Anadolu Ajansı'nda mezuniyet heyecanı!

AA Haber Akademisi Foto Muhabirliği ve Kameramanlık Eğitim Programı'nda sertifikalar dağıtıldı.

Google Haberlere Abone ol
Anadolu Ajansı'nda mezuniyet heyecanı!

'AA Haber Akademisi Foto Muhabirliği ve Kameramanlık Eğitim Programı' mezunları, düzenlenen törenle sertifikalarını aldı.



Fotoğraf muhabirliği eğitimi için seçilen 41 adaydan 30, kameramanlık için ise AA bölge müdürlüklerinden katılan 40 kişi teorik ve uygulamalı eğitimin ardından, sertifikalarını almanın mutluluğunu yaşadı.



Sertifika töreninde, akademiden mezun öğrencilerin, eğitim gördükleri dönemdeki çalışmalara ilişkin hazırladıkları film ve multimedya gösterimi yapıldı. 



AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Öztürk, törende, haber akademisinin mezuniyettörenlerinde çok heyecanlı olduğunu söyledi.



Kurumdaki yaş ortalamasının son 3 yılda çok gençleştiğini, yabancı dil bilen insan kaynağı sayısının da değiştiğini belirten Öztürk, "6 dönem boyunca akademide açtığımız branşlara 5 bin kişi müracaat etti. Bunların içerisinden 3 bin kişi yazılı sınav ve mülakatlara katıldı. Bu 3 bin kişiden 250 kişi akademide eğitim görmeye hak kazandı. Bunların içinden de 120 kişi istihdam edildi. Başvuruya göre kıyaslayacak olursak 5 bin kişiden 120 kişi akademiden mezun olabilmiş ve istihdam edilmiş" değerlendirmesinde bulundu.



Öztürk, AA'nın başarısı ve kalitesinin gittikçe arttığını belirterek, "Şu anda kanaatime göre ajansın, uluslararası etkinliği, Türkiye içerisindeki etkinliği bizim, gerçekte olduğumuz etkide değil. Neden? Ajansa aldığımız genç arkadaşlarımızın 5 sene sonra tecrübe kazandığını, birikimlerini arttırdığını, mesleki kariyerlerini yükselttiğini düşünürsek işte o zaman AA'nın gerçek uluslararası etkisi o zaman fark edilecektir" ifadesini kullandı.



AA'nın geleceğini inşa ettiklerine işaret eden Öztürk, kendilerinden sonra kurumu yönetecek, dik tutacak, sancağı dünyanın dört bir tarafına gidecek bir kuşak yetiştirdiklerini kaydetti.



Akademiden ders almanın gelecekte 'AA'da yönetici olmak' anlamına geldiğini vurgulayan Öztürk, kurumu gelecekte yetişen genç gazetecilere emanet edeceklerini söyledi. 



Öztürk şöyle konuştu:



O zaman bir gelenek oluşuyor. Bu şu demektir 'AA'nın bir gazetecilik geleneği vardır.' Biz, bunun içerisine bir uluslararası vizyon ekledik. Biz, 95 yıllık geleneğimizi silmedik, silmek de istemedik. Türkçe haber kurgu yapımız, 95 yıldır aynıdır ve hatta kendi aramızda da tartışıyoruz, değiştirsek mi, değiştirmesek mi, güne uyarlasak mı, uyarlamasak mı diye. Elimiz bir türlü varmıyor bunu değiştirmeye. Yeni alacağımız insanlara, 100. yıl vizyonu ve uluslararası vizyonu öğretmezseniz o gelenek, ikisi birlikte buluşarak devam etmez. 3 yıldan beri üzerinde durduğumuz konu, habere bakarken yerel bakmayacaksınız. Bizim ilk yıllarda en çok ürettiğimiz şey yerel haberdi. 2 yıl içerisinde o haberleri daraltıp, ulusal haberleri artırdık ve 3. yılımızda da ulusal haberleri biraz daha daraltıp, uluslararası haberlerimizi artırmaya başladık. Bence bu akademide okuyan arkadaşlarımızın en büyük avantajı, Türkiye'nin en seçkin habercilerinden ders almasıdır.



Türkiye'de ingilizce haber yazabilen insan kaynağının yok denecek kadar az olduğuna değinen Öztürk, İngilizce enerji haberleri yazabilen insan kaynağının ise olmadığına dikkati çekti. 



