FETÖ davsının tutuklu sanığının mahkemeye üzerinde 'Hero' (kahraman) yazılı bir tişörtle gelmesi tepkilere neden olmuş, benzer tişörtlerden giyen kişiler de gözaltına alınmışlardı. Hürriyet yazarı Emre Kızılkaya, hem 'Hero' hem de Cumhuriyet davasını 'Haber okumayana gözaltı, yazana tutuklama' başlıklı yazısıyla kaleme aldı.
Emre KIZILKAYA / HÜRRİYET
Haber okumayana gözaltı, yazana tutuklama
Basın özgürlüğünün demokrasi için olmazsa olmaz olduğu hep söylenir. Bir haftadır yaşanan iki olay, bu sözün anlamının hayatın içinden en sağlam örnekleri...
Önce üstünde "HERO" (İngilizcede 'kahraman') yazan tişörtler giyen çok sayıda vatandaş gözaltına alındı...
Bu vatandaşların birçoğu, bu tişörtü bir FETÖ sanığının da giydiğini bilmediklerini, çünkü son günlerde haberleri takip etmedikleri yönünde savunma yaptı.
Yani haber okumamak ve dolayısıyla güncel gelişmeler konusunda
bilgi edinmemek, bu vatandaşların gözaltına alınmasına neden
oldu.
Ardından, önceki gün başlayan Cumhuriyet
davasını gördük.
Kadri Gürsel, Ahmet Şık ve Murat Sabuncu gibi yıllarını gazeteciliğe vermiş isimlerin aylardır tutuklu oldukları dava...
İddianamede delil diye gösterilen haberlere, tweetlere bakınca, vicdanlı herkesin bunun "eleştirel gazeteciliğin yargılandığı bir dava" olduğunu hemen söyleyebileceği bir dava bu...
Kısacası, Türkiye'de haber okumadığınız için de, haber yazdığınız için de hapsedilebiliyorsunuz -ki bu tutarsız bir durum:
Özgürlüğünüz pahasına sizden haberleri takip etmenizi bekleyen devlet, o haberleri yazmayı meslek edinmiş kimseleri gerçekleri bildirdikleri için özgürlüklerinden mahrum bırakabiliyor.
İşte, basın özgürlüğü ve bilgi edinme hakkı, bu yüzden demokrasinin olmazsa olmazı...
Yazının devamını BURADAN okuyabilirsiniz.