaşıyor. Olayımız bu" ifadesini kullanan Alanson, sözlerine "Karşı tarafın kızmasının, dövünmenin alemi yok. Bu topraklarda o söyledikleri gibi 'laiklik de elden gitmez', gitmedi de. Kimse korkmasın. Ülkemizin gerçeklerini kabul edersek hepimiz daha mutlu olacacağız" diye devam etti.



'Okulda Atatürk sevgisini aldım bünyeye, ama peygamberime de aşığım'



Pek çok çocuk gibi Atatürk sevgisini okullarda bünyesine aldığını vurgulayan Alanson, "Ama Peygamberime de aşığım, ne var bunda" diye konuştu. Alanson, çocukluğuna dair şu bilgiyi verdi:



"Babamı erken kaybettim. O bende bir güvensizlik yarattı. Ortaokul son sınıfta bıçakla falan gezerdim. Hırçın bir çocuktum. Sonra hayatımıza müzik girdi. Beatles'lar falan… İlk çocuğumun döneminde hippi'ydim. İkinci çocuğumda tasavvufla tanıştım. Tasavvuf bana sadece kişisel olarak daha huzurlu olmayı, çevremle daha uyumlu yaşamayı getirmedi. Müziğimi de çok etkiledi. Musikiyi tasavvuf sayesinde öğrendim. İnanılmaz bir ses derinliği, makam derinliği olduğunu gördüm. Buselik Makamına gibi şarkılar hep öyle çıkmıştır. Mesela Mecburen şarkısının müziği bir ilahidir. Tabii büyüklerden izin olarak üzerine söz giydirdik. Tasavvuf beni insan olarak geliştirmesinin dışında müziğime sözel olarak da, müzikal olarak da çok şey kattı."


Sıradaki Haber İçin Sürükleyin