Öztürk, Türkiye'de başbakanı Türkçe dinleyip, doğrudan İngilizce haberini yazabilecek diplomasi muhabirinin de olmadığını belirterek, "Ama bu kurum da vardır. İddia ediyorum, 5 sene sonra diplomaside, enerjide, Arapça'da çalışan arkadaşlarımızın hepsi bu ülkenin en seçkin habercileri olacaktır. Türkçe departmanımızda çalışan arkadaşlarımız, 5 sene sonra bu ülkenin herhangi bir gazetesinde iddia ediyorum en iyi gazetelerinde rahatlıkla editörlük yapabilecek ve yaptığında da çok şaşkınlıkla 'bu kadar mı basitmiş bu gazetecilik' diyecek insanlar yetişiyor şu anda.



Daha önce kurumda Samsun Bölge Müdürlüğü yapmış birisinin, iki sene çalıştıktan sonra Yeni Şafak gazetesinin haber müdürü olarak transfer olduğunu anlatan Öztürk, ajansta çalışan ve diğer kurumlara gidenlerin yakaladıkları kaliteyi orada yaşatacaklarını söyledi.



Öztürk, AA'nın yaptığı multimedya çalışmalarının Türkiye'deki standartının çok üzerinde olduğunu, bu yüzden de Türkiye'de satılamadığını söyledi.



Türk medyasında çok ciddi bir kalite sorunu olduğunu ifade eden Öztürk, "Bir dosya hazırlamak, bir belgesel hazırlamak, bir multimedya hazırlamak, estetik bir şey hazırlamak hiç kimsenin böyle bir kaygısı yok. Kaygınız olmayınca da hazırladığınız ürün havada kalır. Ama bu konuda çok ısrarlıyız. İnşallah önümüzdeki günlerde multimedya ürünlerini, sadece yurt dışı pazarında satacağız. Orada daha büyük bir pazar var ve bizi anlıyorlar. Biz, Türk medyasını bir yere doğru çekiyoruz. Türkiye'deki diğer meslektaşımız olan rakip ajanslar bize bakarak, kendilerini mecburiyetten bir yere gelmek zorunda hissediyor. Türk televizyon ve gazeteleri de ajansın yapmış olduğu özel habercilik standardını yakalayabilmek için bir çaba gösteriyor. Anadolu Ajansı, Türk medyasının kalitesini artıran bir kök hücre gibidir" değerlendirmesinde bulundu.



Öztürk, Time dergisinin, ABD Başkanı Barack Obama'nın Washington D.C'de yaptığı bir konuşmasının fotoğrafını AA'dan almayı tercih ettiğini altını çizerek, "Orada Reuters da var, AP de var, Time'ın belki kendi fotoğrafçısı da var. Ukrayna'daki krizin fotoğrafını bizden almalarını anlarsın ama Washington'daki Obama fotoğrafı, AA'dan alınıyorsa kurduğumuz hayalin gerçekleştiği anlamına geliyor. 3 yıl önce kurduğumuz büyük hayalin, ilk adımlarıdır bunlar. Bizi yıllar sonra daha iyi anlayacaklar, daha iyi anlatacaklar, daha farklı bir şey olduğunu söyleyecekler. O karenin, Obama'nın fotoğrafının Time'a girmesi sıradan bir şey değildir" diye konuştu.



Ajansa ilk geldiğinde kendisi ve ajansla ilgili çıkan haberlerin başında, kurum çalışanlarının maaşları olduğunu vurgulayan Öztürk, son 2 yıldır ajansta çalışanların maaşlarıyla ilgili bir haber yapılmadığını söyledi.



Öztürk, şöyle konuştu:



O zaman demiştim ki, 'Maaşımız yüksek değil, bizim üretimimiz düşük.' Yüksek üretim yaparsanız kimse sizin maaşınızı konuşmaz. Siz hiç 'Reuters'ın Ceo'su aylık 100 bin dolar maaş alıyormuş' diye bir haber duydunuz mu, kimse bunu konuşmaz, adam hak ediyor bunu. Ben hala bizim çalışanlarımızın maaşlarını uluslararası standartlarda düşük olduğunu düşünüyorum, kesinlikle artıracağız bunu. Ortadoğu'daki başarımız öylesine güçlü ve etkin ki, hep insanlarımızı transfer ediyorlar. Maalesef onlarla yarışacak gücümüz yok. Ekonomi editörü Kahire'deki arkadaşımızı aylık 12 bin dolarla transfer etti bir Arap dergisi. Balkanlardaki haber müdürümüzü CNN International genel müdür olarak transfer etti. Pazarlama departmanımızın temsilcisini ekran yüzü olarak transfer etti CNN, kesinlikle hak ediyorlar. Ama standart olarak söylüyorum evet, Türkiye'de en iyi maaşı AA ödüyor çünkü en iyi insanları biz çalıştırıyoruz. Bugün çalışan insan kalitemiz hepsinden çok yüksek. Türkiye'deki tek sendikalı kurum olarak da bundan son derece gurur duyuyoruz.



