KELEBEK YAZARINDAN YILDIRIM TÜRKER'E EV ÖDEVİ!

Kelebek yazarı Mevlüt Tezel, Radikal yazarı Yıldırım Türker'e şu ev ödevini verdi: "Önce “Rashomon”u DVD’ne tak, sonra magazin muhabirleriyle konuş, Esen ve saz arkadaşlarının attığı yumrukları izle, sonra o yazıyı tekrar yaz."

Google Haberlere Abone ol
KELEBEK YAZARINDAN YILDIRIM TÜRKER'E EV ÖDEVİ!

Mevlüt TEZEL / KELEBEK


Yıldırım Türker’e ev ödevi



Önceki gün Hürriyet’in ikinci sayfasında yayımlanan kavgaya karışan muhabirin polisteki ifadesi ve internetteki muhabirlerin kafalarına inen yumruk görüntüleri, Timuçin Esen’in pek de masum olmadığını gösterdi.


İlk günlerde Esen’e anketlerde ezici bir çoğunlukla destek veren halkımız arasında paparazziye hak verme eğilimi artıyor...
Kavgayı tetikleyen eğer Esen’in eski sevgilisi şebnem Ferah’ı Tuna Kiremitçi ile el ele görmesiyse bu işten en zararlı çıkacak kişi bence Radikal köşe yazarı Yıldırım Türker’dir.
O nasıl duygusal bir savunmaydı öyle. Esen’in saldırma nedenini öyle acıklı anlatmış ki, o yazıyı kim okusa gece magazinci avına çıkar. Bir de 40 kişilik kameralı bir grup Esen’in peşine düştü diyordu! (Bütün basındaki gececi muhabirleri toplasak 20’yi geçmez) Bu noktada Türker’e ‘objektif yazar nasıl olunur’u izah etmeme gerek yok herhalde. Bence bu vakada gazetecilik anlamında hakkıyla işini yapan yine magazinciler oldu. Her iki tarafa da söz verdiler, hatta Esen’in haklı olduğu noktaları öne çıkardılar ve hepsinden önemlisi özeleştiri yaptılar.
Bu işten en karlı çıkan ise köşe yazarları oldu. Yine bildik bir dilde magazincileri aşağılayıp tribüne oynadılar, çok okundular.
Ya hepiniz magazin yazıyorsunuz, kimi kandırıyorsunuz! ıddia ediyorum köşe yazarlarının ele aldıkları konuların istatistiği çıkarılsa eminim yüzde 50’den fazlası magazin mevzularıdır. Kürt açılımında bile Hülya Avşar’ı tartışıyorsunuz haftalardır yahu!  
Peki, niye her seferinde “Vurun kahpeye” hesabı sadece magazin tartışılır medyada?
Spor medyasında dönen kirli ilişkiler, siyasetteki çıkar ilişkileri neden genel basın ahlaki içinde tartışılmaz?
Her neyse mevzu uzadı.
Özetle, Timuçin Esen vakasında durum, tıpkı Akira Kurosawa’nın bir çiftle haydut arasında geçen aşk-ihanet-cinayet öyküsünün dört farklı yorumla anlattığı “Rashomon” filmindeki gibi. Tam anlamıyla kim haklı, kim haksız net değil.
Herkes haklı ve herkesin bir hatası var.
Gelelim Türker’in ev ödevine: Önce “Rashomon”u DVD’ne tak, sonra magazin muhabirleriyle konuş, Esen ve saz arkadaşlarının attığı yumrukları izle, sonra o yazıyı tekrar yaz.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin