Susanne Güsten’in kaleme aldığı “İstanbul'un Tarihi Çarşısını
Kurtarmak için Entropi ile Savaşmak” başlıklı yazıda Kapalı
Çarşı’yı kimin onaracağı tartışmalarının sürdüğünü belirtti.
Güsten, Kapalı Çarşı’da kısa sürede çalışmalar başlatılmazsa
‘çürüyerek yıkılacağı’nı söyledi.
Yazıda, binlerce insanın ziyaret ettiği, 25 bin kişinin geçimini
sağladığı 550 yıllık Kapalı Çarşı’nın kendi posta ofisi, camisi,
polisi ve itfaiye istasyonu ile bir şehri andırdığı
anlatıldı.Yazıda, “Bakım ve onarıma gelindiğinde ise bu şehir
içindeki şehirde kimse yetkili değil” denildi. Güsten, Fatih
Belediye Başkanı’nın onarımı esnafın yapması gerektiğini
söylediğini aktardı.
Bu ay İstanbul’da yeniden yağmur yağmaya başladığını belirten Güsten, Kapalı Çarşı esnafı ile yaptığı görüşmeleri aktardığı yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Zarif kubbeleri destekleyen küflü ve çürümekte olan kolonları işaret eden halı satıcısı Osman Varlı, ‘çok endişeleniyorum’ diyor. Yağmur yağdığında çatıdan akan sular bir nehir gibi kolonlardan süzülüyor. Kolonların fazla dayanmayacağını söyleyen Varlı, ‘tırnağınla duvarı çizsen dökülüyor’ diyerek gösteriyor.”
Akan tavanın en acil problem olduğunu söyleyen Güsten, “Ancak, birçok sorun daha var” diye eklemeyi ihmal etmiyor. Yazıda, 500 watt’lık elektrik sağlanabilen ancak 5 bin watt enerji ihtiyacı olan Kapalı Çarşı’da dükkan sahiplerinin dışarıdan kablo çekmesi sonucu duvarların “kablolardan oluşan sarmaşıklarla kaplandığı” yorumu da yer aldı.
Kapalı Çarşı’yı anlatan NYT yazarı, “Onarıma gelindiğinde bu şehir içindeki şehirde kimse yetkili değil. Yağmurda çatıdan akan sular bir nehir gibi kolonlardan süzülüyor” diye yazdı.
Milliyet