Öztürk, kuruma fotoğraf makinası aldıklarını, bunun sonucunu da Time dergisine kapak olarak aldıklarını anlattı. Fotoğraf servisinin günlük İngilizce alt yazılı olarak 500 fotoğraf yayınladığına dikkati çeken Öztürk, "Oradaki maliyetimiz ilk başlarda herkesin gözüne çok geldi. Şu anda fotoğraf departmanımız aylık orada çalışan arkadaşlarımızın tamamının maliyetlerini çıkartacak satış yapıyor. İnşallah Anadolu Images'ı açtığımızda fotoğraftan kazandığımız para, fotoğraf makinelerimize harcadığımız paranın on katı olacak. Sadece biraz zaman gerekiyor bize. The Guardian'da, Le Figaro'da, Washington Times'ta, New York Times'da AA'nın tarihinde hiçbir zaman fotoğrafı yayımlanmamıştır, bırakın fotoğrafı haberi bile yayımlanmamıştır. 94 yıllık tarihinde ilk defa Amerikan medyası AA'nın fotoğraflarıyla tanışıyor. İlk defa Avrupa'nın en önemli gazeteleri Anadolu Ajansı'nın fotoğraflarıyla tanışıyor. Buna 'devrim' demekten başka ne diyebilirsiniz. Bu Anadolu çocuklarının yaptığı bir devrimdir. Biz CNN'den transfer yapmayıp bunu gerçekleştirdik ya da Le Figaro'dan transfer etmedik. O yüzden yaptığımız şeyin çok kıymetli olduğunu bir kere daha hatırlatıyorum" diye konuştu.



Ajansın fotoğrafta gösterdiği başarının bu seneden itibaren videoda da gösterileceğine inandığına değinen Öztürk, Getty Images ile yapılan anlaşma neticesinde bir sonraki ay, video satışlarını başlanılacağını bildirdi.



Öztürk, 2015'te AA'nın kendi kurumsal yapısını tamamladığı ve kendini gösterebildiği bir sene olacağına inandığını kaydetti. 



 



30 Mart yerel seçiminde Türkiye tarihini etkileyebilecek bir şey yaptıklarını bildiren Öztürk, "Hiç abartmadan ve çarpıtmadan söylüyorum. 30 Mart'ta AA'nın sandık başından veri yayınlaması, Türkiye'nin tarihini etkileyebilecek bir önemdedir" dedi. 



Öztürk şöyle devam etti:



"Bu ajansın ne kadar stratejik bir kurum olduğunu gösteren çok önemli bir şeydir ve ajans tarihi açısından kesinlikle not edilmesi gereken bir konudur. Şimdi Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Cumhurbaşkanlığı seçiminde de inşallah aynı başarıyı göstereceğiz. Türkiye'nin hak ettiği alternatifli yayın sistemiyle demokrasimiz daha da güçlenecek. Bugün Türkiye'nin demokrasisini, demokratikleştirme sürecini en çok etkileyen kurumlardan biriyiz. Geçtiğimiz günlerde yaptığımız Kürtçe Çalıştayı ajans tarihinde ilk defa gerçekleşen bir şeydir. Kürt sorunu konusunda da ilk defa bu kadar cüretkar konuşabilen bir ulusal ajans var. Bu yüzden AA'nın yaptığı haberleri kesinlikle bir haber olarak görmeyin."



Öztürk, Türkiye'de insan kaynağı yetiştiren bir kurum olduklarına dikkati çekerek, diğer kurumlarla bu alanda yarışmak istediklerini de dile getirdi.



Anadolu Ajansı (AA) Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Yayın Yönetmeni Ömer Ekşi, "AA artık 'ulusal, Türkiye ile sınırlı, Ankara'yla veya görev yapılan ille sınırlı' bir ajans değil, dünyanın her tarafından izlenebilen, haber üretilebilen, üretme imkanına sahip uluslararası bir ajans. Dolayısıyla arkadaşlarımızın bunun gerekliliklerini de taşımaları gerekiyor" dedi.



Ekşi, "AA Haber Akademisi Foto Muhabirliği ve Kameramanlık Eğitim Programı" mezunlarının sertifikalarını alması nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada, bugünün, kurslara katılan öğrenciler için yeni bir sayfa olduğunu kaydetti.



Son iki sertifika programı baz alındığında, katılımcıların büyük çoğunluğunun Anadolu Ajansı'nda yurt haber tecrübesi taşıyan kimseler olduğunu ve dışarıdan gelen katılımcılarla kaynaşma, tecrübe, bilgi ve birikim paylaşımı imkanı oluştuğunu dile getiren Ekşi, "Dolayısıyla ne yaptıklarını onlar biliyordu. Biz de onların ne istediğini biliyorduk" ifadesini kullandı.



Ekşi, "Akademi'nin bir yönü aslında AA mutfağının ne kadar zengin, tecrübeli, bilgi birikimine sahip olduğunu da gösteriyor. Türkiye'de pek çok medya kuruluşuna gitseniz, bu deneyimi paylaşacak bir kadroyu bulamazsınız. Dolayısıyla buraya gelen arkadaşlarımız, ne kadar eksik olursa olsunlar, Akademi'de iki, üç ay geçirdikten sonra gerek mesleğe, gerekse hayata bambaşka baktıklarını bizzat görüyorum" diye konuştu.



Katılımcıların sadece mesleki deneyimlerinin artırılmadığını, mesleğe daha barışık halde yaklaşmalarını sağladıklarını ve onlara vizyon aşılandığını belirten Ekşi, "Aslında Akademi'nin en büyük dinamizmi de bu. Şayet siz meslekte ne kadar iyi olursanız olun, bir vizyonunuz, geleceğe dair bir bakış açınız olmadığı takdirde bir anlamı yok. Dolayısıyla bu yönüyle de arkadaşlarımız için dinamik bir süreçtir Akademi" değerlendirmesinde bulundu.



Bunun daha da ileriye taşınması gerektiğini vurgulayan Ekşi, şunları söyledi:



"Ama burada bırakmamak gerekiyor. Daha da ileriye götürmek gerekiyor. Israrla üzerinde durduğumuz gibi AA artık 'ulusal, Türkiye ile sınırlı, Ankara'yla veya görev yapılan ille sınırlı' bir ajans değil, dünyanın her tarafından izlenebilen, haber üretilebilen, üretme imkanına sahip uluslararası bir ajans. Dolayısıyla arkadaşlarımızın bunun gerekliliklerini de taşımaları gerekiyor. Pek çok nitelikli arkadaşımız var. Ama onların o niteliklerini Kenya'da, Amerika'da, Çin'de, Rusya'da görev yapabilecek, mesleki birikimlerini bu görevi yapabilecek yeterliliklerle de donatmaları gerekiyor. İnşallah onun için de arkadaşlarımız üzerlerine düşeni yapacaklardır."



Ekşi, "Türkiye'de medya daralması, bir medya bunalımı varken, AA'da bir medya dinamizmi var. Her geçen gün yeni insanlar alıyoruz, yeni ofisler açıyoruz, ilerliyoruz, büyüyoruz. İnşallah bunun ne demek olduğunu gelecek dönemlerdeki insanlar çok daha iyi takip edecekler. Bu medya bunalımı maalesef Türkiye'de AA'nın neler yaptığının, neler yapmak istediğinin hakkıyla tartışılmasına, görülmesine imkan vermiyor" dedi.



AA'nın son dönemde daha da çok tanındığına dikkati çeken Ekşi, "AA başlı başına bağımsız, bir marka değere sahip ve bunu her geçen gün daha da artırıyor. Bunun da temel nedeni tüm arkadaşlarımızın, ortaya konan vizyona ve misyona sahip çıkmaları ve bunda aşırı derecede istekli, heyecanlı olmaları" ifadesini kullandı.



Ekşi, Türkiye'deki medya kuruluşları eleman çıkartırken, Anadolu Ajansı'nın nitelikli eleman aramak için var gücüyle çalıştığını belirtti.



Fotoğraf Haberleri Editörü Fırat Yurdakul ise foto muhabirliği sertifika programının ilk derslerinden birinde, oluşturulan mizansende Adalet Bakanı rolünü üstlenen AA Genel Müdürü Kemal Öztürk'ün, konuşması sırasında öğrencilerin refleksini ölçmek için kalemini yere düşürüp aldığını, ancak bunu öğrencilerin çekemediğini anımsattı.



Yurdakul, şunları kaydetti:



"O gün kalemi yerde çekemeyen öğrencimiz tüm gazetelerin manşetinde yer alan 'yaralı asker' fotoğrafını çekti bugün. O gün yerdeki kalemi çekemeyen öğrencimiz, Soma'nın simge fotoğrafını çekti. O gün yerde kalemi çekemeyen öğrencimiz, Ukrayna'da dünya devi ajansları atlattı, dünyada günün fotoğraflarından birine imza attı. O gün yerde kalemi çekemeyenler, bugün hayatın her alanında, dünyanın her yerinde kurumumuzu temsil ediyor ve fotoğrafları dünyanın en önemli mecralarında yayınlanıyor."



"Önümüzde çok büyük uluslararası hedeflerimiz ve planlarımız var. Hergün kendini geliştiren, gittiği görevlerde AA farkını ortaya koyan genç bir ekibimiz var" ifadesini kullanan Yurdakul, bu ekiple hedeflere kısa sürede ulaşılacağına ve doğru yolda olunduğuna inandığını dile getirdi.



Görüntülü Haberler Editörü Murat Halezeroğlu da bilginin dünyanın en önemli gücü olduğunu ancak bu paylaşılmadığı halde hiçbir kıymetinin bulunmadığını belirtti.



Halezeroğlu, "Biz burada içimizdeki bilgiyi faydalı hale dönüştürme ve onu arkadaşlarımızla paylaşma fırsatını edindik. Başta Genel Müdürümüzün bize sunduğu büyük imkan sayesinde. Bu sayede hem kendi bilgilerimizi tazeleme imkanına eriştik, hem de karşı tarafta onun yansımalarını gördüğümüz zaman da çok mutlu olduk" dedi.



Halezeroğlu, "Bizdeki bilginin yanında tabi sizdeki cevherin de büyük değeri var. Yani o cevher olacak ki biz onu işlemeyi başarabilelim" diye konuştu.



"Gazetecilikte usta çırak ilişkisine büyük önem veriyoruz"



Haber Akademisi Koordinatörü Hayri Çetinkuş ise iki ay süren eğitimlerde, haberciliğin felsefesinin, tekniklerinin, bakış açısının, kısacası ABC'sinin öğretilmeye çalışıldığını dile getirdi.



Eğitimlerin akademik disiplin içerisinde teorik ve uygulamalı olarak gerçekleştirildiğini aktaran Çetinkuş, şu bilgileri verdi:



"Gazetecilik mesleğinin en büyük erdemlerinden biri olan usta çırak ilişkisine büyük önem veriyoruz. Alanlarında uzman, birbirinden deneyimli arkadaşlarımız tüm birikimlerini Akademi öğrencilerinin iyi bir foto muhabiri, kameraman ve haberci olmaları için sarf ettiler. Eğitimlerimizde AA'dan uzmanların yanında, dünyanın sıcak bölgelerinde görev yapmış ünlü haber kameramanlarından, foto muhabirlerinden ve üniversitelerde alanında yetkin akademisyenlerden yararlandık."



Haber Akademisi'nin ilk mezunlarından olan ve şu anda İç Haberler Editörlüğü'nde muhabir olarak görev yapan İlkay Güder ise AA'da çalışmaktan gurur duyduğunu söyledi.



Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu olduğunu ve üniversitedeyken aklında muhabirlik yapmanın bulunmadığını ifade eden Güder, ancak AA'da gazetecilik mesleğine adım attıktan sonra haberlerinin gazetelerde yer almasının, kendisine çok büyük bir gurur verdiğini ve "iyi ki bu kurumda çalışıyorum ve bu mesleği yapıyorum' diye düşündüğünü aktardı.



Öğrenciler emeği geçen herkese teşekkür etti



Fotoğraf muhabirliği öğrencilerini temsilen Özge Elif Kızıl ve kameramanlık eğitimi öğrencilerini temsilen Bestami Bodruk da eğitim gördükleri sürede çok zorlu bir eğitimden geçtiklerini, alanında profesyonel ve başarılı kişilerden eğitim aldıklarını belirterek, emeği geçen herkese teşekkür etti.



Konuşmaların ardından, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk ile AA yöneticileri ve servis editörleri, öğrencilere sertifikalarını verdi. Dereceye girenlere hediyeleri verildikten sonra yaş kütüğüne plaket çakıldı.


Sıradaki Haber İçin Sürükleyin